Başında şa olan 7 harfli 48 kelime var. Şa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde şa olan kelimeler listesine ya da sonu şa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında şa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞARLAMA
-
-
[isim]
Şarlamak işi veya durumu
-
[isim]
Şarlamak işi veya durumu
- ŞAHTERE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şahteregillerden, tarla ve yol kenarlarında yetişen, 20-40 cm yükseklikte, çiçekleri hekimlikte kullanılan, çok yıllık ve otsu bir bitki (Fumaria officinalis)
-
[isim]
Şahteregillerden, tarla ve yol kenarlarında yetişen, 20-40 cm yükseklikte, çiçekleri hekimlikte kullanılan, çok yıllık ve otsu bir bitki (Fumaria officinalis)
- ŞANSSIZ
-
-
[sıfat]
Talihi olmayan, talihsiz
-
[sıfat]
Talihi olmayan, talihsiz
- ŞAKIMAK
-
-
[nsz]
Ötücü kuşlar ezgili ses çıkarmak, ötmek, şakramak, terennüm etmek
- "Kalk dilber, gidelim bağ arasına / Şakısın bülbüller, gül incinmesin." (Karacaoğlan)
-
Güzel şarkı söylemek veya şiir okumak
- "Hep aşkı, hep inançları, hep yurt sevgisini şakıyan şairler vardır; ben şair olsaydım ışığın verdiği hazları söyler, hep güneşe övgüler yazardım." (Nurullah ataç)
-
Çok konuşmak, çenesi düşmek
- "Eskiden hiç lakırtı söylemeyen bu ihtiyar, şimdi şakıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Ötücü kuşlar ezgili ses çıkarmak, ötmek, şakramak, terennüm etmek
- ŞAİBELİ
-
-
[sıfat]
Şaibesi olan
- "Şaibeli ruhsatlarla gökdelen bile inşa edilebilen İstanbul..." (Aydın Boysan)
-
[sıfat]
Şaibesi olan
- ŞARAPÇI
-
-
[isim]
Şarap yapan veya satan kimse
-
Çok şarap içen, şaraba düşkün kimse
-
[isim]
Şarap yapan veya satan kimse
- ŞAVKIMA
-
-
[isim]
Şavkımak işi
-
[isim]
Şavkımak işi
- ŞAKASIZ
-
-
[zarf]
Şaka yapmaksızın, ciddi olarak
-
[zarf]
Şaka yapmaksızın, ciddi olarak
- ŞATRANÇ
- ...
- ŞATAFAT
-
-
[isim]
Görkem
- "Hamam alayı da yine şatafat ve masraf cihetinden bundan aşağı kalmazmış." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Görkem
- ŞAKRAMA
-
-
[isim]
Şakramak işi veya durumu
-
[isim]
Şakramak işi veya durumu
- ŞAKIRTI
-
-
[isim]
Şakırdayan bir şeyin çıkardığı ses, şakır şakır ses çıkarma
- "Sokakta nal şakırtılarıyla bir araba durdu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Şakırdayan bir şeyin çıkardığı ses, şakır şakır ses çıkarma
- ŞAPHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şap çıkarılan yer, şap ocağı
-
[isim]
Şap çıkarılan yer, şap ocağı
- ŞAKIYIŞ
-
-
[isim]
Şakıma işi veya biçimi
-
[isim]
Şakıma işi veya biçimi
- ŞAŞIRIŞ
-
-
[isim]
Şaşırma işi veya biçimi
-
[isim]
Şaşırma işi veya biçimi
- ŞAKAMSI
- ...
- ŞAİRLİK
-
-
[isim]
Şair olma durumu
- "Bu koltuk ve bu sohbet, az çok şairlik, ediplik iddiasında bulunan İzzeti Efendi'nin hoşuna gidiyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Şair olma durumu
- ŞAŞAALI
-
-
[sıfat]
Görkemli, gösterişli
-
Parıltılı
- "Bazen mehtap bu yalının üstüne vurarak onu şaşaalı manalarla öyle pırıl pırıl parlatırdı ki..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Görkemli, gösterişli
- ŞAMBABA
-
-
[isim]
Bir tür hamur tatlısı, baba tatlısı
-
[isim]
Bir tür hamur tatlısı, baba tatlısı
- ŞARKILI
- ...