Başında şa olan 6 harfli 49 kelime var. Şa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde şa olan kelimeler listesine ya da sonu şa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında şa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞARBON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çeşitli hayvanlarda, özellikle koyun ve sığırlarda görülen, deri veya mukoza yoluyla insana bulaşan, bulaştığı yerde kara bir çıban yapan tehlikeli hastalık, karakabarcık, karayanık, yanıkara
-
[isim]
Çeşitli hayvanlarda, özellikle koyun ve sığırlarda görülen, deri veya mukoza yoluyla insana bulaşan, bulaştığı yerde kara bir çıban yapan tehlikeli hastalık, karakabarcık, karayanık, yanıkara
- ŞAKRAK
-
-
[sıfat]
Şen, neşeli (ses)
- "Şakrak bir kahkaha."
-
[zarf]
Şen, neşeli, hayat dolu bir biçimde
- "Yeni çıkan ayın ışığında şakrak ve kıvrak oynuyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Şen, neşeli (ses)
- ŞAKİRT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Öğrenci, çırak
- "Dedeye -yeni şakirdiniz efendim- diyerek çekilip gidince kız odanın ortasında kakıldı kaldı." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Öğrenci, çırak
- ŞAPLAK
-
-
[isim]
"Şap" diye ses çıkaran tokat
- "Rahmi'nin sırtına güya şaka olsun diye bir şaplak indirdikten sonra..." (Burhan Felek)
-
[isim]
"Şap" diye ses çıkaran tokat
- ŞAPŞAL
-
-
[sıfat]
Aptalca davranışlarda bulunan, alık (kimse)
- "O pek sevdiği bahriye elbiselerini çıkarmış, yerine kendine biraz bol gelen, bol geldiği için de onu büsbütün şapşal gösteren bej bir kostüm giymiş." (Haldun Taner)
-
Üstüne başına önem vermeyen, özen göstermeyen
-
Bol, dökük ve biçimsiz (giyecek)
- "Güneşli havada sırtında soluk, şapşal bir empermeabl, ayaklarında cilası kaçmış geniş galoşlar..." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Aptalca davranışlarda bulunan, alık (kimse)
- ŞABLON
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Üzerindeki harf ve şekillerin çevre çizgileri kalem ucu girecek biçimde oyuk olan, bu çizgilerden kalemle istenilen biçim elde edilen, metal veya plastikten cetvel
-
Değişik alanlarda düzeltme, belirleme, ölçme, denetleme işlerinde kullanılan ve yaptığı işe göre yapısı değişen araç
-
Körü körüne yansılanan, çok kez tekrarlandığından kanıksanmış basmakalıp örnek
-
[isim]
Üzerindeki harf ve şekillerin çevre çizgileri kalem ucu girecek biçimde oyuk olan, bu çizgilerden kalemle istenilen biçim elde edilen, metal veya plastikten cetvel
- ŞAMALI
-
-
[sıfat]
Şama ile yapılmış
- "Müştak cebinden şamalı kibriti çıkardı çaktı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Şama ile yapılmış
- ŞAKALI
- ...
- ŞARABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kırmızı şarap rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Kırmızı şarap rengi
- ŞARTLI
-
-
[sıfat]
Şarta bağlı, koşullu
-
Şartlanmış
-
Şartlanmış olan, koşullu
- "Şartlı kafalar."
-
Şart etmiş olan (koca)
-
[sıfat]
Şarta bağlı, koşullu
- ŞAKACI
-
-
[sıfat]
Şaka yapmasını seven, şakalaşmadan hoşlanan, latifeci
- "Gazi, teessürünü şakacı bir tonla örterek sözümü kesti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Şaka yapmasını seven, şakalaşmadan hoşlanan, latifeci
- ŞAŞLIK
-
-
[isim]
Baharatlı sirkeye yatırılmış koyun etinden hazırlanmış et
-
[isim]
Baharatlı sirkeye yatırılmış koyun etinden hazırlanmış et
- ŞANSON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kıta adı verilen ve şarkı gibi söylenen mısra dizisi
-
Şarkı
-
Melodi
-
[isim]
Kıta adı verilen ve şarkı gibi söylenen mısra dizisi
- ŞANSLI
-
-
[sıfat]
Talihi olan, talihli
- "Şanslı günlerinin dışında onu yenene pek rastlanmamıştır." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Talihi olan, talihli
- ŞALAKİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şal taklidi kumaş
-
[isim]
Şal taklidi kumaş
- ŞAKŞAK
-
-
[isim]
Çoğunlukla hokkabazların kullandıkları, hafifçe vurulduğunda hızla vurulmuş gibi "şak" diye ses çıkaran tahta maşa
-
[isim]
Çoğunlukla hokkabazların kullandıkları, hafifçe vurulduğunda hızla vurulmuş gibi "şak" diye ses çıkaran tahta maşa
- ŞARKÖY
- ...
- ŞARKÇI
- ...
- ŞAKULİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çekülle ilgili
-
Düşey
-
[sıfat]
Çekülle ilgili
- ŞANSIZ
-
-
[sıfat]
Ünsüz
-
Gösterişsiz
-
Kılıksız, kıyafetsiz
-
[sıfat]
Ünsüz