Başında ş olan 6 harfli 141 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞAPŞAL

  1. [sıfat] Aptalca davranışlarda bulunan, alık (kimse)
    • "O pek sevdiği bahriye elbiselerini çıkarmış, yerine kendine biraz bol gelen, bol geldiği için de onu büsbütün şapşal gösteren bej bir kostüm giymiş." (Haldun Taner)
  2. Üstüne başına önem vermeyen, özen göstermeyen
  3. Bol, dökük ve biçimsiz (giyecek)
    • "Güneşli havada sırtında soluk, şapşal bir empermeabl, ayaklarında cilası kaçmış geniş galoşlar..." (Ömer Seyfettin)

ŞEBBOY

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Turpgillerden, güzel kokulu, dar yapraklı, değişik renkli çiçekleri olan, çok yıllık ve otsu bir süs bitkisi (Cheiranthus cheiri)

ŞIRALI

  1. [sıfat] Tadı ve suyu bol
    • "Şıralı üzüm."

ŞİŞLİK

  1. [isim] Şiş (I)
    • "Bileğinde şişlik kalmamışsa da daha ağrısı varmış." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [sıfat] Şiş (II) olmaya elverişli
    • "Şişlik et."

ŞEKLEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Biçim bakımından, biçim yönünden

ŞİKELİ

  1. [sıfat] Danışıklı (spor karşılaşması)

ŞİMALİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kuzeyle ilgili, kuzeye özgü
    • "Şimali Avrupa'dan gelen sürat katarını parçalamak istemişlerdi." (Memduh Şevket Esendal)

ŞEMAİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dış görünüş
  2. Huy, karakter

ŞEHNAZ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde bir makam adı

ŞİMŞEK

  1. [isim] Bir bulutun tabanı ile yer arasında, iki bulut arasında veya bir bulut içinde elektrik boşalırken oluşan kırık çizgi biçimindeki geçici ışık, balkır, çakım, çakın, yalabık, yıldırak
    • "Üst üste birkaç şimşek çakıyor." (Atilla İlhan)
    • "Şimşek gibi bir semte atıldık yedi koldan / Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Parıltı
    • "Bazen kara gözlerinde şimşekler çakıyordu." (Reşat Enis)

ŞAHİKA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Doruk, zirve
    • "Civar dağların karlı şahikalarını yeni sevgilime gösteriyorum." (Refik Halit Karay)
  2. En üst derece
    • "Sanatın nadir kaydedeceği bir şahikadan gürlemişti." (Halit Fahri Ozansoy)

ŞANTAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Herhangi bir çıkar sağlamak amacıyla bir kimseyi, kendisiyle ilgili lekeleyici, gözden düşürücü bir haberi yayma veya açığa çıkarma tehdidiyle korkutma
    • "Bu, bana bir blöften ziyade şantaj gibi görünüyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ŞİRAZE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit
  2. Pehlivan kispetinin paçası

ŞİDDET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik
  2. Hız
    • "Rüzgârın şiddeti."
  3. Karşıt görüşte olanlara, inandırma veya uzlaştırma yerine kaba kuvvet kullanma
  4. Duygu veya davranışta aşırılık
    • "Sesinin tonunda siteminin şiddetini azaltan bir yumuşama vardı." (Necati Cumalı)

ŞUNSUZ
...
ŞARKÇI
...
ŞIRACI

  1. [isim] Şıra yapıp satan kimse
  2. Şıra satılan yer

ŞEBNEM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çiy

ŞEVKLİ

  1. [sıfat] Şevki olan
    • "Ben onun kadar şevkli oyuncu tanımadım." (Haldun Taner)

ŞEFKAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Acıyarak ve koruyarak sevme, sevecenlik
    • "Devleti adaletle, şefkatle, mürüvvetle idare ederdi." (Ömer Seyfettin)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü