Başında ş olan 5 harfli 106 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞAHİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kartalgillerden, 50-55 cm uzunluğunda, Avrupa ve Asya'nın dağ, orman ve çalılıklarda yaşayan yırtıcı bir kuş (Buteo buteo)

ŞAYİA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yayılmış haber, yaygın söylenti, duyultu
    • "Hava arada bir bu hâle bir panik niteliği veren korkunç şayialarla dolup boşalıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ŞEPİT

  1. [isim] Hamurdan çok ince açılarak sacda pişirilen ekmek

ŞİRAN
...
ŞAYET

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [bağlaç] Eğer
    • "Bu parayı şayet sen ben vermezsek veren, başkaları olacak." (Ercüment Ekrem Talu)

ŞAYAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Uygun, yaraşır, değer, layık
    • "Alacağımız cevaplar içinde dikkate şayan görülenleri gazetemizde neşredeceğiz." (Hüseyin Cahit Yalçın)

ŞEHLA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı (göz)
    • "Çakır Emine'nin şehla olan gözünün tarafındaki yanağına elimin tersiyle tokadı yapıştırdım." (Osman Cemal Kaygılı)

ŞAŞAA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Görkem, gösteriş
  2. Parlaklık, parıltı

ŞOSON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kumaş veya ince deriden, çoğunlukla düz topuklu, ayağı bütünüyle saran ayakkabı
    • "Hava yağmurlu olmadığı hâlde ayaklarına gri şosonlar geçirmişti." (Haldun Taner)

ŞETİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sövme, sövgü

ŞARAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzüm veya başka meyve sularını türlü yöntemlerle mayalandırarak elde edilen alkollü içki, mey

ŞEKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Biçim
    • "Dünyayı alıp avucuna bir gün Tanrı'm / Avucunda bu dünyaya bir şekil ver." (Arif Nihat Asya)
    • "O, biraz da bana yardım olsun diye, mektepteki Amerika'dan gelen gazeteleri toplar, getirir, bu işe şekil verirdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim
    • "Bu kitapta birçok şekil var."
  3. Davranış biçimi, tutum, yol, tarz
    • "Bu şekilde hareket etmek doğru değildir."
  4. Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
    • "Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi
    • "Yönetim şekli."
  6. Anlatım biçimi
    • "Ne yapıp yapmış, bu havai konuşmayı röportaj şekline sokmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  7. Biçim
  8. Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan resim
    • "Geometrik şekil."

ŞOPAR

  1. [isim] Çingene çocuğu
    • "Çalgı sesini duyan bütün şoparlar çadırlardan fırlayıp çevremizi kuşatıyorlardı." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. [sıfat] Şımarık, küstah, yaramaz

ŞUNCA

  1. [sıfat] Epey, çok
  2. [zarf] Şu kadar, şu denli
    • "Şuncasını söyleyeyim, ben şiirin şarkılaştırılarak okunmasını sevmem." (Melih Cevdet Anday)

ŞAKUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çekül

ŞEKER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı
    • "O bacakları biraz kalınca ama yüzü şeker gibi tatlı, kolejli kızı gözetlemeye başlar." (Haldun Taner)
  2. Bu madde katılarak yapılmış lokum, akide, çikolata vb. tatlı yiyeceklerin genel adı
  3. Şeker hastalığı
    • "Yirmi gün evvel ameliyat edildiği hâlde biraz şekeri görüldüğü için henüz taburcu edilememişti." (Haldun Taner)
  4. [sıfat] Sevimli, cana yakın ve güzel
    • "Hele bak, ne şeker şey!"

ŞİNTO
...
ŞİFRE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü
    • "İstanbul mümessilliği şifresiyle Mustafa Kemal Paşa'ya bekledikleri malumatı iletmiştim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Gizliliği olan kasa, kapı, çanta vb. şeylerin açılması için gereken rakam

ŞEKLİ
...
ŞAVAK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü