Başında ş olan 5 harfli 106 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞİKAR
- ...
- ŞAMAR
-
-
[isim]
Açık elle yüze vurulan tokat, beşkardeş
- "Çavuş onun omzuna kuvvetli bir şamar indirdi." (Reşat Enis)
- "Sağ avcumun bir şamar patlatmak için nasıl kaşındığını hâlâ unutmuyorum." (Tomris Uyar)
-
[isim]
Açık elle yüze vurulan tokat, beşkardeş
- ŞİFON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İpek iplikle dokunmuş ince, şeffaf kumaş
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış
-
[isim]
İpek iplikle dokunmuş ince, şeffaf kumaş
- ŞATIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Neşeli, keyifli, şen
-
Tören ve alaylarda padişahın, vezirin yanında yürüyen görevliler
-
[sıfat]
Neşeli, keyifli, şen
- ŞİRAN
- ...
- ŞİMDİ
-
-
[zarf]
Şu anda, içinde bulunduğumuz zamanda
- "Şimdi daha bahtiyar bir haberi sevgili bir sesten bizzat duymaya imkân buluyoruz." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Duruşunda, bakışlarında şimdiye kadar hiç alışık olmadığımız bir acayip mehabet.." (Haldun Taner)
-
Az sonra, yakında
- "Annen şimdi gelir, ağlama sus!"
-
Az önce, biraz önce, demin
- "Otobüs şimdi geçti, öbürü ne zaman gelir bilmem."
-
Artık, bundan böyle, bu duruma göre
- "Sizden kaçan hayvanı da şimdi kim bilir hangi semtte satacaklar?" (Burhan Felek)
-
[zarf]
Şu anda, içinde bulunduğumuz zamanda
- ŞAPÇI
-
-
[isim]
Şap yapan veya satan kimse
-
[isim]
Şap yapan veya satan kimse
- ŞAİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kadın şair
-
[isim]
Kadın şair
- ŞELEK
-
-
[isim]
Sırtta taşınan yük
-
Boynuzunun biri kırık hayvan
-
[isim]
Sırtta taşınan yük
- ŞÜPHE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kuşku
- "Hiçbir şey anlamamış, şüpheler içinde yerime gelip oturmuştum." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bu sözünde samimi olduğuna hiç şüphe etmem." (Falih Rıfkı Atay)
- "Evinde yalnız olduğu ve hiç şüphe yok, birçok işi olduğu hâlde saatlerce benim için o pencerenin önünde duruyor." (Memduh Şevket Esendal)
- "Yaşayışı şüpheye düşürmüştü beni." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Kuruntu
-
[isim]
Kuşku
- ŞELPE
- ...
- ŞAYİA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yayılmış haber, yaygın söylenti, duyultu
- "Hava arada bir bu hâle bir panik niteliği veren korkunç şayialarla dolup boşalıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Yayılmış haber, yaygın söylenti, duyultu
- ŞÜMUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçine alma, kaplama, kapsama
-
Kaplam
-
[isim]
İçine alma, kaplama, kapsama
- ŞUNCA
-
-
[sıfat]
Epey, çok
-
[zarf]
Şu kadar, şu denli
- "Şuncasını söyleyeyim, ben şiirin şarkılaştırılarak okunmasını sevmem." (Melih Cevdet Anday)
-
[sıfat]
Epey, çok
- ŞEKEL
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
İsrail para birimi
-
[isim]
İsrail para birimi
- ŞURUP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çok kaynatılarak koyulaştırılmış şerbet
- "Sen hele şu kadayıfın şurubuna bir göz atıver." (Atilla İlhan)
-
Çeşitli meyve özleri ve şekerin kaynatılmasıyla elde edilen içecek
- "Vişne şurubu."
-
İçinde çok miktarda şeker bulunan koyu sıvı kıvamda olan ilaç
- "Kuvvet şurubu."
-
[isim]
Çok kaynatılarak koyulaştırılmış şerbet
- ŞAFİİ
- ...
- ŞAKAK
-
-
[isim]
Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge
- "Genç adam tekrar elini hastanın başına, şakaklarına götürerek bütün yüzünü, boynunu okşadı." (Peyami Safa)
- "Ben o eski adam değilim, şakaklarım nasıl beyazlanmış, görmüyor musun?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Kalbinin yırtıldığını, kilitlenen çenelerinin çatırdadığını, şakaklarının attığını duyardı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge
- ŞİFRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü
- "İstanbul mümessilliği şifresiyle Mustafa Kemal Paşa'ya bekledikleri malumatı iletmiştim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Gizliliği olan kasa, kapı, çanta vb. şeylerin açılması için gereken rakam
-
[isim]
Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü
- ŞİNTO
- ...