Başında ş olan 4 harfli 53 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞAFT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bir makinenin dönme hareketini öteki parçalara aktaran ve ucuna dişli çarklar, tekerlekler veya pervane bağlanan demir mil
    • "Çok geçmiyor, şaftın dönmesiyle pervane çalışıyor." (Zeyyat Selimoğlu)

ŞİŞE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İçerisine sıvı konulan, cam veya plastikten yapılmış, dar ağızlı uzun kap
    • "Önünde yarım kiloluk bir şarap şişesi yarı yarıya boştu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [sıfat] Bu kabın aldığı miktarda olan
    • "Olsa da bu zavallıya hiç olmazsa bir şişe kan verilse!" (Memduh Şevket Esendal)
  3. Gaz lambasında fitil çevresine konulan cam koruyucu

ŞECİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yürekli, yiğit

ŞUUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bilinç

ŞEVK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İstek, heves
    • "Bütün gençlik heyecanlarımızın, şevklerimizin, çabalarımızın mesnedi olan ve adına Atatürk ilkeleri dediğimiz inançlar..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Bir bitmeyecek şevk verirken beste / Bir tel kopar, ahenk ebediyen kesilir ." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Öyle keyifleniyor, öyle şevke geliyordu ki..." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Sevinç, neşe
    • "Çiftlik yine, sabah oluyormuş gibi şevkini kaybetmeyen bir aydınlık içinde..." (Refik Halit Karay)

ŞERÇ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anüs

ŞİLE

  1. [isim] Mercanköşk

ŞİAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik, belgi
    • "Bütün o devirlerde topların ve kolların şiarı bu Türk sözüydü: Zorlara dağlar dayanmaz!" (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Hoyratlığı ve zevksizliği şiar edinen bir halkçılık gerçek halkçılık olamaz." (Haldun Taner)
  2. Ülkü, düstur

ŞİME
...
ŞERİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şeriatla ilgili

ŞİİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım
    • "Halk şiirinden, divan şiirinden değil, şiir mefhumundan, sadece şiirden bahsedeceğim." (Nurullah ataç)
    • "Onun bir parçası olan insan da tazelenir bu mevsimde, ozanların şiir düzmeleri bu yüzdendir işte." (Melih Cevdet Anday)
  2. Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey
    • "Burada herkes kendi gönlünden olduğu kadar bu tabiatın içinden gelen bir şiiri dinler." (Abdülhak Şinasi Hisar)

ŞUBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kurumun, bir kuruluşun alt mevkilerindeki iş yerlerinden her biri
    • "Banka şubesi, askerlik şubesi."
  2. Okullarda aynı düzeydeki sınıflardan her biri
    • "Üç günün içinde, ders verdiği üç şubeye de 'La Pipe Turque' adlı parçayı, noktasına, virgülüne hatta noktalı virgülüne kadar ezberletti." (Haldun Taner)
  3. Dal
    • "Hayvanlar iki şubeye ayrılır: Bir hücreliler ile çok hücreliler."
  4. Kol

ŞUFA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ön alım

ŞAİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Şiir söyleyen veya yazan kimse
    • "Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir şairim." (Tevfik Fikret)
  2. [sıfat] Hayal gücü geniş olan, duyarlı, duygulu (kimse)
    • "Şair ruhlu bir adam."

ŞERH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Açma, ayırma
  2. Bir anlatım veya kitabı açıklama, yorumlama
  3. Bir şeyi açıklamak amacıyla yazılmış kitap
  4. Açık ve ayrıntılı anlatma

ŞENİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kötü, çirkin, alçakça, utanç verici
    • "En büyük fedakârlığı, en şeni cinayeti de aynı kolaylıkla işlerler." (Ercüment Ekrem Talu)

ŞİST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kolayca yapraklara ayrılabilen, silisli, alüminli tortul kayaçların genel adı
  2. Kömürle karışık bütün moloz maddelerinin bilimsel adı
  3. Kil taşı

ŞULE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alev, yalım
    • "Bütün ordunun kalbini Duatepe'den çıkan kurtuluş şulesi aydınlatmış." (Halide Edip Adıvar)

ŞALT
...
ŞİLT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Üzerine genellikle bir kurum veya kuruluşun adı, işareti kazılmış olan ve armağan olarak bir kimse veya takıma verilen levha, ergilik
    • "Kara Kuvvetleri şildi."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü