Sonunda ıt olan 5 harfli 29 kelime var. IT ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ıt olan kelimeler listesine ya da başında ıt olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZABIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutanak
- "Şimdi bir zabıt daha tutsam görev başında memura hakaretten, sülaleni yakarım senin." (Çetin Altan)
-
[isim]
Tutanak
- KASIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Amaç, istek, maksat
- "Benim kastım bu değildi."
- "Bana kastı mı var?"
-
Öldürme, yaralama veya zarar vermek isteme, kötü niyet
-
[isim]
Amaç, istek, maksat
- BAĞIT
-
-
[isim]
Sözleşme
-
[isim]
Sözleşme
- YAKIT
-
-
[isim]
Odun, kömür, doğal gaz, mazot gibi ısı sağlamak amacıyla yakılan madde, yakacak, mahrukat
- "Yakıt bittiği için kaloriferler yanmıyor."
-
[isim]
Odun, kömür, doğal gaz, mazot gibi ısı sağlamak amacıyla yakılan madde, yakacak, mahrukat
- YANIT
-
-
[isim]
Cevap
- "Türk Eli'nin uluları bu sorulara akıllıca ve gerçekçi yanıtlar bulamıyorlardı." (Nezihe Araz)
-
[isim]
Cevap
- YAŞIT
-
-
Aynı yaşta olan kimselerden her biri
- "Sevim, yaşıtlarından boylu, inanılmayacak kadar çevik bir kızdı." (Atilla İlhan)
-
Aynı yaşta olan kimselerden her biri
- ARGIT
-
-
[isim]
Geçit, boğaz, dağ boğazı, derbent
-
Keklik tutmakta kullanılan, tahtadan kapanların yan taraflarına bağlanan ağaç parça
-
[isim]
Geçit, boğaz, dağ boğazı, derbent
- KISIT
-
-
[isim]
Kişinin yurttaşlık haklarını kullanma yetkisinin yargı kuruluşları tarafından kaldırılması
-
Bunama, mahkûm olma vb. nedenlerden dolayı kanunun, bir kimsenin malını, parasını istediği gibi kullanmasına ve harcamasına engel olması, kısıtlılık, kısıtlama, hacir
-
[isim]
Kişinin yurttaşlık haklarını kullanma yetkisinin yargı kuruluşları tarafından kaldırılması
- AYGIT
-
-
[isim]
Birçok parçadan yapılmış alet, cihaz
- "Telefon bir konuşma aygıtıdır."
-
Vücutta belirli bir görevi yerine getiren organ grubu
- "Sindirim aygıtı. Solunum aygıtı."
-
Birkaç aletin uygun biçimde eklenmesinden oluşturulan ve bazı belli deneylerin yapılmasına yarayan takım
-
[isim]
Birçok parçadan yapılmış alet, cihaz
- AYRIT
-
-
[isim]
İki düzlemin ara kesiti
- "Bir küpün on iki ayrıtı vardır."
-
[isim]
İki düzlemin ara kesiti
- ÇIFIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hileci, düzenbaz
-
[sıfat]
Hileci, düzenbaz
- ŞAKIT
- ...
- KAYIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yere mal ederek deftere geçirme
- "Çocuğun kaydı bulunamadı."
- "Ben kayıt altına giremem."
- "Kanun ... kamuoyunun serbestçe oluşmasını engelleyici kayıtlar koyamaz." (Anayasa)
-
Bir yazının, bir hesabın tarih, numara vb.nin veya kopyasının bir yerde yazılı bulunması
- "Hafızama güvenmeyiniz. Kayıtlarınız daha sağlamdır." (Refik Halit Karay)
-
Önem verme, gözetme
-
Resmî belge
-
Sesi veya görüntüyü manyetik bant üzerine geçirme işlemi
-
Şart
- "Kitabımı geri gönderme kaydıyla verebilirim."
-
Sınırlama, davranışlarını çerçeveleme
- "Hiçbir kayıt ileri sürmeksizin."
-
[isim]
Bir yere mal ederek deftere geçirme
- TAŞIT
-
-
[isim]
Otomobil, tren, gemi, uçak gibi taşıma araçlarının ortak adı, nakil aracı, nakil vasıtası, vasıta
-
[isim]
Otomobil, tren, gemi, uçak gibi taşıma araçlarının ortak adı, nakil aracı, nakil vasıtası, vasıta
- ILGIT
- ...
- KALIT
-
-
[isim]
Miras
-
Kalıtım yoluyla geçmiş olan şey
-
Görenekler yoluyla yerleşmiş olan tutum veya davranış biçimi
-
[isim]
Miras
- YAZIT
-
-
[isim]
Bir kimse veya bir olayın anısını yaşatmak için bir şey üzerine kazılan yazı, kitabe
- "Orhon yazıtları."
-
Çevresi kabartma silmeli, içinde yazı olan taş
-
[isim]
Bir kimse veya bir olayın anısını yaşatmak için bir şey üzerine kazılan yazı, kitabe
- KANIT
-
-
[isim]
Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz
- "Kanıtı gazetenin ikinci sayfasındaki damızlık haberiydi." (Çetin Altan)
-
Anlaşmazlık konusu olan şeyde, yargıcın kanılarını oluşturan şey, delil
-
Sonurguya ulaşan bir uslamlamanın dayandığı gerçek, delil
-
[isim]
Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz
- RASIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gözlemci
-
[isim]
Gözlemci
- KAĞIT
- ...