Sonunda ı olan 4 harfli 89 kelime var. I harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ı harfi olan kelimeler listesine ya da başında ı harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BASI

  1. [isim] Resim klişesi, dökme harf, taş kalıp kullanarak makine yardımı ile kâğıt, bez vb.ne yazı, resim çıkarma işi

HALI

  1. [isim] Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, genellikle yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı
    • "Pencerelerden Türk kadınlarının dokuduğu halılar ve seccadeler sarkıyor." (Falih Rıfkı Atay)

SAÇI

  1. [isim] Gelinin başından aşağı saçılan çiçek, şeker, arpa, para vb. şeyler
  2. Düğün armağanı

AKLI

  1. [sıfat] Beyazı bulunan, beyaz renkli
    • "Arabacı, içkinin söndürdüğü fersiz, kabarık, aklı gözlerini kızın yüzüne yanaştırarak fısıldadı." (Peyami Safa)

ALÇI

  1. [isim] Alçı taşının pişirilip toz durumuna getirilmesinden elde edilerek yapılarda, sanatta, mimarlıkta ve dişçilikte kullanılan madde

ARLI

  1. [sıfat] Namuslu, utangaç, sıkılgan
    • "Ağaların yiğittir, arlıdır, oğul!" (Tarık Buğra)

YAZI

  1. [isim] Düşüncenin belli işaretlerle tespit edilmesi, yazma işi
    • "Türklerde yazının kullanılması eskidir."
    • "Bir yazarı ve yapıtını alımlamak, alımladıklarımızı da yazıya geçirerek başkalarına açıklamak..." (Selim İleri)
    • "Benim yerinden dahi kımıldatmaya gücümün yetmediği Afrika seyahatnamesini yere indirtir, kendim de yere uzanır, gözlerim ağrıyıncaya kadar yazıları sökmeye çalışırdım." (Haldun Taner)
  2. Alfabe
    • "Türk yazısı. Arap yazısı. Nota yazısı"
  3. Harfleri yazma biçimi
    • "İnci gibi bir yazı. Okunaklı yazı."
  4. Herhangi bir konuda yazılmış bilim, düşünce ve sanat ürünü
    • "İstiklal Harbi'nde millî duyguları aksettiren ümit ile dolu yazılarını hâlâ unutmadık." (Orhan Seyfi Orhon)
  5. Anlam, sanat veya biçim bakımından yazılan şey, makale
    • "İlk yazı denemelerim için gazete bulmaya çalışıyorum." (Falih Rıfkı Atay)
  6. Metal paraların üzerinde değeri yazılan yüzü
  7. Yazgı

ATÇI

  1. [isim] At yetiştiricisi

KANI

  1. [isim] İnanç, düşünce, kanaat
    • "Ahlakın da iyiliğe değil, güce dayandığı kanısındadır." (Salâh Birsel)

TAZI

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Genellikle tavşan avında kullanılan, uzun bacaklı, çekik karınlı, çok çevik bir köpek türü (Canis familiaris grajus hibernicus)
    • "Tazının burnu iki kilometre ötedeki bıldırcın kokusunu duyabilir." (Haldun Taner)

AĞSI

  1. [sıfat] Ağ görünüşünde olan, ağ gibi örülmüş olan

GACI

  1. [isim] Kadın, dost, sevgili, metres
  2. Torik yavrusu

YATI

  1. [isim] Gidilen yerde geceyi geçirme
    • "Yatıya bekleriz."

ÇIKI

  1. [isim] Çıkın
    • "Düğünün hamamı benden. Çerezi, çıkısı hepsi benden." (Abbas Sayar )

ÇATI

  1. [isim] Bir yapının, bir evin damını kuran parçaların bütünü
    • "Sık ağaçlar arasında yalnız üst katının çatısı görünen kırmızı aşı boyalı bir eski eve doğru yürüyorlardı." (Ömer Seyfettin)
  2. Birbirine çatılmış, çakılmış şeylerin bütünü
  3. Yapının tavanı ile damı arasındaki kullanılan yer
  4. İnsan ve hayvanda iskeletin kuruluşu
  5. Barınılan, sığınılan yer
  6. Belli bir maksada yönelik kimselerin oluşturduğu birlik
  7. Özne, nesne durumlarına göre, belirli çatı eklerinin fiil kök veya gövdelerine getirilen türev, bina: Sevinmek (sev-in-), sevdirmek (sev-dir-), sevindirmek (sev-in-dir-) gibi
  8. Hikâye, roman, piyes vb. edebî türlerde olay kuruluşu, kurgu
    • "Halit Ziya Uşaklıgil'in, Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun, Reşat Nuri Güntekin'in romanlarındaki sağlam çatıyı onunkilerde bulamazdınız." (Haldun Taner)
  9. Bir yapıyı örten ve eğik yüzeyleri olan damın tahtadan iç yapısı

KAYI
...
TINI

  1. [isim] Türlü müzik araçlarının verdiği sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği
  2. Bir cismin titreşiminden çıkan sesi, başka nitelikteki bir cismin aynı yükseklikte çıkan sesinden ayırt ettiren özellik, tınnet
    • "Sesinin eşsiz esnekliği ve tınısı ile etkili bir Türkçe konuşma ustasıdır." (Haldun Taner)
  3. Söyleniş biçimi, vurgusu
    • "Bu cümlenin tınısında ufak bir böbür sezer gibi oldum." (Haldun Taner)

AĞRI

  1. [isim] Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı
    • "Sabah yataktan müthiş bir omuz ağrısı ile kalkmıştı." (Haldun Taner)

GIGI

  1. [isim] Çocuk dilinde çene altı
    • "Çocuğun gıgısını okşayarak..."

SIKI

  1. [sıfat] Dar
    • "Sıkı bir kemer."
    • "İşini sıkı tut."
    • "Seniha etrafını bu kadar sıkıya alan bu adamlardan hiç sıkılmıyor mu?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Sıkıya geldi mi borç etmekten çekinmez, sonra bu borçları ödemek için evinin eşyasını satar." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan
    • "Sıkı bir denk."
    • "Başkan son zamanlarda işleri sıkıya aldı."
  3. Zorlu, güçlü ve etkili
    • "En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir." (Burhan Felek)
  4. Dikkatli, titiz ve göz yummadan uygulanan
    • "Ankaralılarla münasebetlerinde her zaman sıkı bir ahlak ve seviye kontrolüne tabi tutuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  5. İlkelerine çok bağlı, hoşgörüsü olmayan, katı
  6. Yoğun
    • "Samsun'a geldiğimi ve kendisiyle daha sıkı temasta bulunmak istediğimi bildirdim." (Atatürk)
  7. Cimri
  8. [zarf] Sıkıca, iyice
    • "Sıkı giyinmek."
  9. [isim] Disiplin
  10. [isim] Zorlayıcı durum
    • "Sıkıya gelmemek. Sıkıyı görünce kaçtı."
  11. [isim] Ağızdan dolma ateşli silahlarda, barut ve kurşunun üstünden namluya sokulup bastırılan bez ve kâğıt parçaları vb. şeylerin tümü
    • "İlk sıkıyı babam attı." (Samim Kocagöz)
  12. Güçlü ve çabuk, hızlı
    • "Karabalçıklı çiftliği, kasabadan sıkı yürüyüşle bir saat çeker." (Reşat Nuri Güntekin)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü