Sonunda ğer olan 10 kelime var. ĞER ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ğer olan kelimeler listesine ya da başında ğer olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SAYGIDEĞER
KARACİĞER, NAMIDİĞER
CANCİĞER
AKCİĞER
CİĞER, DEĞER, DİĞER, MEĞER
EĞER
E R Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SAYGIDEĞER
-
-
[sıfat]
Kendisine saygı gösterilmeye değer, sayın, muhterem
-
[sıfat]
Kendisine saygı gösterilmeye değer, sayın, muhterem
- KARACİĞER
-
-
[isim]
Karın boşluğunun sağında bulunan, öd salgılayan, şeker depolayan, iri, açık kahverengi organ
- "Bu sefer de uzun parmaklarını karaciğer bölgesinde gezdirmeye başlar." (Haldun Taner)
-
[isim]
Karın boşluğunun sağında bulunan, öd salgılayan, şeker depolayan, iri, açık kahverengi organ
- NAMIDİĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Diğer bir deyişle
-
[zarf]
Diğer bir deyişle
- CANCİĞER
-
-
[sıfat]
Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş)
- "Aynı işi ortaklaşa yaparlardı, canciğer dosttular." (Orhan Kemal)
- "Bir gün evvel canciğer kuzu sarması, ferdası günü sen kimsin efendi ben seni tanımıyorum." (Haldun Taner)
- "Birbirinizin yüzüne karşı canciğer olursunuz fakat sekiz on adım ayrıldığınız gibi başka birine mükemmel çekiştirirsiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş)
- AKCİĞER
-
-
[isim]
Göğüs kafesinin büyük bir bölümünü içten kaplayan, kanı temizleyen, sağlı sollu iki parçadan oluşan solunum organı
-
Bronşçukların son bölümü
-
[isim]
Göğüs kafesinin büyük bir bölümünü içten kaplayan, kanı temizleyen, sağlı sollu iki parçadan oluşan solunum organı
- CİĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Akciğerlerle karaciğerin ortak adı
- "Oturmuş kumar oynar / Ah ciğerimin köşesi." (Halk türküsü)
- "Mademki ... her baktığı insanın ciğerini dahi okuyordu, nasıl olup da etrafını saran mideci dalkavukların ikiyüzlülüğünü anlayamıyordu?" (Haldun Taner)
- "Ben böylelerinin ciğerinin içini bilirim, dedi. Bu kız hanım ölürse belki beni alır diye ümitlendi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Hayvanlarda akciğer, yürek ve karaciğerin oluşturduğu takım
-
Yürek, iç
-
[isim]
Akciğerlerle karaciğerin ortak adı
- DEĞER
-
-
[isim]
Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet
-
Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, paha
-
Yüksek ve yararlı nitelik
-
Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse
-
Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey
-
Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı
-
[isim]
Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet
- DİĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Başka, özge, öteki, öbür
- "Diğer misafirlerimle meşgul olamadım." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Başka, özge, öteki, öbür
- MEĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[bağlaç]
Bilinmeyen, farkında olunmayan bir durum için kullanılan bir söz, meğerse, oysa, oysaki
- "Evinin şaşmaz düzenine, sürekli durgunluğuna meğer ne de alışmış?" (Atilla İlhan)
-
[bağlaç]
Bilinmeyen, farkında olunmayan bir durum için kullanılan bir söz, meğerse, oysa, oysaki
- EĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[bağlaç]
Şart anlamını güçlendirmek için şartlı cümlelerin başına getirilen kelime, şayet
- "O zaman inandığım gibi / Sahiden bir öbür dünya varsa eğer." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[bağlaç]
Şart anlamını güçlendirmek için şartlı cümlelerin başına getirilen kelime, şayet