Sonunda ür olan 5 harfli 25 kelime var. ÜR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ür olan kelimeler listesine ya da başında ür olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EĞMÜR
- ...
- NATÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tabiat, doğa
-
[isim]
Tabiat, doğa
- KÜFÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sövme, sövmek için söylenen söz, sövgü
- "Neydi o kaba saba konuşmalar, o çirkin küfürler!" (Atilla İlhan)
- "Onlara ağza alınmaz birkaç küfür savurdu." (Osman Cemal Kaygılı)
- "Kapının eşiğinde, şiş yarasının kabuklarını ayıklayan bir Arap eteğine basıp halis Kur'an şivesiyle şiddetli bir küfür yedikten sonra otele döndüm." (Falih Rıfkı Atay)
-
Tanrı'nın varlığı ve birliği gibi dinin temellerinden sayılan inançları inkâr etme
-
[isim]
Sövme, sövmek için söylenen söz, sövgü
- MEZÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mezura
-
Ölçü
- "Kunduraları galiba ayağını sıktığı için mezürü bozuyor, aktrisi kızdırıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Mezura
- KUPÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Giyside kesim
-
Kesik
- "Bunu yazmaktan kupürlerini buraya yapıştırmak daha iyi." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Giyside kesim
- ÇÖĞÜR
-
-
[isim]
İri gövdeli, kısa saplı bir tür halk sazı
- "Çöğür şairleri."
-
[isim]
İri gövdeli, kısa saplı bir tür halk sazı
- MÜHÜR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir kimsenin, bir kuruluşun adının veya unvanının tersine kazılı bulunduğu, metal, lastik vb.nden yapılmış araç, damga, kaşe
-
Bu araçla basılan ve imza yerine geçen ad
-
[isim]
Bir kimsenin, bir kuruluşun adının veya unvanının tersine kazılı bulunduğu, metal, lastik vb.nden yapılmış araç, damga, kaşe
- KÜTÜR
- ...
- MÜDÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İdare eden, yöneten
- "Yazı işleri müdürleri böyle öyküler istiyorlar." (Necati Cumalı)
-
Başöğretmen
-
Yönetmen
-
[isim]
İdare eden, yöneten
- PELÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnce ve yarı saydam bir tür kâğıt
-
[isim]
İnce ve yarı saydam bir tür kâğıt
- PÜTÜR
-
-
[isim]
Küçük kabarcık, çıkıntı, pürüz, pürtük
-
[isim]
Küçük kabarcık, çıkıntı, pürüz, pürtük
- KÖMÜR
-
-
[isim]
Karbonlu maddelerin kapalı ve havasız yerlerde için için yanmasından veya çok uzun süre derin toprak katmanları altında kalıp birtakım kimyasal değişmelere uğramasından oluşan, siyah renkli, bitkisel kaynaklı, içinde yüksek oranda karbon bulunan katı yakıt
- "Odun kömürü. Maden kömürü."
-
[sıfat]
Siyah renkli
- "Kömür gözlü."
-
[isim]
Karbonlu maddelerin kapalı ve havasız yerlerde için için yanmasından veya çok uzun süre derin toprak katmanları altında kalıp birtakım kimyasal değişmelere uğramasından oluşan, siyah renkli, bitkisel kaynaklı, içinde yüksek oranda karbon bulunan katı yakıt
- GÜPÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İplikten veya ipekten olan, geniş ilmeklerden oluşan bir tür dantel
-
Kumaş
-
[isim]
İplikten veya ipekten olan, geniş ilmeklerden oluşan bir tür dantel
- BÖĞÜR
-
-
[isim]
İnsan ve hayvan vücudunun kaburga ile kalça arasındaki bölümü, boş böğür
- "Ali'nin sağ böğründe bir derin yara, sağ kolunda iki kurşun yarası bulundu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Yan taraf
-
Akran
-
[isim]
İnsan ve hayvan vücudunun kaburga ile kalça arasındaki bölümü, boş böğür
- ŞÜKÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı'ya duyulan minneti dile getirme
-
Mutlu bir olay veya durumdan, yapılan bir iyilikten duyulan hoşnutluğu bildirme
- "Hava kapanık geçti ama yağış olmadı şükür Allaha!" (Reşat Enis)
-
[isim]
Tanrı'ya duyulan minneti dile getirme
- ÖZGÜR
-
-
[sıfat]
Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, şarta bağlı olmayan, serbest, hür
- "Muallim Naci'den önceki çevirmenler de çok özgür bir çeviriden yanadırlar." (Salâh Birsel)
-
Yönetim bakımından yabancı bir gücün etkisi altında bulunmayan, başka bir yönetime bağlı olmayan, bağımsız, hür (ulus, ülke)
-
Kendi kendine hareket etme, davranma, karar verme gücü olan
-
Tutuklu olmayan, hür
-
Başkasının kölesi olmayan, hür
-
Siyasi bir güç tarafından denetlenmeyen, engellenmeyen
- "Özgür basın. Özgür girişim."
-
[sıfat]
Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya, şarta bağlı olmayan, serbest, hür
- TÜMÜR
-
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
- BÜCÜR
-
-
[sıfat]
Ufak tefek ve kısa boylu (kimse)
-
[sıfat]
Ufak tefek ve kısa boylu (kimse)
- PÜSÜR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir şeyin can sıkıcı, karışık ayrıntısı veya pürüzü
-
Can sıkıcı, istenmeyen kimse
- "Kendi yetmiyormuş gibi bir de peşine püsür takmış!"
-
[sıfat]
Tembel, kalpazan
-
[sıfat]
Karışık, dolaşık (ip, saç vb.)
-
[sıfat]
Karışık, kusurlu (iş)
-
[isim]
Bir şeyin can sıkıcı, karışık ayrıntısı veya pürüzü
- LÖPÜR
-
-
[isim]
Bir şeyi yerken veya yutarken çıkan ses
-
[isim]
Bir şeyi yerken veya yutarken çıkan ses