Başında ü olan 5 harfli 52 kelime var. Ü harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ü harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÜNLEM
-
-
[isim]
Türlü duyguları anlatan veya bir doğa sesini yansıtan kelime, nida: Ah! oh! şak, çat vb
-
Ünlem işareti
-
[isim]
Türlü duyguları anlatan veya bir doğa sesini yansıtan kelime, nida: Ah! oh! şak, çat vb
- ÜZÜNÇ
-
-
[isim]
Üzüntü
- "Çocukların oyun gürültülerinde bile insanı burkan bir üzünç gizlidir." (Selim İleri)
-
[isim]
Üzüntü
- ÜÇGEN
-
-
[isim]
Üç tepe noktası, üç açısı, üç kenarı olan geometri biçimi, müselles
- "Tabanı otuz metre kadar tutan bir eşkenar üçgen biçimindedir." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Bu biçimde olan
-
[isim]
Üç tepe noktası, üç açısı, üç kenarı olan geometri biçimi, müselles
- ÜMRAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bayındırlık
-
[isim]
Bayındırlık
- ÜTMEK
-
-
[-i]
Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek
-
Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek
-
[-i]
Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek
- ÜZLÜK
-
-
[isim]
Topraktan yapılmış, kulpsuz, küçük çömlek
-
[isim]
Topraktan yapılmış, kulpsuz, küçük çömlek
- ÜSTÜN
-
-
[sıfat]
Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan
- "Zekâsının işlek, hatasız ve çok üstün olduğunu bir daha anlıyorum." (Refik Halit Karay)
- "Aşk, hayatın bütün zevklerine üstün gelen ruhani bir varlıktır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik
- "Aliço'nun bir gömlek üstün olduğu iyice belirlenmiştir." (Salâh Birsel)
-
[sıfat]
Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan
- ÜSTAT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bilim veya sanat alanında üstün bilgisi ve yeteneği olan kimse
- "Koca üstat hemen rasttan bestelediği bir şarkıyı mırıldanmaya başladı." (Aka Gündüz)
-
[ünlem]
Genellikle erkekler arasında senli benli konuşmada kullanılan bir seslenme sözü
- "Üstat! Nasılsınız?"
-
[isim]
Bilim veya sanat alanında üstün bilgisi ve yeteneği olan kimse
- ÜRKME
-
-
[isim]
Ürkmek durumu, tevahhuş
-
[isim]
Ürkmek durumu, tevahhuş
- ÜZGÜN
-
-
[sıfat]
Üzülmüş, üzüntü duymuş, mahzun, melul, mükedder
- "O zamana kadar üzgündü, sesi kısılmış gibiydi." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Üzülmüş, üzüntü duymuş, mahzun, melul, mükedder
- ÜŞÜME
-
-
[isim]
Üşümek iş
- "Üşüme nöbetine tutulanların hareketiyle cevap verdim." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Üşümek iş
- ÜRGÜP
- ...
- ÜSTEL
-
-
[sıfat]
Üstü olan
-
[sıfat]
Üstü olan
- ÜCRET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İş gücünün karşılığı olan para veya mal
- "Ücret emeğin karşılığıdır." (Anayasa)
-
Kiralanan veya satın alınan bir şey için ödenen para
- "Fiyatından daha yüksek bir ücretle satın aldı." (Peyami Safa)
-
[isim]
İş gücünün karşılığı olan para veya mal
- ÜTÜLÜ
-
-
[sıfat]
Ütülenmiş, ütü ile buruşuklukları giderilmiş
- "Ayağında beyaz, yeni ütülü bir pantolon, üstünde bir fildekoz var." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Ütülenmiş, ütü ile buruşuklukları giderilmiş
- ÜÇLÜK
-
-
Üç tanesi bir arada bulunan, üç tane alabilen, üç taneden oluşmuş
-
[isim]
Basketbolda ceza alanı dışından atılan topun potaya geçirilmesi sonucu kazanılan üç sayı değerindeki atış
-
Üç tanesi bir arada bulunan, üç tane alabilen, üç taneden oluşmuş
- ÜREMİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ürenin idrarla çıkmayıp kanda birikmesi sonucu ortaya çıkan hastalık
-
[isim]
Ürenin idrarla çıkmayıp kanda birikmesi sonucu ortaya çıkan hastalık
- ÜNİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birlik, birleşmiş olma durumu
-
Bir kümenin her elemanı veya bir çokluğu oluşturan varlıkların her biri, birim
-
Dersin bölümlerinden her biri
-
Birim
-
[isim]
Birlik, birleşmiş olma durumu
- ÜMERA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Buyurucular, beyler, amirler
-
Üstsubaylar
- "Ordu kumandanı, kendi ümerasından birinin istediği bir matara suyu esirgedi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Buyurucular, beyler, amirler
- ÜSERA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Esirler, köleler
- "Bulgarlara esir düşüp fedakâr emirberi Hasan Çavuşun marifetiyle üsera karargâhından firar edişi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Esirler, köleler