Başında öv olan 31 kelime var. Öv ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde öv olan kelimeler listesine ya da sonu öv ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında öv bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ÖVÜLEBİLMEK, ÖVÜNEBİLMEK, ÖVÜNEDURMAK
ÖVÜLEBİLME, ÖVÜNEBİLME, ÖVÜNEDURMA, ÖVÜNGENLİK
ÖVEBİLMEK, ÖVGÜCÜLÜK
ÖVDÜRMEK, ÖVEBİLME, ÖVÜCÜLÜK
ÖVDÜRME, ÖVÜLMEK, ÖVÜNGEN, ÖVÜNMEK
ÖVGÜCÜ, ÖVÜLME, ÖVÜLÜŞ, ÖVÜNCE, ÖVÜNEK, ÖVÜNME, ÖVÜNTÜ, ÖVÜNÜŞ
ÖVMEK, ÖVÜCÜ, ÖVÜNÇ
ÖVEÇ, ÖVGÜ, ÖVME, ÖVÜŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖVÜNEDURMAK
- ...
- ÖVÜNEBİLMEK
- ...
- ÖVÜLEBİLMEK
- ...
- ÖVÜNEDURMA
- ...
- ÖVÜNEBİLME
- ...
- ÖVÜLEBİLME
- ...
- ÖVÜNGENLİK
-
-
[isim]
Çok övünme durumu
-
[isim]
Çok övünme durumu
- ÖVEBİLMEK
- ...
- ÖVGÜCÜLÜK
-
-
[isim]
Övgücü olma durumu
-
[isim]
Övgücü olma durumu
- ÖVÜCÜLÜK
-
-
[isim]
Övücü olma durumu
-
[isim]
Övücü olma durumu
- ÖVDÜRMEK
- ...
- ÖVEBİLME
- ...
- ÖVDÜRME
- ...
- ÖVÜNGEN
-
-
[sıfat]
Çok övünen, farfara
-
[sıfat]
Çok övünen, farfara
- ÖVÜNMEK
-
-
[-le]
Bir niteliği sebebiyle kendini yücelmiş sayarak bundan abartmalı bir biçimde söz etmek, iftihar etmek
- "Sonra oyuncakları ile övünen bir çocuk gibi gülümseyerek ilave ederdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Övünmek gibi olmasın, sesim güzeldir."
-
[nsz]
Kendi kendisini övmek
- "Yaptığı fedakârlıktan övünüyor diye kadına kızardık." (Aka Gündüz)
-
[-le]
Bir niteliği sebebiyle kendini yücelmiş sayarak bundan abartmalı bir biçimde söz etmek, iftihar etmek
- ÖVÜLMEK
-
-
[nsz]
Övme işine konu olmak
- "Hani beklediğim övülmek, teşekkür filan olsa içim yanmaz" (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Övme işine konu olmak
- ÖVÜNCE
-
-
[isim]
Övünmeye yol açan veya hak kazandıran şey, mefharet
-
[isim]
Övünmeye yol açan veya hak kazandıran şey, mefharet
- ÖVÜLÜŞ
-
-
[isim]
Övülme işi veya biçimi
-
[isim]
Övülme işi veya biçimi
- ÖVÜNTÜ
-
-
[isim]
Övünülecek tutum veya davranış
- "İstikbalini sağlamış olmanın o sinire batan, manasız güveni, budalaca övüntüsü..." (Haldun Taner)
-
[isim]
Övünülecek tutum veya davranış
- ÖVÜNÜŞ
- ...