Başında ö olan 8 harfli 109 kelime var. Ö harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ö harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÖLGÜNLÜK

  1. [isim] Ölgün olma durumu

ÖNCÜLLER

  1. [isim] Bir tasımda yargıya ulaştıran ilk iki önerme

ÖKSELEME

  1. [isim] Ökselemek işi veya durumu

ÖLEYAZMA

  1. [isim] Öleyazmak işi veya durumu

ÖKSÜRMEK

  1. [nsz] Solunum yolları zarlarının rahatsızlığı sebebiyle akciğerlerdeki havayı birdenbire ve gürültülü bir sesle dışarı vermek
    • "Efendim, çocuk durmaz, koşar, terler, öksürür." (Burhan Felek)
  2. Öksürtücü bir hastalığa tutulmuş olmak
    • "Çocuk öksürüyor, sokağa çıkarmamalı."

ÖLÇERMEK

  1. [-i] Sönmekte olan ateşi, lambayı canlandırmak

ÖZLEŞMEK

  1. [nsz] Öz durumuna veya özlü bir duruma gelmek
  2. Arılaşmak
  3. Tahıl olgunlaşmak

ÖNEMSEME

  1. [isim] Önemsemek işi

ÖZENTİLİ

  1. [sıfat] Özenti ile yapılan

ÖLMÜŞLÜK

  1. [isim] Ölmüş olma durumu

ÖLÇÜNMEK

  1. [-i] Bir şeyi uzun uzun düşünüp hesaplamak, teemmül etmek

ÖLEBİLME
...
ÖRGÜLEME

  1. [isim] Örgülemek işi

ÖTEBİLME
...
ÖKSÜZLÜK

  1. [isim] Öksüz olma durumu
  2. Kimsesizlik
    • "Deminki öksüzlük hâlim birden, acayip bir merakla dayanılmaz bir tecessüs hissine dönmüştü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÖNEMLİCE

  1. [sıfat] Önemli sayılabilecek kadar
    • "Eğer önemlice bir iş olmuş ise plan kurar, tertip yaparlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Ciddi
    • "İzmir'in B. ilçesine, önemlice bir soruşturma yapmak üzere görevlendirilmiştim." (Erhan Bener)

ÖNGÖRMEK

  1. [-i] İleride olması gerekeni göstermek, önceden kararlaştırmak, ilerisi için düşünmek, göz önünde tutmak, derpiş etmek
    • "Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu." (Atilla İlhan)

ÖRGENSEL

  1. [sıfat] Örgenle ilgili, organik, uzvi

ÖRSELEME

  1. [isim] Örselemek işi

ÖĞRENMEK

  1. [-i] Bilgi edinmek
    • "Gerçi yeni nesil, eskiyi öğrenmekte bir fayda görmüyor ama ben gene de yazayım." (Burhan Felek)
  2. Bellemek
  3. [nsz] Yetenek, beceri kazanmak
    • "Her şeye dikkatli baktığı için öğrenmişti." (Refik Halit Karay)
  4. Haber almak
    • "Hüseyin, ayrılma kararını öğrenince tabancayı göğsüne dayamış, ateş etmiş." (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü