Başında çıra olan 12 kelime var. Çıra ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çıra olan kelimeler listesine ya da sonu çıra ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında çıra bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ÇIRACILIK
ÇIRAKLIK, ÇIRAKMAN
ÇIRAKMA, ÇIRALIK, ÇIRAMOZ, ÇIRASIZ
ÇIRACI, ÇIRALI
ÇIRAĞ, ÇIRAK
ÇIRA
A I R Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ÇIRA
3 Harfli Kelimeler
AÇI, ARI, ÇAR, IRA
2 Harfli Kelimeler
AÇ, AR, IR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇIRACILIK
- ...
- ÇIRAKLIK
-
-
[isim]
Çırak olma durumu, yamaklık
- "Evimize yakın olan bu kahveye gide gele, kahveci çıraklığına başlayıverdim." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çırağın yaptığı iş
- "Bir şey söylemeden çıraklık vazifesini alırdı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çırağa verilen ücret
-
Çırakların çalıştığı yer
-
[isim]
Çırak olma durumu, yamaklık
- ÇIRAKMAN
-
-
[isim]
Üzerinde meşale yakılan kule veya demir direk
-
Balıkçıların balıkları kıyıya çekebilmek için geceleyin yaktıkları ateş
-
Çırakma
-
[isim]
Üzerinde meşale yakılan kule veya demir direk
- ÇIRASIZ
-
-
[sıfat]
Çırası olmayan
-
[sıfat]
Çırası olmayan
- ÇIRAKMA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şamdan
-
[isim]
Şamdan
- ÇIRAMOZ
-
-
[isim]
Balıkçıların, ateş balığı avlarken üzerinde çıra ve funda yaktıkları ızgara
-
[isim]
Balıkçıların, ateş balığı avlarken üzerinde çıra ve funda yaktıkları ızgara
- ÇIRALIK
-
-
[sıfat]
Çıra olarak kullanılmaya elverişli (ağaç, tahta)
-
[isim]
Çıra konulan yer
- "Çıralık yanınca Koca Osman onu öylece gördü, yüzüne ters ters, alaylı baktı." (Yahya Kemal)
-
[sıfat]
Çıra olarak kullanılmaya elverişli (ağaç, tahta)
- ÇIRALI
-
-
[sıfat]
Çırası olan
- "Çıralı tahta."
-
[sıfat]
Çırası olan
- ÇIRACI
- ...
- ÇIRAĞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Mum, kandil, lamba vb. ışık veren araç
-
Işık
-
[isim]
Mum, kandil, lamba vb. ışık veren araç
- ÇIRAK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Zanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse
- "Bu çocuğu sekiz yaşındayken, araba boyacısına çırak vermişler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Dükkânda ayak işlerine bakan kimse
- "Ekseriya bahçıvan, uşak, bakkal çırağı ile karşılaşırdım." (Refik Halit Karay)
-
Saray, daire vb. büyük yerlerde yıllarca hizmet ettikten sonra geçimi sağlanarak başka yerde yaşamasına izin verilen kimse
-
[isim]
Zanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse
- ÇIRA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çam vb. reçineli ağaçların yağlı ve çabuk yanmaya elverişli bölümü
-
Bu bölümden küçük küçük kesilerek hazırlanmış, tutuşturma ve aydınlatma işlerinde kullanılan parça
-
Lamba
-
[isim]
Çam vb. reçineli ağaçların yağlı ve çabuk yanmaya elverişli bölümü