Başında çek olan 7 harfli 23 kelime var. Çek ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çek olan kelimeler listesine ya da sonu çek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında çek bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ÇEK
2 Harfli Kelimeler
ÇE, EK, KE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇEKİNİK
-
-
[sıfat]
Birkaç kuşak sonra ortaya çıkan ve o zamana kadar aradaki döllerde gizli kalan (soya çekim nitelikleri), resesif
- "Çekinik karakterler."
-
[sıfat]
Birkaç kuşak sonra ortaya çıkan ve o zamana kadar aradaki döllerde gizli kalan (soya çekim nitelikleri), resesif
- ÇEKİNCE
-
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- "Karara çekincesi olduğunu belirtti."
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- ÇEKİŞLİ
-
-
[sıfat]
Çekme gücünü ön veya arka tekerleklerden alan (araç)
-
[sıfat]
Çekme gücünü ön veya arka tekerleklerden alan (araç)
- ÇEKYALI
- ...
- ÇEKİŞTE
-
-
[isim]
Tuzla terbiye edilmiş yeşil zeytin
-
[isim]
Tuzla terbiye edilmiş yeşil zeytin
- ÇEKİNTİ
-
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt
- "... korkuya, hiç değilse çekintiye benzeyen bir şey de getiriyordu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt
- ÇEKİMLİ
-
-
[sıfat]
Çekimi olan, alımlı, cazibeli, cezp edici
- "Görüntüsü çok daha çekimli." (Çetin Altan)
-
Çekim ekleri alabilen
-
[sıfat]
Çekimi olan, alımlı, cazibeli, cezp edici
- ÇEKİNME
-
-
[isim]
Çekinmek işi
- "İçinde bu adama karşı garip bir tiksinme, çekinme vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Çekinmek işi
- ÇEKMECE
-
-
[isim]
Masa, dolap vb. şeylerin dışarıya çekilen bölümü, göz, çekme
- "Çekmecesinden utana utana bir şişe gazoz çıkardı." (Tarık Buğra)
-
İçinde mücevher vb. değerli şeyler saklanan küçük, süslü sandık
- "Minderin köşesine annemden kalan ceviz boyalı çekmeceyi yerleştirdim." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Gemilerin barınabilecekleri koy
-
[isim]
Masa, dolap vb. şeylerin dışarıya çekilen bölümü, göz, çekme
- ÇEKMELİ
-
-
[sıfat]
Çekmesi olan
-
Çekmecesi olan
- "Çekmeli dolap."
-
[sıfat]
Çekmesi olan
- ÇEKİLİŞ
-
-
[isim]
Çekilme işi
- "Piyangonun yılbaşı çekilişi."
-
Piyango çekilme işi
-
[isim]
Çekilme işi
- ÇEKELEZ
-
-
[isim]
Sincap
-
[isim]
Sincap
- ÇEKEREK
- ...
- ÇEKİKÇE
-
-
[sıfat]
Çekiğe yakın, biraz çekik
-
[sıfat]
Çekiğe yakın, biraz çekik
- ÇEKİŞME
-
-
[isim]
Çekişmek işi
- "Bütün çekişmelerin dışında kalmayı da becermiştir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Çekişmek işi
- ÇEKECEK
-
-
[isim]
Ayakkabı ile topuk arasına sokularak ayağın ayakkabıya kolay girmesini sağlayan, maden, boynuz veya plastik maddeden yapılmış alet
-
[isim]
Ayakkabı ile topuk arasına sokularak ayağın ayakkabıya kolay girmesini sağlayan, maden, boynuz veya plastik maddeden yapılmış alet
- ÇEKİLME
-
-
[isim]
Çekilmek işi
- "Daha düğün olmadan Hayri benim okuldan çekilmemi istedi." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir görevden, bir işten kendi isteği ile ayrılma, istifa
- "Hesaplarını altüst etmiş, onu elli beş yaşında devlet memuriyetinden çekilmeye mecbur bırakmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Savaşta, bir ordunun veya bir birliğin düşmandan ayrılmak için yaptığı davranış, ricat
- "Neticede işgal kuvvetleri, buralardan çekilmeye mecbur edildiler." (Atatürk)
-
Yerin yükselmesiyle bu yeri örten deniz sularının gerilemesi, basma karşıtı
-
Bir boksörün veya güreşçinin herhangi bir sebeple karşılaşmayı bırakması
-
[isim]
Çekilmek işi
- ÇEKİMCİ
-
-
[isim]
Yapımcı
-
Alıcı yönetmeni
-
[isim]
Yapımcı
- ÇEKİRGE
-
-
[isim]
Düz kanatlılardan, uzun olan art bacaklarına dayanarak uzağa sıçrayabilen, birçok türü olan bir böcek (Acridium)
-
[isim]
Düz kanatlılardan, uzun olan art bacaklarına dayanarak uzağa sıçrayabilen, birçok türü olan bir böcek (Acridium)
- ÇEKİNİŞ
-
-
[isim]
Çekinme işi veya biçimi
-
[isim]
Çekinme işi veya biçimi