Başında z olan 7 harfli 82 kelime var. Z harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde z harfi olan kelimeler listesine ya da sonu z harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında z bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ZİHAYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Canlı, neşeli, dinç
    • "Fakat ben, bilakis o kadar zihayat, o kadar zinde ve faal idim ki..." (Ömer Seyfettin)

ZUHURAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gerçekleşeceği düşünülmeyen, hesapta olmayan, umulmadık, olağan dışı olgular
    • "Benim oraya gitmem zuhurata bağlıdır."

ZEHİRLİ

  1. [sıfat] Zehri olan
    • "Zehirli mantarlar."
  2. Zararlı (duygu, düşünce vb.)

ZİHİNCE

  1. [zarf] Zihne göre, zihninin kavradığı biçimiyle

ZERDÜŞT
...
ZOOLOJİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Hayvan bilimi

ZAFİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arıklık, zayıflık
  2. Dermansızlık, güçsüzlük

ZÜHREVİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Frengi, belsoğukluğu vb. cinsel ilişkilerle bulaşan, zührevi hastalık

ZARGANA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Uskumrumsugillerden, 40-60 cm boyunda, vücudu silindir biçiminde, gaga gibi ince, uzun, sivri ağızlı bir balık (Belone belone)

ZEVKSİZ

  1. [sıfat] Beğenilmeyen, hoşa gitmeyen
    • "Yeni usul şiirimiz, zevksiz, köksüz, acemice görünüyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Beğenisi olmayan (kimse)

ZAĞANOS

  1. [isim] Bir cins doğan

ZIRTLAK

  1. [sıfat] Yavan, tatsız
    • "... sulu zırtlak bir şey getirir." (Refik Halit Karay)

ZIBARIŞ
...
ZIRILTI

  1. [isim] Zırıldama sesi veya işi
    • "Durup dururken zırıltı mı çıkarmalı?" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Zımbırtı
    • "Bırak hırboluğu diyor, çıkar o yenindeki zırıltıyı." (Atilla İlhan)
  3. Can sıkan veya hoşa gitmeyen ses çıkaran nesne
    • "Elindeki o zırıltıyı bırak."
  4. Anlaşmazlık sebebiyle çıkan kavga, geçimsizlik

ZORUNLU

  1. [sıfat] Kesin olarak gereksinim duyulan, zaruri, mecburi, ıstırari
    • "Tanzimat, gecikmiş de olsa zorunlu, kaçınılmaz bir atılımdı." (Necati Cumalı)
  2. Doğal olarak kaçınılması imkânsız olan, olumsal karşıtı

ZARİFÇE

  1. [zarf] Zarife yakışır biçimde, hoşça, güzelce, zarifane

ZEYTUNİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kahverengiye yakın yeşil renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan

ZÜMRÜDİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zümrüt rengi, koyu yeşil
  2. [sıfat] Bu renkte olan

ZİYADAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ziyalı

ZARURET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zorunluluk
    • "Kültür hâkim olduktan sonra, sanat ve hayat, mazi ve yeni zaruretler ne güzel uyuşuyor." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Gereklilik
  3. Sıkıntı, yoksulluk, fakirlik
    • "Kıyafetinden dışarılıklı ve zarurette olduğu anlaşılan bir kadın ... kahvelerden birine girdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü