Sonunda ye olan 5 harfli 23 kelime var. YE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ye olan kelimeler listesine ya da başında ye olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CİZYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İslam ülkelerinde Müslüman olmayanlardan alınan bir çeşit vergi
-
[isim]
İslam ülkelerinde Müslüman olmayanlardan alınan bir çeşit vergi
- HUSYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Er bezi, testis
-
[isim]
Er bezi, testis
- FİDYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutsak edilen veya rehin alınan bir kimsenin serbest bırakılması için istenen para, kurtulmalık, fidyeinecat
- "Baskı altında tutulduğunu bilip fidye vaat ederek seni kaçıracak birini aramışım." (Kemal Bilbaşar)
-
[isim]
Tutsak edilen veya rehin alınan bir kimsenin serbest bırakılması için istenen para, kurtulmalık, fidyeinecat
- KARYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Köy
-
[isim]
Köy
- FUAYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dinlenmelik
-
[isim]
Dinlenmelik
- SÜBYE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Mürekkep balığı
-
Badem içi, ezilmiş sarımsak, kavun çekirdeği vb.nden yapılan boza koyuluğunda sıvı
- "Yoğurdun içine havanda tuz karıştırılarak dövülmüş, sübye kıvamına getirilmiş diş sarımsak eklenir." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Mürekkep balığı
- KÜNYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimsenin adı, soyadı, ülkesi, doğumu, mesleği vb. bilgilerini gösteren kayıt
- "Kara Hüseyin'in künyesini yazdığım defteri belki on kere açtırıyor, parmağını künyenin üstüne büyük bir hızla koyuyor." (Halide Edip Adıvar)
- "Geçen sene künyesi geldi, dedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bu bilgilerden bazısının yazılı olduğu bilezik, kolye vb. metalden eşya
- "Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim." (Falih Rıfkı Atay)
-
Soy sop ile ilgili kimlik bilgileri
- "Künyesi bile daha doğarken onun yönünü belirlemiş gibi idi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir kimsenin adı, soyadı, ülkesi, doğumu, mesleği vb. bilgilerini gösteren kayıt
- BİLYE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, zıpzıp
-
Motorlu taşıtlarda dönme veya sürtünme etkilerini azaltmak, aşınmayı ve enerji yitimini önlemek için göbeklerdeki yataklara yerleştirilen, çoğunlukla çelikten, küçük yuvarlak
-
[isim]
Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, zıpzıp
- SEDYE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Hasta veya yaralı taşımaya yarayan katlanabilir hasta yatağı, teskere
- "Biraz sonra sedye yukarı çıkarılıp koridora konuldu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Hasta veya yaralı taşımaya yarayan katlanabilir hasta yatağı, teskere
- MİDYE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yassı solungaçlı, yumuşakçalardan, kabukları birbirine eşit, denizlerin kayalık yerlerinde kümeler durumunda yaşayan eti yenir bir hayvan (Mytilus)
-
[isim]
Yassı solungaçlı, yumuşakçalardan, kabukları birbirine eşit, denizlerin kayalık yerlerinde kümeler durumunda yaşayan eti yenir bir hayvan (Mytilus)
- PENYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dokumacılıkta özel araçla apresi yapılmış bir tür ince kumaş
-
Bu kumaştan yapılmış üst giysisi
-
[isim]
Dokumacılıkta özel araçla apresi yapılmış bir tür ince kumaş
- SUBYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ayağın altından geçen, tozluğa veya pantolon paçalarına bağlanan deriden, kumaş vb.nden şerit
-
[isim]
Ayağın altından geçen, tozluğa veya pantolon paçalarına bağlanan deriden, kumaş vb.nden şerit
- EMAYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Üzeri emayla kaplanmış olan
- "Emaye tencere."
-
[isim]
Fotoğrafçılıkta ışığa karşı hassas malzeme
-
[sıfat]
Üzeri emayla kaplanmış olan
- ABİYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gösterişli, göz alıcı öğleden sonra veya özel gecelerde giyilen şık giysi, tuvalet
-
[isim]
Gösterişli, göz alıcı öğleden sonra veya özel gecelerde giyilen şık giysi, tuvalet
- KIYYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okka
-
[isim]
Okka
- KURYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle elçilik postasını yerine ulaştırmakla görevli kimse
-
Posta, kargo, mektup vb. gönderileri alıcıya ulaştıran kimse
-
Uçakla gönderilen mektup, koli veya havale
-
Düzenli olarak ticari bir hizmet gören taşıt
-
[isim]
Genellikle elçilik postasını yerine ulaştırmakla görevli kimse
- GÖNYE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Dik açıları ölçmeye ve çizmeye yarayan dik üçgen biçiminde araç
-
[isim]
Dik açıları ölçmeye ve çizmeye yarayan dik üçgen biçiminde araç
- EVİYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mutfakta musluk altında bulaşık yıkamaya yarayan tekne
- "Mutfak kirli ve dağınık, eviye de altüst, dağ gibi bulaşık." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Mutfakta musluk altında bulaşık yıkamaya yarayan tekne
- FÜNYE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Barut vb. patlayıcı maddeleri ateşlemek için kullanılan kapsül
-
Topu ateşlemek için falya deliğine konulan araç
-
[isim]
Barut vb. patlayıcı maddeleri ateşlemek için kullanılan kapsül
- BÜNYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vücut yapısı
- "Çok kuvvetli bir bünyeye sahipsiniz, nadir rastladığım vücutlardan." (Refik Halit Karay)
-
Yapılış, kuruluş
- "İlk bakışta fertlerin toplum bünyesi içinde çizdiği belirli çizgiler bunlardır." (Çetin Altan)
-
Bir kurum, kuruluş veya iş yerinin iç yapısı
-
[isim]
Vücut yapısı