Başında ye olan 8 harfli 75 kelime var. Ye ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ye olan kelimeler listesine ya da sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ye bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YETMİŞER
-
-
[sıfat]
Yetmiş sayısının üleştirme biçimi, her birine yetmiş, her defasında yetmişi bir arada olan
-
[sıfat]
Yetmiş sayısının üleştirme biçimi, her birine yetmiş, her defasında yetmişi bir arada olan
- YETİŞMİŞ
-
-
[sıfat]
Gereken niteliğe veya olgunluğa erişmiş
- "Anadolu'da arif derler, bir halk yetişmişi vardır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Gereken niteliğe veya olgunluğa erişmiş
- YEMİŞÇİL
-
-
[sıfat]
Yemişle beslenen
-
[sıfat]
Yemişle beslenen
- YEŞERMEK
-
-
[nsz]
Bitki yaprak vermek, yapraklanmak
-
Yeşil renk almak, yeşillenmek
- "Okulun arkasındaki tepeler, yağan yağmurlardan sonra yeşermişti." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Bitki yaprak vermek, yapraklanmak
- YELKESEN
-
-
[isim]
Yarışlarda, rüzgârın etkisinden korunmak için öne takılan siperlik, yelkıran, rüzgârlık
-
[isim]
Yarışlarda, rüzgârın etkisinden korunmak için öne takılan siperlik, yelkıran, rüzgârlık
- YELTENME
-
-
[isim]
Yeltenmek işi veya durumu
-
[isim]
Yeltenmek işi veya durumu
- YENİLMEK
-
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
- YETERSİZ
-
-
[sıfat]
Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
-
Eksiği olan, yetecek kadar olmayan
-
Gereken, istenen niteliği olmayan
-
Verimli olmayan
-
[sıfat]
Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
- YELÖLÇER
-
-
[isim]
Rüzgârın veya gaz durumundaki akışkanların akış hızını ölçmeye yarayan aygıt, anemometre
-
[isim]
Rüzgârın veya gaz durumundaki akışkanların akış hızını ölçmeye yarayan aygıt, anemometre
- YEMİNSİZ
-
-
[sıfat]
Yemine dayanmayan
- "Bu dört kelimelik yeminsiz, şahitsiz cevap onun için yeter." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Yemine dayanmayan
- YERLEŞME
-
-
[isim]
Yerleşmek işi
-
Yerleşim alanı veya merkezi
- "Boğaziçi köyleri, İstanbul'la ancak deniz yoluyla bağlanan, kopuk yerleşmelerdi." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Yerleşmek işi
- YELYUTAN
-
-
[isim]
Atlarda hava yutmanın yol açtığı bir hastalık
-
[isim]
Atlarda hava yutmanın yol açtığı bir hastalık
- YENİŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirini yenmeye çalışmak
-
Çekişmek
- "... nasıl da bir darılır, bir barışır, yenişirdik. Hoştu doğrusu..." (Refik Halit Karay)
-
[nsz]
Birbirini yenmeye çalışmak
- YEDİEMİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birden çok kişi arasında hukuki durumu çekişmeli olan bir malın, çekişme sonuçlanıncaya kadar emanet olarak bırakıldığı kimse
-
[isim]
Birden çok kişi arasında hukuki durumu çekişmeli olan bir malın, çekişme sonuçlanıncaya kadar emanet olarak bırakıldığı kimse
- YEMCİLİK
-
-
[isim]
Yemci olma durumu
-
[isim]
Yemci olma durumu
- YEDİRTME
- ...
- YEZİTLİK
-
-
[isim]
Yezit olma durumu, yezit gibi davranma, kötülük, hainlik
-
[isim]
Yezit olma durumu, yezit gibi davranma, kötülük, hainlik
- YELENGEÇ
-
-
[sıfat]
Kabuğu kendi kendine çatlayıp soyulan (ağaç)
-
[sıfat]
Kabuğu kendi kendine çatlayıp soyulan (ağaç)
- YERLEŞKE
-
-
[isim]
Şehir dışında kurulmuş bir üniversitenin alanı ve yapıları, kampüs
-
[isim]
Şehir dışında kurulmuş bir üniversitenin alanı ve yapıları, kampüs
- YERLEŞİK
-
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş
- "Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez." (Atilla İlhan)
-
Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
-
Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan
- "Ankara'daki yerleşik tiyatro sayısı altıya yükseldi."
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş