Başında ye olan 8 harfli 75 kelime var. Ye ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ye olan kelimeler listesine ya da sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ye bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YERLEŞİM
-
-
[isim]
Yerleşme, iskân
-
[isim]
Yerleşme, iskân
- YEZİTLİK
-
-
[isim]
Yezit olma durumu, yezit gibi davranma, kötülük, hainlik
-
[isim]
Yezit olma durumu, yezit gibi davranma, kötülük, hainlik
- YEŞİLOVA
- ...
- YELKOVAN
-
-
[isim]
Saatin, dakikaları gösteren ve akrepten daha uzun olan ibresi
- "Rengi kararmış bir saat; ne yelkovanı var, ne akrebi." (Sermet Muhtar Alus)
-
Yelin yönünü göstermek için dik bir eksene geçirilen türlü biçimlerde, hafif levha
-
Yelkovangillerden, kanatları sivri, siyahımsı veya kül rengi gövdeli bir deniz kuşu (Puffinus)
- "Şu ada senin bu ada benim / Yelkovan kuşlarının peşi sıra." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Saatin, dakikaları gösteren ve akrepten daha uzun olan ibresi
- YETMİŞER
-
-
[sıfat]
Yetmiş sayısının üleştirme biçimi, her birine yetmiş, her defasında yetmişi bir arada olan
-
[sıfat]
Yetmiş sayısının üleştirme biçimi, her birine yetmiş, her defasında yetmişi bir arada olan
- YEDİRTME
- ...
- YELLEMEK
-
-
[-i]
Körükle, yelpaze ile veya başka bir araçla rüzgâr yapmak
-
[-i]
Körükle, yelpaze ile veya başka bir araçla rüzgâr yapmak
- YEMENİCİ
-
-
[isim]
Yemeni yapan veya satan kimse
- "Mektepli yemeniciye davulun üstünden yirmi beş kuruşu göstererek..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yemeni yapan veya satan kimse
- YEMİŞÇİL
-
-
[sıfat]
Yemişle beslenen
-
[sıfat]
Yemişle beslenen
- YEŞERMEK
-
-
[nsz]
Bitki yaprak vermek, yapraklanmak
-
Yeşil renk almak, yeşillenmek
- "Okulun arkasındaki tepeler, yağan yağmurlardan sonra yeşermişti." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Bitki yaprak vermek, yapraklanmak
- YETERLİK
-
-
[isim]
Yeterlilik
-
[isim]
Yeterlilik
- YEKNESAK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Tekdüze
-
[sıfat]
Tekdüze
- YEĞLEYİŞ
- ...
- YENİLEME
-
-
[isim]
Yenilemek işi
- "Biraz sonra kadın, kucağında tabaklar, şişeler, bardak ve kadehlerle geldi, sofrayı yenilemeye başladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Eski bir yapıda yıkılmış, bozulmuş olan bölümleri aslına uygun bir biçimde onarma, restorasyon
-
[isim]
Yenilemek işi
- YENİÇAĞA
- ...
- YETMİŞLİ
- ...
- YERLEŞİK
-
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş
- "Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez." (Atilla İlhan)
-
Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
-
Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan
- "Ankara'daki yerleşik tiyatro sayısı altıya yükseldi."
-
[sıfat]
Belli bir yere yerleşmiş
- YETERSİZ
-
-
[sıfat]
Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
-
Eksiği olan, yetecek kadar olmayan
-
Gereken, istenen niteliği olmayan
-
Verimli olmayan
-
[sıfat]
Gerekli bilgi ve yeteneği olmayan, yeterliği olmayan, kifayetsiz, ehliyetsiz
- YELÖLÇER
-
-
[isim]
Rüzgârın veya gaz durumundaki akışkanların akış hızını ölçmeye yarayan aygıt, anemometre
-
[isim]
Rüzgârın veya gaz durumundaki akışkanların akış hızını ölçmeye yarayan aygıt, anemometre
- YEMEKLİK
-
-
Yemek yapmakta kullanılan
- "Yemeklik zeytinyağı."
-
Yemek için ayrılan
- "Yemeklik buğday."
-
[isim]
Yiyecek şey, yiyecek maddesi
-
Yemek yapmakta kullanılan