Başında ye olan 7 harfli 66 kelime var. Ye ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ye olan kelimeler listesine ya da sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ye bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YETİRİŞ
- ...
- YENİKLİ
- ...
- YEKİNİŞ
-
-
[isim]
Yekinme işi veya biçimi
-
[isim]
Yekinme işi veya biçimi
- YETİŞİM
-
-
[isim]
Belirli bir düzeyde eğitim görme, formasyon
- "Yetişimi güçlü bir genç."
-
[isim]
Belirli bir düzeyde eğitim görme, formasyon
- YERİNME
-
-
[isim]
Yerinmek işi, teessüf
-
[isim]
Yerinmek işi, teessüf
- YEDEKÇİ
-
-
[isim]
Bir hayvanı yedeğe alan kimse
-
Akıntıya karşı kayığı iple karaya çeken kimse, kolancı
- "... sandalların geçmesini bekleyen bir yedekçi onlara bir ip atar ve ucunu omzuna alıp yürüyerek kayıkları çekerdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Türkü söyleyene eşlik eden kimse
- "Türküler iki kişiyle söylendiğinde esas sese katılana yedekçi deniyor." (Âşık Veysel)
-
[isim]
Bir hayvanı yedeğe alan kimse
- YENİDEN
-
-
[zarf]
Gene, yine, bir daha, tekrar
- "Yemekhaneye indiğim zaman gönül bulantılarım yeniden teperdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Gene, yine, bir daha, tekrar
- YEDİGİR
- ...
- YERALTI
-
-
[sıfat]
Gizli ve zararlı
- "Yeraltı faaliyet."
-
[sıfat]
Gizli ve zararlı
- YENİLİK
-
-
[isim]
Yeni olma durumu veya yeni olan bir şeyin özelliği
-
Eskimiş, zararlı veya yetersiz sayılan şeyleri yeni, yararlı ve yeterli olanlarıyla değiştirme, teceddüt
- "Türkiye'de geniş ölçüde bir yenilik çabası göze çarpmaktadır."
-
[isim]
Yeni olma durumu veya yeni olan bir şeyin özelliği
- YETİNME
-
-
[isim]
Yetinmek işi, kanaat, iktifa
-
[isim]
Yetinmek işi, kanaat, iktifa
- YEPYENİ
-
-
[sıfat]
Çok yeni, hiç kullanılmamış
-
Alışılmamış, görülmemiş
- "Millet, büyükleri ve küçükleriyle beraber yepyeni bir devlet kurmuşlar, zaferle idare ediyorlar." (Aka Gündüz)
-
Tertemiz, çok yeni
-
[sıfat]
Çok yeni, hiç kullanılmamış
- YERYÜZÜ
-
-
[isim]
Yer kabuğu
-
Üzerinde yaşadığımız toprak ve denizler
-
Dünya
- "Hayat bitip cümle mahlukat yeryüzünden silinince kıyamet borusunu bu üfürecektir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yer kabuğu
- YELLEME
-
-
[isim]
Yellemek işi
-
[isim]
Yellemek işi
- YERMELİ
-
-
[sıfat]
Yerici bir özelliği de bulunan (söz), pejoratif
- "Moruk, herif, kopil, birer yermeli kelimedir."
-
[sıfat]
Yerici bir özelliği de bulunan (söz), pejoratif
- YEĞLEME
-
-
[isim]
Yeğlemek işi, tercih
-
[isim]
Yeğlemek işi, tercih
- YEMİŞÇİ
-
-
[isim]
Yemiş satan kimse
- "Yemişçiler dükkânlarını meyvelerle süslüyorlar." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yemiş satan kimse
- YEMLEME
-
-
[isim]
Yemlemek işi
-
Tuzağa veya oltaya takılan yem
-
Bir kimseyi elde edecek, kandıracak biçimde davranma
- "Hacı Ömer, beni bir kere de bir söz rüşveti ile yemlemeye çalıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ağızotu
-
[isim]
Yemlemek işi
- YEMENLİ
- ...
- YERGİCİ
-
-
[isim]
Yerme huyu olan, yerme özelliği olan kimse
-
[isim]
Yerme huyu olan, yerme özelliği olan kimse