Başında ye olan 6 harfli 35 kelime var. Ye ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ye olan kelimeler listesine ya da sonu ye ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ye bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EY, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YEĞLİK
-
-
[isim]
Bir şeyin, başkalarından üstün sayılması, rüçhan
-
[isim]
Bir şeyin, başkalarından üstün sayılması, rüçhan
- YEZİDİ
- ...
- YENGEN
-
-
[isim]
Yemesi hoş nesne
-
İçine peynir ve sucuk konularak hazırlanan tost
-
[isim]
Yemesi hoş nesne
- YEMLİK
-
-
[isim]
Hayvanlara yem verilen yer veya kap
- "Bir avuç arpa fazla atar yemliğine, bir kamçı eksik vurur." (Abbas Sayar )
-
[sıfat]
Yem için ayrılan
- "Yemlik ot."
-
Rüşvet, arpalık
-
Karşılıksız geçim sağlanan yer veya kimse
-
Kumarda kandırılıp parası alınan kimse
-
[isim]
Hayvanlara yem verilen yer veya kap
- YERSİZ
-
-
[sıfat]
Barınacak yeri olmayan
-
Yerinde olmayan, uygunsuz, anlamsız, manasız
- "Hepsini birden istemek / Yersiz / Zamanı var / Biz zengin değiliz." (Behçet Necatigil)
-
[sıfat]
Barınacak yeri olmayan
- YETMİŞ
-
-
[isim]
Altmış dokuzdan sonra gelen sayının adı
-
Bu sayıyı gösteren 70, LXX rakamlarının adı
-
[sıfat]
Yedi kere on, altmış dokuzdan bir artık
-
[isim]
Altmış dokuzdan sonra gelen sayının adı
- YELMEK
-
-
[-e]
Aceleyle, telaşla koşmak
-
[-e]
Aceleyle, telaşla koşmak
- YEGANE
- ...
- YEDMEK
-
-
[-i]
Çekerek peşinden götürmek, yedeğinde götürmek
-
Yanında, beraberinde götürmek
- "Burhan'ın kolu Ayşe'ye düşmesin diye sımsıkı sarılmış, yalnız bir arkadaş ve kardeş gibi değil, aynı zamanda bir sevgili rikkatiyle onu yediyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Çekerek peşinden götürmek, yedeğinde götürmek
- YELEME
-
-
[sıfat]
Havai
-
[sıfat]
Havai
- YENGEÇ
-
-
[isim]
Eklem bacaklılardan, kabuklu, birinci ayak çifti iki kıskaç olarak gelişmiş, eti için avlanan, suda yaşayan bir böcek
-
[isim]
Eklem bacaklılardan, kabuklu, birinci ayak çifti iki kıskaç olarak gelişmiş, eti için avlanan, suda yaşayan bir böcek
- YERDEŞ
- ...
- YERİNE
-
-
[zarf]
Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere
- "Bana haftalık yerine gündelik ver." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Başkasının adına
- "Nitekim o gün eksiltmeye kendi yerine onu yollamıştı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Alegori
-
[zarf]
Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere
- YELTEK
-
-
[sıfat]
Hercai
-
[sıfat]
Hercai
- YERMEK
-
-
[-i]
Kötülüklerini söylemek, zemmetmek
-
Birinin veya bir şeyin kusurlarını ortaya koymak, hicvetmek, övmek karşıtı
-
Beğenmemek, hoşlanmamak, tiksinmek
-
[-i]
Kötülüklerini söylemek, zemmetmek
- YEKSAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Düz
-
Bir, aynı düzeyde, eşit
-
[sıfat]
Düz
- YENİCE
-
-
[sıfat]
Oldukça yeni
-
[zarf]
(yeni'ce) Yakın günlerde
- "Avrupa'da hukuk tahsil etmiş, yenice mebus intihap edilmiş gençlerden biri söz istedi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Oldukça yeni
- YEDİLİ
-
-
[sıfat]
Yedi parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden yedi tane bulunan
-
[isim]
İskambil gibi oyunlarda üzerinde yedi işareti bulunan kâğıt
-
[isim]
Divan edebiyatında her bendi yedi dizeden oluşmuş nazım birimi
-
[sıfat]
Yedi parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden yedi tane bulunan
- YELLOZ
-
-
[sıfat]
Ahlaksız, hafifmeşrep, şıllık (kadın)
- "Gülsüm adında, suratsız, yelloz bir kız bulmuştu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[sıfat]
Ahlaksız, hafifmeşrep, şıllık (kadın)
- YERSEL
-
-
[sıfat]
Yerle ilgili
-
[sıfat]
Yerle ilgili