Başında y olan 5 harfli 241 kelime var. Y harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde y harfi olan kelimeler listesine ya da sonu y harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında y bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YAPMA

  1. [isim] Yapmak işi
  2. [sıfat] Doğadaki şeylere benzetilerek insan eliyle yapılmış, yapay, suni, sahici karşıtı
    • "Eliyle bahçenin dökme taştan yapma mağaralarından birini göstererek..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. [sıfat] İçten olmayan, içten gelmeyerek yapılan, yapmacık
    • "Fakat fazla içliliği erkekliğe yakıştıramadığından kendini her zaman yapma bir sertliğin arkasına gizlerdi." (Haldun Taner)

YEMCİ

  1. [isim] Yem satan kimse

YEZİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nefret edilen kimseler için kullanılan bir söz
    • "Kolay canı çıkar mı o yezidin?" (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [sıfat] Hilekâr, sahtekâr

YUNAN
...
YAMUK

  1. [sıfat] Bir yana doğru eğik olan
  2. [isim] Yalnız iki kenarı paralel olan dörtgen
  3. [isim] Birine karşı yanlış davranma

YUTAK

  1. [isim] Ağız ve burun boşluklarıyla gırtlak ve yemek borusu arasındaki boşluk

YAKUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Pembe veya erguvan tonları ile karışık koyu kırmızı renkte, saydam bir korindon türü olan değerli taş
  2. [sıfat] Bu taştan yapılmış veya bu taşla süslenmiş
    • "Yakut yüzük."

YAYMA

  1. [isim] Yaymak işi
  2. Yaymacının sattığı şeylerden oluşan sergi
    • "Hırdavat yayması."

YOLLU

  1. [sıfat] Yolu herhangi bir nitelikte olan
    • "Bozuk yollu bir mahalle."
  2. Çizgili
    • "Sandığın altında, mor yollu beyaz bir iplik çul seriliydi." (Orhan Kemal)
  3. Hızlı giden (taşıt)
    • "Yollu gemi."
  4. Kuralına uygun
    • "Bu hiç de yollu bir iş değildi."
  5. [zarf] Herhangi bir nitelikte, biçimde
    • "İlk teklifimde direnir yollu konuşmaya başladım." (Falih Rıfkı Atay)
  6. [isim] Kolayca elde edilen kadın

YONTU

  1. [isim] Heykel

YAŞÇA
...
YOLAK

  1. [isim] Patika
    • "Evlerinin önü yoldur yolaktır / Başımızda dönen derttir dolaptır." (Halk türküsü)

YAĞAR

  1. [isim] Yağmur
    • "Yüce dağların yağarı / Eridi kalmadı karı." (Halk türküsü)

YÜZME

  1. [isim] Yüzmek işi
  2. Yüzme sporu

YAMAK

  1. [isim] Bir işte yardımcı olarak çalışan erkek
    • "Eli yüzü düzgün, işgüzar bir yamağı mektupçu efendinin yanına kapılandıracaklar..." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Yeniçeri Ocağında topçu ve humbaracı gibi askerî kuruluşlarda aday olarak bulunan kimse
  3. Birinin etkisinde kalarak onun sözünden çıkmayan kimse

YARIM

  1. [sıfat] Bütün bir şeyin ayrıldığı iki eşit parçadan her biri
    • "Bu yarım saat içinde evde neler geçti?" (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Doktorun elini tuttu, salladı. Sonra yarım sol etti, yan tarafta duran koltuğa oturdu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Tam ve istenildiği gibi olmayan, eksik, noksan
    • "Ötekinde de yarım kavala benzeyen kalın bir çığırtma vardı." (Osman Cemal Kaygılı)
  3. [isim] Bir bütünün yarısı olan miktar
  4. [isim] Saatte on iki otuz
  5. Hastalıklı, sakat, sağlıksız

YETKE

  1. [isim] Otorite
    • "Saçmalama özgürlüğüme hiç kimsenin, hiçbir yetkenin karışamayacağına sevindim." (Tomris Uyar)
  2. Yeterliğine herkesi inandırarak bir kimsenin kendisine sağladığı itaat ve güven, otorite, sulta, velayet

YÜRÜK

  1. [sıfat] Çok ve çabuk yürüyen, iyi yol alan, hızlı giden, yörük
  2. [isim] Osmanlı İmparatorluğu'nda otuzar kişilik ocaklar olarak Rumeli'ye yerleştirilen ve savaş zamanlarında geri hizmetlerde çalıştırılan tımarlı asker, yörük
  3. Göçebe olan, yörük
    • "Fakat göç ve yürük hayatı hareme ve kapalılığa gelmez." (Falih Rıfkı Atay)

YETKİ

  1. [isim] Bir görevi, bir işi yasaların verdiği imkânlara göre, belli şartlarla yürütmeyi sağlayan hak, salahiyet, mezuniyet
    • "Büyük Millet Meclisi Başkumandanlık yetkilerini Mustafa Kemal Paşa'ya devretmişti." (Tarık Buğra)
    • "Türkiye Büyük Millet Meclisi soru, Meclis araştırması ... yollarıyla denetleme yetkisini kullanır." (Anayasa)
    • "İdam hükümlerini doğrudan doğruya yerine getirme yetkisini vermiştir." (Falih Rıfkı Atay)

YIRIK

  1. [sıfat] Yırtılmış

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü