Sonunda vuz olan 5 kelime var. VUZ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde vuz olan kelimeler listesine ya da başında vuz olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
GAGAVUZ, KILAVUZ
HAVUZ, KAVUZ, YAVUZ
U V Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
UZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KILAVUZ
-
-
[isim]
Yol gösteren, tarihî ve turistik yerleri gezerken bilgi aktaran kimse, rehber
- "Mum tutan kılavuzların arkasından içeri girdik." (Falih Rıfkı Atay)
-
Herhangi bir alanda ve konuda bilgi veren, yol yöntem gösteren kitap vb
- "Öğrenci kılavuzu."
-
Evlenecek olan erkek veya kadına eş bulan kimse
-
Ruhsal ve zihinsel bakımdan yol gösteren, ışık tutan kimse
- "Kılavuzumuz Atatürk'tür."
-
Kılavuz gemisi
-
Kılavuz kaptan
- "İstanbul Boğazı'ndan kılavuz almadan geçmek yasaktır."
-
Makaradaki filmlerin başında ve sonunda yer alan, filmin alıcı, yıkama aracı, basım aracı, gösterici vb. araçlara takılıp çıkarılmasında kolaylık sağlayan, asıl film için pay bırakan çeşitli renklerde film parçası
-
Somun veya boru içine yiv açmakta kullanılan araç
-
Dar ve uzun bir yerden tel, kablo gibi bükülebilen bir şey geçirilirken bunların ucuna bağlandığı sert nesne
-
[isim]
Yol gösteren, tarihî ve turistik yerleri gezerken bilgi aktaran kimse, rehber
- GAGAVUZ
- ...
- KAVUZ
-
-
[isim]
Buğdaygillerin başağında, başakçıkları veya çiçeği saran kabuk
-
İçi boş, kabuklu yemiş
-
[isim]
Buğdaygillerin başağında, başakçıkları veya çiçeği saran kabuk
- HAVUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Su biriktirme, yüzme, çevreyi güzelleştirme vb. amaçlarla altı ve yanları mermer, beton vb. şeylerden yapılarak içine su doldurulan, genellikle üstü açık yer
- "Asıl binanın iki yanındaki kuru havuzlara ve havuzların hemen yanı başındaki kameriyelere doğru daha seyrek, daha bol çiçekli bitkiler yayılıyor." (Atilla İlhan)
-
Kum, asit vb. konulan çukur yer
- "Kum havuzu."
-
Büyük gemilerin onarılmak için çekildikleri yer
-
Bir amaç güdülerek farklı kaynaklardan gelen paranın ilgililere daha sonra paylaştırılmak üzere toplandığı belirli bir yer
-
[isim]
Su biriktirme, yüzme, çevreyi güzelleştirme vb. amaçlarla altı ve yanları mermer, beton vb. şeylerden yapılarak içine su doldurulan, genellikle üstü açık yer
- YAVUZ
-
-
[sıfat]
Güçlü, çetin
- "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır sözüne uygun olarak açtı ağzını, yumdu gözünü." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
İyi, gürbüz, güzel
- "Çok cevherli öküzmüş, bol yedir de hele bak, ne yavuz mal olur." (Refik Halit Karay)
-
Kötü, fena
-
[sıfat]
Güçlü, çetin