Başında v olan 8 harfli 100 kelime var. V harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde v harfi olan kelimeler listesine ya da sonu v harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında v bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VARAGELE
-
-
[isim]
Bir şeyi, bir yerden bir yere çekerek götürüp getirmeye yarayan halat
-
Belirsizlik
- "Bir varagele içindeyiz. Mekanizmanın ipi ya şu yana ya bu yana ağdıracak ülkeyi." (Adalet Ağaoğlu)
-
[isim]
Bir şeyi, bir yerden bir yere çekerek götürüp getirmeye yarayan halat
- VİŞNELİK
- ...
- VARILMAK
-
-
[-e]
Herhangi bir yere ulaşılmak
- "Oraya üç saatte varılır."
-
[-e]
Herhangi bir yere ulaşılmak
- VECİZLİK
- ...
- VIRLAMAK
-
-
[nsz]
Vırıldamak
-
[nsz]
Vırıldamak
- VESSELAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[ünlem]
"İşte o kadar, son söz şudur" anlamlarında kullanılan bir söz
- "İşsizlik kötü şey vesselam!" (Orhan Veli Kanık)
-
[ünlem]
"İşte o kadar, son söz şudur" anlamlarında kullanılan bir söz
- VUZUHSUZ
-
-
[sıfat]
Açık olmama durumu, belirsiz
-
[sıfat]
Açık olmama durumu, belirsiz
- VURULMAK
-
-
[nsz]
Vurma işine konu olmak
- "Yatak odasının kapısı vuruluyordu." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[-e]
Âşık olmak, gönül kaptırmak, sevdalanmak
- "Kim söylemiş beni / Süheyla'ya vurulmuşum diye." (Orhan Veli Kanık)
-
[nsz]
Vurma işine konu olmak
- VADETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-e]
Bir işi yerine getireceğine söz vermek
- "Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın, / Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[nsz]
Davranışıyla, tutumuyla bir işi yapacağı duygusunu uyandırmak, umut vermek
- "Doktor Hikmet, kendisine pek ciddi bir zevk vadetmiyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[-e]
Bir işi yerine getireceğine söz vermek
- VİCDANEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Vicdan bakımından
- "Yoksa vazife başında bulunmadığım için vicdanen rahatsız ve hükûmet doktoru olarak da belki mesut olacaktım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Vicdan bakımından
- VAKARSIZ
-
-
[sıfat]
Ağırbaşlı olmayan, onursuz
-
[sıfat]
Ağırbaşlı olmayan, onursuz
- VAKIFANE
- ...
- VAZIHLIK
- ...
- VEBALSİZ
- ...
- VİYOLACI
-
-
[isim]
Viyola çalan kimse, viyolonist
-
[isim]
Viyola çalan kimse, viyolonist
- VARİSSİZ
-
-
[sıfat]
Varisi olmayan
- "Varissiz bacaklar."
-
[sıfat]
Varisi olmayan
- VERİLMEK
-
-
[nsz]
Verme işine konu olmak
- "Geç vakit suarenin verileceği büyük konağa gittik." (Falih Rıfkı Atay)
- "Hiç böyle okkalı enayilik ettiğin yoktu. Ne oldu sana? Gene verilmiş sadakan varmış." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Verme işine konu olmak
- VAZGEÇME
-
-
[isim]
Vazgeçmek durumu
-
[isim]
Vazgeçmek durumu
- VURDURMA
-
-
[isim]
Vurdurmak işi
-
[isim]
Vurdurmak işi
- VELESPİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bisiklet
-
[isim]
Bisiklet