Başında v olan 7 harfli 120 kelime var. V harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde v harfi olan kelimeler listesine ya da sonu v harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında v bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VURGULU
-
-
[sıfat]
Vurgu ile söylenen
- "Vurgulu kelime. Vurgulu hece."
-
Üstünde önemle durularak, dikkat çekilerek
- "Vurgulu konuştu."
-
[sıfat]
Vurgu ile söylenen
- VÜCUTLU
-
-
[sıfat]
Vücudu iri ve şişman olan
-
[sıfat]
Vücudu iri ve şişman olan
- VEZİKÜL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İçi su dolu kabarcık
-
[isim]
İçi su dolu kabarcık
- VURULUŞ
-
-
[isim]
Vurulma işi veya biçimi
-
[isim]
Vurulma işi veya biçimi
- VALETTA
- ...
- VELENSE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Yüzü uzun tüylü, kalın ve ağır battaniye
- "Köşedeki divana oturmuş, üstüne kırmızı bir velense örttüğü ayaklarını karşısındaki koltuğa dayamıştı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yüzü uzun tüylü, kalın ve ağır battaniye
- VOLFRAM
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Atom numarası 74, atom ağırlığı 183,85, yoğunluğu 19,3 olan, sert, 3482 °C'de eriyebilen bir element, tungsten (simgesi W)
-
[isim]
Atom numarası 74, atom ağırlığı 183,85, yoğunluğu 19,3 olan, sert, 3482 °C'de eriyebilen bir element, tungsten (simgesi W)
- VEFASIZ
-
-
[sıfat]
Vefası olmayan, sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz
- "Yıllar yârlerden, yârler yıllardan vefasız." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Vefası olmayan, sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz
- VERANDA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Camlı taraça
- "... içeriye doğru veranda şeklinde bir girinti yapıp salonun cumba köşesine dayanır." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Üstü kapalı ve çevresi camlı balkon
-
[isim]
Camlı taraça
- VAHŞİCE
-
-
Vahşi bir biçimde, vahşiyane
-
Vahşi bir biçimde, vahşiyane
- VERGİLİ
-
-
[sıfat]
Vergisi olan, vergi ödenen
- "İşte niyetim o vergili, kırağılı, o tohumu çürüklü topraktan çok denizle uğraşmak." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Verimli
- "Çok vergili bir kalemi vardı." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Hayırsever
- "Osman Efendi vergili adamdır, kaç tane fukarası var." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[sıfat]
Vergisi olan, vergi ödenen
- VERİLME
-
-
[isim]
Verilmek işi
-
[isim]
Verilmek işi
- VESAİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sayılan birkaç şeyin benzerlerinin de bulunduğunu belirtmek için kullanılan bir söz, ve benzerleri
- "Biz yollarda eğer bulabilirsek başımıza gölge verecek kadar hurma dalı, ot vesaire topluyorduk." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Sayılan birkaç şeyin benzerlerinin de bulunduğunu belirtmek için kullanılan bir söz, ve benzerleri
- VAKİTÇE
-
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- "Adının çapkına çıkması, vakitçe ya da paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- VARSAĞI
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Güney Anadolu bölgesinde yaşayan Varsak Türklerinin söyledikleri koşma
-
[isim]
Güney Anadolu bölgesinde yaşayan Varsak Türklerinin söyledikleri koşma
- VELİAHT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir hükümdarın ölümünden veya tahttan çekilmesinden sonra tahta geçmeye aday olan kimse
-
[isim]
Bir hükümdarın ölümünden veya tahttan çekilmesinden sonra tahta geçmeye aday olan kimse
- VEHİMLİ
-
-
[sıfat]
Vehim içinde olan, vehme kapılan
- "Çiler'de yalnız kalmaktan korkanların vehimli hâli vardı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Vehim içinde olan, vehme kapılan
- VARILMA
-
-
[isim]
Varılmak işi
-
[isim]
Varılmak işi
- VADETME
-
-
[isim]
Vadetmek işi veya durumu
-
[isim]
Vadetmek işi veya durumu
- VANUATU
- ...