Başında v olan 5 harfli 98 kelime var. V harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde v harfi olan kelimeler listesine ya da sonu v harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında v bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

VATKA

Kelime Kökeni : Rusça

  1. [isim] Giysilerde, omuzların dik durmasını sağlamak amacıyla içine konulan parça

VİDEO

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Hem görüntü hem de ses kaydedebilen, daha önce kasete kaydedilmiş görüntü ve sesleri ekrana yansıtan aygıt, videoteyp

VAHİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ağır, korkulu, çok tehlikeli
    • "Siz sağlam bir vücutta mutlaka vahim bir illet bulmak hevesine düşmüşsünüz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

VELUR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadife

VİŞNE

Kelime Kökeni : Bulgarca

  1. [isim] Gülgillerden, dalları kırmızımtırak, çiçekleri beyaz renkte, kiraza benzer bir ağaç (Cerasus vulgaris)
  2. Bu ağacın genellikle reçel ve şerbet yapılan, kırmızı renkte ekşimtırak meyvesi, ekşi kiraz

VATOZ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Köpek balıklarından, sırtında büyük dikenleri olan, kuma gömülü olarak yaşayan bir balık (Raja clavata)
    • "Sahilin üç metre gerisinde vatoz ölüleri, iri iri şeytan minareleri..." (Orhan Veli Kanık)

VECİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kısa ve etkili (söz)
    • "Bu bahsi çok veciz ve çok hazin bir ifadeyle anlatan..." (Yahya Kemal Beyatlı)

VERME

  1. [isim] Vermek işi

VÜRUT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Geliş, gelme
    • "Ben onun yatağa bu suretle vüruduna hayret ederken o, gözlüklerini çıkarıp yanındaki masanın üstüne koydu." (Memduh Şevket Esendal)

VADUZ
...
VEÇHE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yön

VİRAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir yolun kıvrıldığı yer, büküntü, dönemeç
    • "Bu dönüm noktası ... meğer bir ölüm virajı imiş!" (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Memur, geç işareti verince gaza bastı ve virajı umduğundan güzel aldı." (Haldun Taner)

VİRAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Virüslerle ilgili

VERİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Toplardamar

VAKİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zaman
    • "Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek'te." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Fakat sandal sahibi olur olmaz zaten yarı keyif, yarı kazanç için vakit öldürdüğü balıkçılık sanatında karar kılmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Sabah, öğle, akşam gibi hani vakit saat aradıkları yok." (Burhan Felek)
  2. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler
    • "Yemek vakti. Şimdi bunun vakti değil."
  3. Çağ
    • "Vaktin bilginleri."
  4. Belirlenmiş olan zaman
    • "Kâhya - vakit gayri Süleyman, haber saldık gelecekler, pamuklar da kıvamına geldi - demişti." (Samim Kocagöz)
  5. Zaman anlatan kelimelere belirtilen durumunda geldiğinde "iken" anlamı veren bir söz
  6. Geçim, para bakımından elverişli durum
    • "Onun bu kadar para vermeye vakti yok."

VAKFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duruş, duraklama

VEREM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Herhangi bir organa ve en çok akciğerlere yerleşen Koh basilinin yol açtığı ateşli ve bulaşıcı bir hastalık, tüberküloz
    • "Annemin, genç yaşta veremden ölen rahmetli amcasını görmedim." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. [sıfat] Bu hastalığa tutulmuş, veremli
    • "Verem bir kadının duyguları."

VAHŞİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yabani
    • "Adada vahşi bir kabile varmış, dikkatli davranalım." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Yırtıcı (hayvan)
  3. Kaba, saygısız, uyum sağlayamayan (kimse)

VAKAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ağırbaşlılık
    • "Hepsi temiz, hepsi yeni giyinmiş askerin vakarı, efendiliği üstlerinden akıyor." (Halide Edip Adıvar)

VARTO
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü