Sonunda uş olan 5 harfli 32 kelime var. UŞ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde uş olan kelimeler listesine ya da başında uş olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
U Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ŞU
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KURUŞ
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Liranın yüzde biri değerinde Türk parası
- "Kırmızı meşin üzerine yaldızlı en iyi cildi beş kuruşa yapardı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Liranın yüzde biri değerinde Türk parası
- YOKUŞ
-
-
[isim]
Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı
- "Arkadaşımla beraber ... kısa bir yokuşu tırmandık." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı
- KONUŞ
-
-
[isim]
Konma işi veya biçimi
-
Bütün imkânlar göz önünde tutularak kara, hava ve deniz birliklerinin yerleştirilmesi biçimi
-
Konum
-
[isim]
Konma işi veya biçimi
- BEŞUŞ
- ...
- SUNUŞ
-
-
[isim]
Sunma işi veya biçimi
-
Büyüklere söylenilen söz, maruzat
-
Ön söz
-
[isim]
Sunma işi veya biçimi
- DOLUŞ
-
-
[isim]
Dolma işi veya biçimi
-
[isim]
Dolma işi veya biçimi
- BOZUŞ
-
-
[isim]
Bozma işi veya biçimi
-
[isim]
Bozma işi veya biçimi
- RÖTUŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fotoğrafçılıkta resimleri basmadan önce cam üzerinde düzeltme işi
- "Artık hepsi her yeni yazacaklarını ana ilkeye göre ayarlıyor, eski yazdıklarını da buna göre rötuş ediyorlardı." (Haldun Taner)
-
Düzeltmek amacıyla yapılan değiştirme
- "Benim kısaltılan makale ile Zühtü'nün rötuştan geçen makalesini birleştirdiler." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Fotoğrafçılıkta resimleri basmadan önce cam üzerinde düzeltme işi
- TUTUŞ
-
-
[isim]
Tutma işi veya biçimi
-
[isim]
Tutma işi veya biçimi
- FUHUŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde bulunulan toplumun kurallarına uymayan bir biçimde bir veya birkaç kişiyle para karşılığında cinsel ilişkide bulunma
-
Taşkınlık, aşırı davranış
-
[isim]
İçinde bulunulan toplumun kurallarına uymayan bir biçimde bir veya birkaç kişiyle para karşılığında cinsel ilişkide bulunma
- DOĞUŞ
-
-
[isim]
Doğma işi veya biçimi
- "Senelerden beri güneşin doğuşunu seyretmedim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Doğma işi veya biçimi
- VURUŞ
-
-
[isim]
Vurma işi veya biçimi
- "Bazen kalbinin hafif ve sık çarpıntıları arasında ansızın tokmak gibi vuruşlar var." (Peyami Safa)
-
Bir ölçüyü oluşturan eşit sürelerden her biri, darp
- "İki vuruşu olan ölçü."
-
Bir kuvvetin etkileme süresi ile şiddetinin çarpımından çıkarılan nicelik
-
[isim]
Vurma işi veya biçimi
- AKKUŞ
-
-
[isim]
Atmaca
-
[isim]
Atmaca
- KOYUŞ
- ...
- ÇAVUŞ
-
-
[isim]
Bir işin veya işçilerin başında bulunan ve onları yöneten sorumlu kimse
-
Osmanlı Devleti teşkilatında çeşitli hizmetler yapan görevli
-
Osmanlı ordusunda üst komutanların buyruklarını ast komutanlara ulaştıran görevli
-
Onbaşıdan sonra gelen ve görevi manga komutanlığı olan erbaş
- "Katanaların birinin üstünde bir topçu çavuşu oturuyor." (Refik Halit Karay)
-
Askerî okullarda sınıf başkanı
- "İki ay içinde üstünlüğünü tanıtarak sınıfının çavuşu olmuştur." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Bir işin veya işçilerin başında bulunan ve onları yöneten sorumlu kimse
- SOLUŞ
-
-
[isim]
Solma işi veya biçimi
-
[isim]
Solma işi veya biçimi
- SOYUŞ
-
-
[isim]
Soyma işi veya biçimi
-
[isim]
Soyma işi veya biçimi
- OLMUŞ
-
-
[sıfat]
Olgunlaşmış, ergin
-
[sıfat]
Olgunlaşmış, ergin
- KOĞUŞ
-
-
[isim]
Kışla, okul, tutukevi, hastane vb. kalabalık yerlerde, içinde birçok kimsenin yattığı veya barındığı büyük oda
- "Koğuşlardan birinin penceresinden hasta bir çocuğun söylediği türkü geliyor." (Peyami Safa)
-
Osmanlı Devleti'nde devşirilen çocuklara acemi ocağında eğitim ve öğretimin verildiği, birbirini izleyen yedi oda
-
[isim]
Kışla, okul, tutukevi, hastane vb. kalabalık yerlerde, içinde birçok kimsenin yattığı veya barındığı büyük oda
- YUTUŞ
- ...