Sonunda ulu olan 6 harfli 21 kelime var. ULU ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ulu olan kelimeler listesine ya da başında ulu olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOĞULU
- ...
- KURULU
-
-
[sıfat]
Kurulmuş olan, yerleşmiş, oturmuş
- "Herkes kendini damlara, kurulu cibinliklerin içine atardı." (Burhan Günel)
-
[sıfat]
Kurulmuş olan, yerleşmiş, oturmuş
- KOKULU
-
-
[sıfat]
Kokusu olan
- "Perilerin kızgınlığını yatıştırmak için ceplerinde birçok kokulu otlar, tohumlar, üzerlikler taşıyordum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Kokusu olan
- PERULU
- ...
- UYKULU
-
-
[sıfat]
Uyku gereksinimi olan
- "Gözleri her zaman uykuludur." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Uyku sersemi olarak
-
[sıfat]
Uyku gereksinimi olan
- KUTULU
-
-
[sıfat]
Kutusu olan
-
[sıfat]
Kutusu olan
- ORDULU
- ...
- TUTULU
-
-
[sıfat]
Tutulmuş
- "Bizim takımda bütün yerler evvelden tutulu idi." (Haldun Taner)
-
Tutu olarak alınmış, ipotekli
-
[sıfat]
Tutulmuş
- SOKULU
-
-
[sıfat]
Sokulmuş olan
- "... tokmağın altındaki kilitte bir sarı pirinç anahtar sokulu idi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Sokulmuş olarak
-
[sıfat]
Sokulmuş olan
- YUMULU
-
-
[sıfat]
Yumuk
-
[sıfat]
Yumuk
- TAPULU
-
-
[sıfat]
Tapusu olan
- "Tapulu tarla."
-
Emri altında, mülkiyetinde
- "Babasının tapulu şoförüymüşüm, peşin para vermiş gibi çıkıştı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Tapusu olan
- UTKULU
-
-
[sıfat]
Muzaffer
-
[sıfat]
Muzaffer
- DOKULU
-
-
[sıfat]
Dokusu olan
-
[sıfat]
Dokusu olan
- KUZULU
-
-
[sıfat]
Kuzusu olan (koyun)
-
Kendisine bitişik olarak aynı cinsten küçük tanesi olan (meyve ve sebze)
-
[sıfat]
Kuzusu olan (koyun)
- BOLULU
- ...
- BUĞULU
-
-
[sıfat]
Üzerinde buğu bulunan, buğulanmış
- "Güneş sanki buğulu bir tülbendin arkasına saklanmış, alev alev." (Atilla İlhan)
-
Yaşlı, nemli
-
Süzgün, dalgın bakışlı olan (göz)
- "Buğulu gözlerinde o eski yakamozlar parladı." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Üzerinde buğu bulunan, buğulanmış
- POŞULU
-
-
[sıfat]
Poşusu olan
- "Kadınların hepsi poşuluydu, yalnız gözleri görünüyordu." (Tarık Dursun K)
-
[sıfat]
Poşusu olan
- EBRULU
-
-
[sıfat]
Üzerine ebru yapılmış (kâğıt, kumaş)
-
[sıfat]
Üzerine ebru yapılmış (kâğıt, kumaş)
- BORULU
-
-
[sıfat]
Borusu olan
-
[sıfat]
Borusu olan
- ARZULU
-
-
[sıfat]
İstekli, hevesli
-
[sıfat]
İstekli, hevesli