Sonunda u olan 4 harfli 88 kelime var. U harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde u harfi olan kelimeler listesine ya da başında u harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KUYU
-
-
[isim]
Su katmanına varıncaya kadar derinliğine kazılan, genellikle silindir biçiminde, çevresine duvar örülen, suyundan yararlanılan çukur
- "Kahveci Salih eğilmiş, az evvel sarkıttığı gazozları kuyudan çıkarıyordu." (Haldun Taner)
- "Yüzden ağır durup arkadan kabinenin kuyusunu kazacaksın!" (Memduh Şevket Esendal)
-
Toprağa kazılan derince çukur
- "Kireç kuyusu."
-
İçinden çıkılamayan durum veya yer
-
Yer altındaki iş yerlerine ulaşmak için açılmış ve kesit boyutları derinliğine oranla sınırlı, düşey veya düşeye yakın bağlantı yolu
-
[isim]
Su katmanına varıncaya kadar derinliğine kazılan, genellikle silindir biçiminde, çevresine duvar örülen, suyundan yararlanılan çukur
- DOĞU
-
-
[isim]
Güneşin doğduğu ana yön, gün doğusu, şark, maşrık, batı karşıtı
-
Bulunulan yere göre güneşin doğduğu yönde kalan bölge
-
Güneşin 21 Mart ve 23 Eylülde doğduğu yön
-
[isim]
Güneşin doğduğu ana yön, gün doğusu, şark, maşrık, batı karşıtı
- AVLU
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir yapının veya yapı grubunun ortasında kalan üstü açık, duvarla çevrili alan, hayat (II)
- "O dar, o şekilsiz avluya bir masa, iki sandalye koydu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Bir yapının veya yapı grubunun ortasında kalan üstü açık, duvarla çevrili alan, hayat (II)
- KORU
-
-
[isim]
Bakımlı küçük orman
- "Arkamda çam korularının parça parça neftîleştirdiği yeşil bir dağ." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bakımlı küçük orman
- BURU
-
-
[isim]
Sancı, buruntu
-
[isim]
Sancı, buruntu
- KAMU
-
-
[isim]
Halk hizmeti gören devlet organlarının tümü
-
Bir ülkedeki halkın bütünü, halk, amme
- "Çevre koruması sorunları İsveç kamusunun bilincine ve hatta bilinçaltına sinmiş." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Hep, bütün
- "Biz kimseye kin tutmayız / Kamu âlem birdir bize." (Yunus Emre)
-
[isim]
Halk hizmeti gören devlet organlarının tümü
- UYGU
- ...
- DUDU
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kadınlara verilen bir unvan, hanım
- "Ayşe dudu."
-
Yaşlı Ermeni kadını
-
Papağan
-
[isim]
Kadınlara verilen bir unvan, hanım
- TOPU
-
-
[zamir]
Hepsi
- "Sarf edilen gayretlerin topu, halkımıza turizmin önemini, yararlarını belletmeye yönelmiş görünüyor." (Necati Cumalı)
-
[zamir]
Hepsi
- AKSU
-
-
[isim]
Katarakt
-
[isim]
Katarakt
- OLDU
-
-
[edat]
Evet
-
[ünlem]
Başüstüne
-
[edat]
Evet
- SOKU
-
-
[isim]
Taş dibek
- "Evlerinin önü bulgur sokusu / Yel estikçe gelir yarin kokusu." (Halk türküsü)
-
Dibekte, havanda tahıl dövmeye yarayan tokmak
-
[isim]
Taş dibek
- SUNU
-
-
[isim]
Sunulan şey
- "İlk Çağın insanları sunu niyetine öd ağacı gibi, günlük gibi güzel koku saçan bitkiler yakarlardı." (Azra Erhat)
-
Ön söz, takdim
-
Piyasaya mal çıkartma, arz
-
[isim]
Sunulan şey
- UNCU
-
-
[isim]
Un satan kimse
-
[isim]
Un satan kimse
- USLU
-
-
[sıfat]
Toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli, müeddep, yaramaz karşıtı
- "Uslu ve çekingen huyum ne kendimi ne de nafakamı herhangi bir sert hareketle savunmaya asla müsait değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Sizin gitmeyeceğinizi bildiği için uslu oturacaktır." (Aka Gündüz)
-
[zarf]
Uysal bir biçimde
-
Akıllı, zeki
- "Gören bizi sanır deli / Usludan yeğdir delimiz." (Anonim şiir)
-
[sıfat]
Toplumu, çevresini rahatsız etmeyen, edepli, müeddep, yaramaz karşıtı
- DOLU
-
-
[isim]
Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
- "Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
- PERU
- ...
- KUĞU
-
-
[isim]
Perde ayaklılardan, yaban ve evcil türleri bulunan, çok uzun ve kıvrık boyunlu, geniş gagalı, geniş kanatlı bir su kuşu (Cygnus olor)
-
[isim]
Perde ayaklılardan, yaban ve evcil türleri bulunan, çok uzun ve kıvrık boyunlu, geniş gagalı, geniş kanatlı bir su kuşu (Cygnus olor)
- ORDU
-
-
[isim]
Bir devletin silahlı kuvvetlerinin tümü
- "Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi / Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bu topluluğun başlıca bölümlerinden her biri
- "Dördüncü Ordu Karargâhına gidiş, artık bir mabede çıkılıyor gibi baş döndürür." (Falih Rıfkı Atay)
-
Amaç, nitelik vb. yönlerden benzeyen insanların bütünü
-
Çok sayıda insan, kalabalık
-
[isim]
Bir devletin silahlı kuvvetlerinin tümü
- GURU
-
-
[isim]
Brahmacı eğitimde, yüksek kasttan gençleri ve öğrencileri yetiştiren, manevi gücünün en yüksek noktada olduğuna inanılan kimse
-
Herhangi bir sanat dalında veya işte en üst derecede değerlendirilen usta, pir
-
[isim]
Brahmacı eğitimde, yüksek kasttan gençleri ve öğrencileri yetiştiren, manevi gücünün en yüksek noktada olduğuna inanılan kimse