Başında olan 6 harfli 24 kelime var. Tı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde tı olan kelimeler listesine ya da sonu tı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında tı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TIRTIR

  1. [isim] Zar kanatlılardan, uzun gövdeli, uzun duyargalı, kurtçuk evresini tarım bitkilerine zarar veren böcekler üzerinde geçiren bir böcek türü (Ichneumon)

TIRKAZ

  1. [isim] Kapı mandalı, sürgü

TIRTIL

  1. [isim] Yumurtadan çıkan kelebek kurtçuklarının ilk durumu

TILSIM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Doğaüstü işler yapabileceğine inanılan güç
    • "Hele bu Cumhuriyet sözünü ne seviyor, nasıl sihirli bir deyim, her şeyi bir anda değiştiriverecek bir tılsımmış gibi tekrarlıyor." (Atilla İlhan)
  2. Büyülü olduğuna inanılan muska vb. şey
  3. Çare, önlem, kuvvet
    • "Bu insanlar, hastalık ve acı, görünmez bir canavar gibi yerlerinden kaptı mı çantaya tılsım gibi bakarlar." (Reşat Nuri Güntekin)

TIKALI

  1. [sıfat] Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış

TIKAMA

  1. [isim] Tıkamak işi
    • "Saçını çekip burnuna pamuk tıkamaya uğraşıyorlardı." (Haldun Taner)

TIRTIK

  1. [isim] Çentik

TIBBEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Tıpla ilgili olarak, tıbba göre

TIYNET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yaradılış, huy, maya

TIĞLIK

  1. [isim] İçine tığ konulan kutu veya kap

TIGALA

  1. [isim] Hekimlikte kullanılan, sütleğengillerden bir bitkinin verdiği zamk ve öz su

TIRSIK
...
TIKNAZ

  1. [sıfat] Şişmanca, toplu, kısa ve kalın yapılı, tıkız
    • "O yuvarlak ve dazlak kafalı, tıknaz bir adamdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

TIKMAK

  1. [-i] İterek, zorla, aceleyle sokmak
    • "Her birinin ağzına avucundaki et parçasını tıktı." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Sokmak
    • "Hesap kitap, müfettiş derken Aslan'ı kafese tıkmışlar." (Memduh Şevket Esendal)

TIRSMA

  1. [isim] Ürkme, korkma, çekinme

TINMAK

  1. [nsz] Önemsemek, önem vermek, takmak
    • "Adam hiç tınmadı, cıgarasından derin bir soluk aldı." (Atilla İlhan)
  2. Ses çıkarmak
    • "Onun tınmadığını görünce elini boru yapıp bağırdı." (Haldun Taner)

TIRNAK

  1. [isim] İnsanda ve birçok omurgalı hayvanda parmak uçlarının dış bölümünü örten boynuzsu tabaka
    • "Zarfın ucunu tırnağımla yırttım." (Aka Gündüz)
    • "İş karıştırmak için de ilkin belediyeye tırnak takarlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Kanca gibi araçların kıvrık yeri
  3. Gemi demirinin ucundaki yassı parça
  4. Ciltçilikte tek yaprakları büküp cildi birleştirebilmek için bir yanında bırakılan şerit durumundaki kenar
  5. Heykel dökümünde, kalıp parçalarının birleştirilmesinde kolaylık sağlamak amacı ile yapılan dişlerin her biri
  6. Kanun çalmakta kullanılan mızrap
  7. Tenekecilerin delik açmak için kullandığı alet, keski
  8. Tırnak işareti

TINTIN

  1. [sıfat] Boş, bomboş
  2. Bilgisiz, cahil

TINGIR

  1. [isim] Metal bir nesne sert bir yüzeye düştüğü zaman çıkan ses
  2. [sıfat] Parasız, züğürt
  3. [sıfat] Boş
  4. Para
    • "Tıngırın varsa uçlan dedi." (Sait Faik Abasıyanık)

TIRMIK

  1. [isim] Tırnak beresi
    • "Yüzünde tırmıklar vardı." (Peyami Safa)
  2. Kabartılmış toprağın taşını, çöpünü ayıklamak için kullanılan seyrek dişli, tarak biçiminde araç

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü