Başında tü olan 5 harfli 32 kelime var. Tü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde tü olan kelimeler listesine ya da sonu tü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında tü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TÜREV
-
-
[isim]
Türemiş veya üretilmiş şey
-
Yapım ekiyle kurulmuş kelime, müştak: Sev-gi, sev-in-mek, göz-lük gibi
-
Bir madde üzerinde yapılan kimyasal işlemler sonucu elde edilen bir başka madde
-
Değişken artması sıfıra giderken, fonksiyonun artmasının değişken artmasına oranının limiti
-
[isim]
Türemiş veya üretilmiş şey
- TÜYLÜ
-
-
[sıfat]
Tüyü olan
- "İki dakika içinde etrafıma, ayağımın altındaki tüylü halıya baktım." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Uzun tüyleri olan kilim
-
[sıfat]
Tüyü olan
- TÜRAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toprak, toz
-
[isim]
Toprak, toz
- TÜNEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir yandan öbür yana geçebilmek için yer altında, genellikle dağların içinde açılan yol
- "Dağların içinde bir tren gidiyor. Bak! Tam tünele girmek üzere." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çevresi kapalı yol
- "Polisler, fotoğrafçılar çıkış tüneline doğru birikirler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir yandan öbür yana geçebilmek için yer altında, genellikle dağların içinde açılan yol
- TÜMCE
-
-
[isim]
Cümle
-
[isim]
Cümle
- TÜNEK
-
-
[isim]
Kuşların, evcil kanatlıların üzerinde tünedikleri dal veya sırık
- "Gümüş kafeslerde cennet kuşları ve abanoz tüneklerde papağanlar." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Kuşların, evcil kanatlıların üzerinde tünedikleri dal veya sırık
- TÜRKÜ
-
-
[isim]
Hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş manzume
- "Kulak ver ki havasında bahçemizin / Gök maviliğinden, dal yeşilliğinden / Bir türkü söylenmede kendiliğinden." (Cahit Sıtkı Tarancı)
- "Dikişine başlarken güzel bir türkü tutturmuştu." (Reşat Enis)
- "İçeride bir yandan türkü söylüyor, bir yandan da iş yapıyordum." (Peyami Safa)
- "Azizim, biz kimsenin arabasında kimsenin türküsünü çağırmayız, kendi havamızı mırıldanırız." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş manzume
- TÜTME
-
-
[isim]
Tütmek işi
-
[isim]
Tütmek işi
- TÜZEL
-
-
[sıfat]
Hukukla ilgili, hukuki, hukuksal
-
Hükümle ilgili, hükmi
-
[sıfat]
Hukukla ilgili, hukuki, hukuksal
- TÜMÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ur
-
[isim]
Ur
- TÜTSÜ
-
-
[isim]
Dinî törenlerde çevrenin güzel kokmasını sağlamak, büyü veya ilaç yapmak amacıyla yakılan kokulu madde
- "Arziya Hanım da perilerle mutat olan konsültasyonu yaptıktan sonra bana bir tütsü verdi. Nazar değmiş olduğunu ve fazla çalıştırmamalarını tavsiye etti." (Haldun Taner)
-
İçki
-
[isim]
Dinî törenlerde çevrenin güzel kokmasını sağlamak, büyü veya ilaç yapmak amacıyla yakılan kokulu madde
- TÜYME
-
-
[isim]
Tüymek işi veya durumu
-
[isim]
Tüymek işi veya durumu
- TÜPLÜ
-
-
[sıfat]
Tüpü olan
-
Tüp içinde yetiştirilen
- "Tüplü fidan."
-
[sıfat]
Tüpü olan
- TÜMÜR
-
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
-
[isim]
Bağırsakların iç yüzeylerinde bulunan pürtüklerin adı
- TÜVAN
- ...
- TÜRKİ
- ...
- TÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Çok çeşitli özellikleri olan, çeşit çeşit, muhtelif
-
[isim]
Çeşitli sebzelerle pişirilen yemek
-
[sıfat]
Çok çeşitli özellikleri olan, çeşit çeşit, muhtelif
- TÜMEY
- ...
- TÜTÜN
-
-
[isim]
Patlıcangillerden, birleşiminde nikotin bulunan, otsu bir bitki (Nicotiana tabacum)
- "Ben rahmetlinin tütününü tüttürmek için o rahatlığı da teptim." (Abbas Sayar )
-
Bu bitkinin kurutulup kıyılarak sigara biçiminde veya pipoyla içilen yaprağı
- "Elinin tersiyle yeleğine düşen tütün küllerini silkti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Duman
- "Tütün kokuyorsun diye beni iter." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Patlıcangillerden, birleşiminde nikotin bulunan, otsu bir bitki (Nicotiana tabacum)
- TÜMEL
-
-
[sıfat]
Belli bir sınıfa bağlı bireylerin hepsini içine alan, külli
-
Bütün kapsamıyla alınmış olan (önerme), külli, tikel karşıtı
-
[sıfat]
Belli bir sınıfa bağlı bireylerin hepsini içine alan, külli