Başında te olan 7 harfli 165 kelime var. Te ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde te olan kelimeler listesine ya da sonu te ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında te bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ET, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TELKARİ
- ...
- TEESSÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzülme, üzüntü
- "Bunun üzerine Naim Efendi ikide bir teessürden boğulan bir sesle söylemeye başladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Artık gözümün önünde ölse teessür göstermek istemiyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Duygulanım
-
[isim]
Üzülme, üzüntü
- TEDRİCİ
- ...
- TEFENNİ
- ...
- TECEZZİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Parçalara ayrılma, ayrılma, bölünme
-
[isim]
Parçalara ayrılma, ayrılma, bölünme
- TEKERLİ
-
-
[sıfat]
Tekeri olan, tekerlekli
-
[sıfat]
Tekeri olan, tekerlekli
- TEKAMÜL
- ...
- TEEDDÜP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Utanma, sıkılma
-
[isim]
Utanma, sıkılma
- TEKABÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karşılık olma, karşılama
-
Karşı olum
-
[isim]
Karşılık olma, karşılama
- TENTENE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dantel
- "Vitrinlerde tenteneleri, işlemeleri, esvapları seyretti." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Dantel
- TENAFÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ses uyumsuzluğu
-
[isim]
Ses uyumsuzluğu
- TEPİNME
-
-
[isim]
Tepinmek işi
- "O daha Karagöz'ün hatırlanışı ile gülümserken salonda da ıslık, tepinme başladı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Tepinmek işi
- TESELLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Avunma, avuntu, avunç
- "Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile / Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Uyanınca işin hakikat olmadığını anlayıp teselli buldu." (Haldun Taner)
- "Ne de olsa kadın kısmı teselli etmesini daha iyi bilirdi." (Haldun Taner)
- "Zehra Hanım, Tevfik'in ebesiydi ve onu çok severdi, arkasını sıvadı, teselli verdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Piyangoda büyük ikramiyeyi kaybeden en yakın numaralara yapılan ödeme
- "Teselli ikramiyesi."
-
[isim]
Avunma, avuntu, avunç
- TEFARİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genellikle kırmızı, beyaz ve mor kumaştan dikilen, gömlek ve şalvardan oluşan, kol ağızları, paça kenarları ile şalvarın yanları işlenmiş kadın giysisi
-
60-100 cm yüksekliğinde, büyük yapraklı ve beyaz çiçekli bir bitki (Pogostemon patchouly)
-
[isim]
Genellikle kırmızı, beyaz ve mor kumaştan dikilen, gömlek ve şalvardan oluşan, kol ağızları, paça kenarları ile şalvarın yanları işlenmiş kadın giysisi
- TECZİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cezalandırma
-
[isim]
Cezalandırma
- TESANÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Omuzdaşlık
-
Dayanışma
-
[isim]
Omuzdaşlık
- TEFAVÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayırıcı özellik, farklılık
-
[isim]
Ayırıcı özellik, farklılık
- TELAŞLI
-
-
[sıfat]
Telaş eden, telaşa düşen
- "O akşam yine aynı telaşlı ses beni merdiven başında durdurdu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Aceleci
-
[sıfat]
Telaş eden, telaşa düşen
- TEMELLİ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir nitelikte temeli olan
- "Sağlam temelli bir yapı."
-
Geçici olmayan, sürekli, kalıcı, devamlı, daimî
- "Sermet Muhtar, Akşam gazetesinin temelli imzalarından biri oldu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[zarf]
(te'melli) Sürekli olarak
-
[zarf]
Büsbütün, tamamen
-
[sıfat]
Herhangi bir nitelikte temeli olan
- TENAKUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki
-
[isim]
Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki