Başında taş olan 7 harfli 19 kelime var. Taş ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde taş olan kelimeler listesine ya da sonu taş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında taş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ŞAT, TAŞ
2 Harfli Kelimeler
AŞ, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TAŞRALI
-
-
Taşra halkından olan (kimse), dışarlıklı
- "Sonra o taşralı müteahhidin ona talip olmasıyla..." (Haldun Taner)
- "Şehirli görünmek gururu kasaba kızının İstanbul'dan aldığı ilk kötü huy oldu; birkaç hafta geçince babasıyla anasının yeni hayata kendisi gibi uyamayacaklarını, taşralı kalacaklarını anlayınca hırçınlaştı." (Refik Halit Karay)
-
Taşra halkından olan (kimse), dışarlıklı
- TAŞITMA
-
-
[isim]
Taşıtmak işi
-
[isim]
Taşıtmak işi
- TAŞERON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Büyük bir işin bir bölümünü yaptırmayı, asıl müteahhitten kendi üzerine alan ikinci müteahhit
-
[isim]
Büyük bir işin bir bölümünü yaptırmayı, asıl müteahhitten kendi üzerine alan ikinci müteahhit
- TAŞEMEN
-
-
[isim]
Taşemengillerden, suda yaşayan, çok ilkel yapılı omurgalı hayvan (Petromyzon)
-
[isim]
Taşemengillerden, suda yaşayan, çok ilkel yapılı omurgalı hayvan (Petromyzon)
- TAŞITÇI
-
-
[isim]
Taşıt kullanan kimse, sürücü
-
Taşıt yapan, satan veya onaran kimse
-
[isim]
Taşıt kullanan kimse, sürücü
- TAŞILLI
-
-
[sıfat]
İçinde taşıl bulunan, fosilli
-
[sıfat]
İçinde taşıl bulunan, fosilli
- TAŞIRMA
-
-
[isim]
Taşırmak işi
-
[isim]
Taşırmak işi
- TAŞIMSI
-
-
[sıfat]
Taşsı
-
[sıfat]
Taşsı
- TAŞINIŞ
-
-
[isim]
Taşınma işi veya biçimi
-
[isim]
Taşınma işi veya biçimi
- TAŞINIR
-
-
Taşınabilen (eşya)
-
[isim]
Para, çek, senet, tahvil vb. değerli kâğıt, taşınabilir, menkul
-
Taşınabilen (eşya)
- TAŞITIŞ
- ...
- TAŞINTI
-
-
[isim]
Sel suları ile taşınmış taş, toprak
-
[isim]
Sel suları ile taşınmış taş, toprak
- TAŞIMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
- "Hastayı ekseriya yakın kasabaya kadar sırtta taşırlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Üstünde bulundurmak
- "Boynunda asılmış gümüş bir köstek taşırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bir nesnenin ağırlığını yüklenmek
- "Değirmenin üstünde ise değirmen koluyla birleşen çarkı taşıyan bir çanak bulunur." (Salâh Birsel)
-
Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak
-
[nsz]
Giymek
- "Devlet üniforması taşıyordu." (Haldun Taner)
-
Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak
-
Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek
-
[nsz]
Duymak, hissetmek
- "İçlerinde her şeye karşılık bir suçluluk duygusu taşırlar." (Tarık Dursun K)
-
[-i]
Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
- TAŞLAMA
-
-
[isim]
Taşlamak işi
-
Sert madenleri aşındırıcı bir taşla parlatma ve yerine uymasını sağlama
-
Alaylı halk şiiri
-
Kapalı bir biçimde, dolaylı olarak söz söyleme, tariz
-
Hakaret
- "Paris'teki kahvelerden birine gidecek olan bir Türk orada alaylı taşlamalar, kaba davranışlarla karşılanır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Taşlamak işi
- TAŞAKLI
-
-
[sıfat]
Taşağı olan
-
Sözünü geçirir, tuttuğunu koparır, yiğit
-
[sıfat]
Taşağı olan
- TAŞINIM
- ...
- TAŞKENT
- ...
- TAŞIYIŞ
-
-
[isim]
Taşıma işi veya biçimi
-
[isim]
Taşıma işi veya biçimi
- TAŞINMA
-
-
[isim]
Taşınmak işi
-
[isim]
Taşınmak işi