Başında t olan 7 harfli 565 kelime var. T harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde t harfi olan kelimeler listesine ya da sonu t harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında t bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TARAFÇI
- ...
- TÜKÜRÜK
-
-
[isim]
Tükürük bezlerinin ağza akan salgısı
-
[isim]
Tükürük bezlerinin ağza akan salgısı
- TÜRKLÜK
- ...
- TUTKULU
-
-
[sıfat]
Tutkusu olan, ihtiraslı
-
[sıfat]
Tutkusu olan, ihtiraslı
- TAKLİDİ
- ...
- TANINIŞ
-
-
[isim]
Tanınma işi veya biçimi
-
[isim]
Tanınma işi veya biçimi
- TAŞIMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
- "Hastayı ekseriya yakın kasabaya kadar sırtta taşırlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Üstünde bulundurmak
- "Boynunda asılmış gümüş bir köstek taşırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bir nesnenin ağırlığını yüklenmek
- "Değirmenin üstünde ise değirmen koluyla birleşen çarkı taşıyan bir çanak bulunur." (Salâh Birsel)
-
Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak
-
[nsz]
Giymek
- "Devlet üniforması taşıyordu." (Haldun Taner)
-
Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak
-
Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek
-
[nsz]
Duymak, hissetmek
- "İçlerinde her şeye karşılık bir suçluluk duygusu taşırlar." (Tarık Dursun K)
-
[-i]
Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
- TIPIRTI
-
-
[isim]
Tıpırdayan şeyin çıkardığı ses, tıpırdama sesi
- "Ürkek ayak tıpırtıları kesilip hepsi de çıktıktan sonra Küçük Ağa belli belirsiz 'of' çekerek doğruldu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Tıpırdayan şeyin çıkardığı ses, tıpırdama sesi
- TRİTYUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom ağırlığı 3 olan radyoaktif hidrojen izotopu
-
[isim]
Atom ağırlığı 3 olan radyoaktif hidrojen izotopu
- TUŞLAMA
-
-
[isim]
Tuşlamak işi veya durumu
-
[isim]
Tuşlamak işi veya durumu
- TAHİNLİ
-
-
[sıfat]
İçinde tahin bulunan
-
[sıfat]
İçinde tahin bulunan
- TERSİNE
-
-
[zarf]
Beklenilenin, umulanın aksine, karşıt olarak, bilakis, aksine
- "Tersine ... Hasan araya girer de olmaz diye korkuyorum." (Halide Edip Adıvar)
- "Ya hesapları tersine dönüverirse, o vakit başımıza gelecek belada ortağız kardeşim!." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Beklenilenin, umulanın aksine, karşıt olarak, bilakis, aksine
- TRİLEÇE
- ...
- TÜRKMEN
- ...
- TAZEKAN
- ...
- TÜTÜNCÜ
-
-
[isim]
Tütün yetiştiren veya satan kimse
- "Bir tütüncüye girip bir yaprak sigarası daha aldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Tütün yetiştiren veya satan kimse
- TAŞINIM
- ...
- TECANÜS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir bütünü oluşturan ögeler arasında uyum bulunması durumu
-
[isim]
Bir bütünü oluşturan ögeler arasında uyum bulunması durumu
- TESANÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Omuzdaşlık
-
Dayanışma
-
[isim]
Omuzdaşlık
- TEVDİAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Banka vb. yerlere para, senet yatırma
-
[isim]
Banka vb. yerlere para, senet yatırma