Başında t olan 5 harfli 385 kelime var. T harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde t harfi olan kelimeler listesine ya da sonu t harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında t bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TEVEK

  1. [isim] Asma, kavun, karpuz vb. bitkilerin sürgünü veya dalı
  2. Üzüm kütüğü, çotuk

TONOZ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Tuğla ve harçla örülmüş, alttan obruk, yarım silindir biçiminde tavan örtüsü
  2. Bir kemerin aralıksız devam etmesiyle oluşan örtü biçimi

TARAZ

  1. [isim] İpek gibi düz ve parlak bir kumaşın üzerinde bulunan tel tel iplik

TÖREL

  1. [sıfat] Töreye uygun olan
    • "Eski Boğaziçi'nde törel bir yaşama belirmiş, sürmüş, artık sona ermiş." (Selim İleri)
  2. Töre ile ilgili

TUĞLA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Balçığın kalıplara dökülüp güneşte kurutulduktan sonra özel ocaklarda pişirilmesiyle yapılan ve duvar örmekte kullanılan yapı malzemesi
    • "Tuğla büyüklüğünde bir delikten aydınlık giriyordu içeri." (Çetin Altan)

TUZLA

  1. [isim] Kıyılarda, tava denilen havuzlara deniz veya göl suyu akıtıldıktan sonra kurutularak tuz çıkarılan yer, memleha
  2. Davarlara kırda tuz verilen düz, taşlık ve kayalık yerler
  3. Tuzlak

TEVDİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Verme, bırakma

TESİS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yapma, kurma, temelini atma
    • "Ayşe derhâl dostluk tesis eden bir İstanbul kızıydı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kuruluş

TONER

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bilgisayar yazıcısı veya fotokopi makinesinde kullanılan toz durumundaki mürekkep

TOYGA

  1. [isim] Toyga çorbası

TERME

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir tür yaban turpu

TEŞNE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Susamış
    • "Güngörmüş varlıklı bir ailenin kültüre teşne zeki bir kızıdır." (Haldun Taner)
    • "Şiirde şan ve şerefe teşne olan şairlerimizden biri ismini Nedim'in kasidesinde görseydi başı dönerdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Çok istekli
    • "Ne kadar da teşne imiş askerliğe..." (Haldun Taner)

TETİR

  1. [isim] Cevizin yeşil kabuğu ve yaprağı
  2. Yeşil ceviz kabuğu, nar vb. bitkilerin bıraktığı kalıcı boya lekesi

TRÖST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Aynı alanda iş yapan çeşitli ortaklıkların hisse senetlerinin, bir denetim teşkilatına teslim edilmesi ve yönetimin bir teşkilatı yöneten gruba aktarılmasıyla oluşan, tekelci sermayedarlığa dayanan ortaklıklar birliği

TAŞMA

  1. [isim] Taşmak işi
  2. Akarsu yatağından çıkarak çevresini kaplama

TALAS
...
TELEF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yok etme, öldürme
  2. Boş yere harcama, yıpratma

TABAN

  1. [isim] Ayağın alt yüzü, aya
    • "Her akşam gazete başına kırk para kazanmak için şehrin dört bir köşesinden buraya kadar taban tepmek..." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Boyları bosları bile taban tabana zıttı." (Haldun Taner)
    • "Haydi bakalım, tabana kuvvet!"
    • "Sanki yerden taş aldığımı, hayır eğildiğimi görmüş gibi tabana kuvvet kaçıyor." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Üstü kapalı bir yerin gezinilen, ayakla basılan yüzü, tavan karşıtı
    • "En iyisi, çantayı da tabancayı da atıp tabanları yağlamaktı." (Tarık Buğra)
  3. Ayakkabının alt bölümü
  4. Kaide
  5. Bir şeyin en alt bölümü
  6. Değerlendirmede en alt derece
  7. Bir toplumu, bir kuruluşu oluşturan, yönetime katılmadan etkili olan kitle
    • "Partinin tabanının istekleri doğrultusunda..."
  8. Temel, temel ilke, baz
  9. Bir ırmağın en derin olan orta yeri
  10. Dikey duran direk, çubuk, seren vb.nin alt bölümü
  11. Bir cismin veya bir biçimin yüksekliğini ölçmek için aşağıdan yukarıya doğru başlama noktası olarak alınan yüzey veya çizgi, kaide
    • "Piramidin tabanı. Üçgenin tabanı."
  12. Tarlanın düz ve verimli kesimi
  13. Kılıç vb. yapımında kullanılan iyi cins demir

TABLO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bez, tahta, kâğıt vb. maddeler üzerine yapılmış yağlı boya, sulu boya, pastel veya kara kalem resim
    • "Bu tablolardan biri gölge oyunu hâlinde karikatürize edilmişti." (Haldun Taner)
    • "Hırsından bazılarına tablomu bedava verdim, alın, götürün, diye bağırdım." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Birbiriyle olan ilgilerine göre düzenlenerek yazılmış şeylerin hepsi
    • "Çarpım tablosu. Kronoloji tablosu."
  3. Yaşanan, var olan olay ve olguların hepsinin genel görünüşü, manzara
    • "Talebelik günlerimizden bazı tabloları çizmeye çalışacağım." (Halit Fahri Ozansoy)
  4. Bir perdenin dekor değişikliğiyle belirlenen alt bölümü

TOZLU

  1. [sıfat] Toza bulanmış veya tozu olan
    • "Çöl gibi tozlu yol bitmiyordu." (Ömer Seyfettin)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü