Başında t olan 4 harfli 81 kelime var. T harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde t harfi olan kelimeler listesine ya da sonu t harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında t bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TARH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çıkarma
-
Vergi koyma
-
Bahçelerde çiçek dikmeye ayrılmış yer
- "Çiçek tarhları üzerinde küçük sinek kümeleri görünüyor, birden kayboluyorlardı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Çıkarma
- TAYF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görüntü, hayalet, ruh
- "Orada ezelî efsanelerini yaşayan binlerce tayf vardı." (Ömer Seyfettin)
-
Birleşik bir ışık demetinin bir biçmeden geçtikten sonra ayrıldığı basit renklerden oluşmuş görüntü
- "Güneşin tayfı, biçmenin köşesinden tabanına doğru sıra ile şu renkleri gösterir: Kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert, mor."
-
[isim]
Görüntü, hayalet, ruh
- TAUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Veba
-
[isim]
Veba
- TOKA
-
-
[isim]
Kemer, kayış, ayakkabı vb.nin iki ucunu birbirine bağlamaya, bunları istenilen genişlikte tutmaya yarayan, türlü biçimlerde tutturmalık
-
Kadınların saçlarını tutturmaya yarayan, bazen de süs olarak kullanılan araç
- "Bir de sahte taşlı bir toka takmış saçlarına." (Çetin Altan)
-
[isim]
Kemer, kayış, ayakkabı vb.nin iki ucunu birbirine bağlamaya, bunları istenilen genişlikte tutmaya yarayan, türlü biçimlerde tutturmalık
- TINI
-
-
[isim]
Türlü müzik araçlarının verdiği sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği
-
Bir cismin titreşiminden çıkan sesi, başka nitelikteki bir cismin aynı yükseklikte çıkan sesinden ayırt ettiren özellik, tınnet
- "Sesinin eşsiz esnekliği ve tınısı ile etkili bir Türkçe konuşma ustasıdır." (Haldun Taner)
-
Söyleniş biçimi, vurgusu
- "Bu cümlenin tınısında ufak bir böbür sezer gibi oldum." (Haldun Taner)
-
[isim]
Türlü müzik araçlarının verdiği sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği
- TEKE
-
-
[isim]
Erkek keçi
- "Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Bir karides türü
-
Tüylü devenin erkeği ile tek hörgüçlü dişi devenin geriye melezlenmesinden elde edilen bir deve türü
-
[isim]
Erkek keçi
- TANI
-
-
[isim]
Hastalığın ne olduğunu araştırıp ortaya koyma, tanılama, teşhis
-
[isim]
Hastalığın ne olduğunu araştırıp ortaya koyma, tanılama, teşhis
- TİRE
-
-
[isim]
Dikişte kullanılan pamuk ipliği
- "Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu." (Mahmut Yesari)
-
[sıfat]
Pamuk ipliğinden yapılmış
-
[isim]
Dikişte kullanılan pamuk ipliği
- TİKE
-
-
[isim]
Et, ekmek, peynir vb.nde parça, lokma, dilim
-
[isim]
Et, ekmek, peynir vb.nde parça, lokma, dilim
- TİTR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ad, unvan, etiket
-
[isim]
Ad, unvan, etiket
- TRÜK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sinema veya tiyatroda teknik ustalıkla yapılan gösteri
- "Eleştirmenlerce sırf orijinalite trüğü olarak değerlendiriliyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Sinema veya tiyatroda teknik ustalıkla yapılan gösteri
- TAPİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pokerde kâğıtlar dağıtılmadan önce oyunculardan birinin fiş veya parasını ortaya sürdükten sonra önünde fişi veya parası kalmadığını belirtmek için söylediği söz
-
[isim]
Pokerde kâğıtlar dağıtılmadan önce oyunculardan birinin fiş veya parasını ortaya sürdükten sonra önünde fişi veya parası kalmadığını belirtmek için söylediği söz
- TREN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Demir yolunda yolcu ve yük taşımakta kullanılan, bir veya birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi, katar, şimendifer
- "O gece Eskişehir'den son kalkan trenle Ankara'ya dönüyordu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Demir yolunda yolcu ve yük taşımakta kullanılan, bir veya birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi, katar, şimendifer
- TOTO
-
-
[isim]
Kıç, popo
-
[isim]
Kıç, popo
- TUBA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan nefesli çalgı
-
[isim]
Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan nefesli çalgı
- TABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bağımlı
- "Sanki bütün kamara, bütün halk, onlara tabi, onlara mahkûmdu." (Peyami Safa)
- "Kooperatifler, devletin her türlü kontrol ve denetimine tabi olup siyasetle uğraşmaz..." (Anayasa)
-
[sıfat]
Bağımlı
- TAKI
-
-
[isim]
Çoğunlukla evlenen veya nişanlanan birine armağan olarak verilen küpe, bilezik, yüzük, zincir gibi şeylerin tümü
-
Kadınların ziynet eşyası
-
Adın başka bir kelime ile ilgi kurmak üzere aldığı durum eki
- "Türkçede -i, -e, -de, -den, -in ekleri birer takıdır."
-
Cümleler ile kelimeler arasında ilişki kurmaya yarayan kelimeler
- "Türkçede ile, göre birer takıdır."
-
[isim]
Çoğunlukla evlenen veya nişanlanan birine armağan olarak verilen küpe, bilezik, yüzük, zincir gibi şeylerin tümü
- TANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Herhangi bir sayıda olan, adet
-
Bazı bitkilerin tohumu
- "Bu küllerin içinde, kavrulmuş buğday taneleri ... görüyorum." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekirdekli küçük meyve
- "Üzüm tanesi. Nar tanesi."
-
[isim]
Herhangi bir sayıda olan, adet
- TASA
-
-
[isim]
Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam
- "Gazeteleriniz sürüm tasasına kapıldılar mı hemen İstanbul'un nabzını tutarlar." (Falih Rıfkı Atay)
- "Sonra, dedim, bunun tasası sana mı düştü?" (Memduh Şevket Esendal)
-
Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu
-
[isim]
Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam
- TEİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde
-
[isim]
Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde