Başında sı olan 7 harfli 70 kelime var. Sı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sı olan kelimeler listesine ya da sonu sı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
IS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SIKINMA
-
-
[isim]
Sıkınmak işi
-
[isim]
Sıkınmak işi
- SIKILMA
-
-
[isim]
Sıkılma işi
-
Utanma ve çekinme duygusu, hicap
-
[isim]
Sıkılma işi
- SIRASIZ
-
-
[sıfat]
Sırada olmayan, sırası olmayan, düzensiz
-
Yere, zamana, konuya, yönteme uygun olmayan
- "O hep sırasız arzularla, varlıklar içinde, yoksulluklar çekerdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Sırada olmayan, sırası olmayan, düzensiz
- SIVINMA
-
-
[isim]
Sıvınmak işi
-
[isim]
Sıvınmak işi
- SIYANET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Koruma
-
[isim]
Koruma
- SIHHİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sağlık işlerinin tümü
-
[isim]
Sağlık işlerinin tümü
- SIVIŞMA
-
-
[isim]
Sıvışmak işi
- "Ben duvar kenarından sessizce sıvışmaya kalkıştım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Sıvışmak işi
- SIVANMA
-
-
[isim]
Sıvanmak işi
-
[isim]
Sıvanmak işi
- SIZILMA
- ...
- SIVIŞIK
-
-
[sıfat]
Yapışıp bulaşan
- "Üç çocuk, üzerlerine sıvışık bir madde sürülmüş birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Bir kimsenin yanından ayrılmayarak insanı tedirgin eden (kimse)
-
[sıfat]
Yapışıp bulaşan
- SIVANIŞ
- ...
- SIRITIŞ
-
-
[isim]
Sırıtma işi veya biçimi
- "Cüce rolünde halkı gülmekten katıltan sırıtış, Rakım'ın bütün buruşukluklarını kaplamış, ayrık gözleri evlerinden uğramış." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Sırıtma işi veya biçimi
- SIVAYIŞ
- ...
- SIYIRMA
-
-
[isim]
Sıyırmak işi
-
[isim]
Sıyırmak işi
- SIKINTI
-
-
[isim]
İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet
- "İçinin sıkıntısını mümkün mertebe gizlemeye çalışarak, dereden tepeden konuşarak oyalandı." (Peyami Safa)
- "İki ateş arasında epeyce sıkıntı çektik." (Aka Gündüz)
- "Bir derdi, bir sıkıntısı olup da öyle susup durduğu akşamlar bile yanında bulunmaktan hoşlanıyoruz." (Nurullah ataç)
-
Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, meşakkat, mihnet
- "Sıkıntı ve ıstırapla sağa sola döndüm." (Aka Gündüz)
-
Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı
- "İhtiyarın bir para sıkıntısı içinde olduğunu o söylemeden ben keşfetmiştim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bulunmama durumu
- "Bu kış yine, kok kömürü sıkıntısı baş gösterecekmiş." (Haldun Taner)
-
Sorun, problem, mesele
- "Atatürk öldüğü zaman Türkiye'nin ufak tefek sıkıntılar dışında hiçbir büyük problemi yoktu." (Burhan Felek)
-
[isim]
İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet
- SIKIŞIK
-
-
[sıfat]
Sıkışmış bir durumda olan
- "Size bu kadar ücreti niye ödemekteyiz, böyle sıkışık anlarımızda?" (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Sıkışmış bir durumda olan
- SIZINTI
-
-
[isim]
Sızan şey
- "Bu testinin çatlağı hiçbir sızıntı göstermemişti." (Aka Gündüz)
-
Genellikle iltihaplanma sebebiyle deri veya mukozada beliren sıvı, akıntı
-
[isim]
Sızan şey
- SIĞINIK
-
-
[isim]
Sığınmacı
-
[isim]
Sığınmacı
- SIVATIŞ
- ...
- SIKILIK
-
-
[isim]
Sıkı olma durumu
-
Cimrilik
-
[isim]
Sıkı olma durumu