Başında söy olan 32 kelime var. Söy ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde söy olan kelimeler listesine ya da sonu söy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında söy bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SÖYLENEBİLMEK, SÖYLETEBİLMEK, SÖYLEYEBİLMEK, SÖYLEYİVERMEK
SÖYLENEBİLME, SÖYLETEBİLME, SÖYLETTİRMEK, SÖYLEYEBİLME, SÖYLEYİVERME
SÖYLEMSEMEK, SÖYLENİLMEK, SÖYLETTİRME, SÖYLEVCİLİK
SÖYLEMSEME, SÖYLENİLME
SÖYLENMEK, SÖYLEŞİCİ, SÖYLEŞMEK, SÖYLETMEK
SÖYLEMEK, SÖYLENCE, SÖYLENİŞ, SÖYLENME, SÖYLENTİ, SÖYLEŞME, SÖYLETME, SÖYLEVCİ, SÖYLEYİŞ
SÖYLEME, SÖYLEŞİ
SÖYLEM, SÖYLEV
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÖYLEYEBİLMEK
- ...
- SÖYLENEBİLMEK
- ...
- SÖYLEYİVERMEK
- ...
- SÖYLETEBİLMEK
- ...
- SÖYLEYİVERME
- ...
- SÖYLETEBİLME
- ...
- SÖYLETTİRMEK
- ...
- SÖYLENEBİLME
- ...
- SÖYLEYEBİLME
- ...
- SÖYLETTİRME
- ...
- SÖYLENİLMEK
-
-
[nsz]
Söylenmek
- "Bir aralık öyle söylenildi."
-
Herhangi biri söylenmek
- "Yabancıların önünde böyle ulu orta söylenilir mi?"
-
[nsz]
Söylenmek
- SÖYLEVCİLİK
-
-
[isim]
Söylevci olma durumu
-
[isim]
Söylevci olma durumu
- SÖYLEMSEMEK
-
-
[nsz]
Söyleniş özelliği taşımak
-
Söylemeye özen göstermek
-
[nsz]
Söyleniş özelliği taşımak
- SÖYLEMSEME
-
-
[isim]
Söylemsemek işi
-
[isim]
Söylemsemek işi
- SÖYLENİLME
-
-
[isim]
Söylenilmek işi
-
[isim]
Söylenilmek işi
- SÖYLEŞMEK
-
-
[nsz]
Karşılıklı konuşmak, hasbihâl etmek, sohbet etmek
- "Tanıdıklardan biri rast gelirse durup konuşmak, söyleşmek, dedikodu etmek de var." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir işin nasıl yapılması gerektiği konusunda konuşmak, müzakere etmek
-
[nsz]
Karşılıklı konuşmak, hasbihâl etmek, sohbet etmek
- SÖYLETMEK
-
-
[-i]
Söylemesine yol açmak
-
Söylemek zorunda bırakmak, itiraf ettirmek
- "Öldüreceği, laf söyleteceği adamı diri diri fırına kor, gözünün önünde yakardı." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Söylemesine yol açmak
- SÖYLENMEK
-
-
[nsz]
Söyleme işi yapılmak
- "Suçluların ikisini de sağ bırakmayacağı söylenmekteydi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Kendi kendine konuşmak, kendi kendine bir şeyler söylemek
-
Çıkışmak, azarlamak, eleştirmek
- "Benim kırdığımı anlayınca bana söylenmeye başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Sızlanmak, yakınmak
-
[nsz]
Söyleme işi yapılmak
- SÖYLEŞİCİ
- ...
- SÖYLENTİ
-
-
[isim]
Ağızdan ağıza dolaşan, kesinlik kazanmayan haber, rivayet, şayia
- "Önce kulaktan kulağa fısıldanan bu söylentilerin meclis kürsülerinde açıkça ifade edildiği oluyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Ağızdan ağıza dolaşan, kesinlik kazanmayan haber, rivayet, şayia