Başında olan 8 harfli 35 kelime var. Sö ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sö olan kelimeler listesine ya da sonu sö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında sö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SÖĞÜŞLÜK

  1. [isim] Söğüş yapmaya elverişli et veya sebze

SÖLPÜMEK

  1. [nsz] Şişmanken zayıflamak
  2. Gevşemek, pörsümek

SÖKÜLMEK

  1. [nsz] Sökme işine konu olmak
    • "Duvardaki bir pencerenin sökülüp alınamayacak kadar kuvvetle yerleştirilmiş demir parmaklıkları." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [-i] Parayı istemeyerek vermek, harcamak

SÖNÜKLÜK

  1. [isim] Sönük olma durumu
    • "Bir yaz gününün pırıl pırıl güneşli havası içinde bu sönüklük nereden geliyordu?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SÖYLEVCİ

  1. [isim] Coşkulu ve güzel konuşan, hitabede bulunan kimse
    • "İttihat ve Terakki'nin en iyi söylevcisi odur." (Salâh Birsel)

SÖMÜRÜCÜ

  1. [isim] Sömürüyü gerçekleştiren, sömürgen, istismarcı

SÖVÜLMEK

  1. [-e] Sövme işine konu olmak

SÖMÜRTME
...
SÖZCÜKLÜ
...
SÖMESTİR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yarıyıl
    • "Birinci sömestir."

SÖNDÜRME

  1. [isim] Söndürmek işi

SÖVDÜRME

  1. [isim] Sövdürmek işi

SÖVÜŞMEK

  1. [nsz] Birbirine sövmek

SÖNÜMSÜZ

  1. [sıfat] Genliği hiçbir zaman sıfıra yaklaşmayan, her devirde beslenen (salınım hareketi), beslenen

SÖMÜRMEK

  1. [-i] Yiyecek içeceğin hepsini birden yiyip bitirmek, silip süpürmek
  2. Dudaklarını yapıştırarak soluğu ile çekip içmek
  3. Üretim araçları sahipleri, başkalarının emeğine ve onların yarattıkları değerlere el koymak
  4. Bir ulus veya devlet, diğer bir ulusun veya devletin doğal kaynaklarından, ekonomik değerlerinden çıkar sağlamak
  5. Bir kimseden veya bir şeyden haksız ve sürekli çıkarlar sağlamak
    • "Batı, beynini sömürdüğü insanlara kendi uyruklarına sağladığı konfordan pay verip gönül alır." (Haldun Taner)

SÖZCÜLÜK

  1. [isim] Bir kurul, bir topluluk veya kişi adına konuşma görevi, raportörlük
    • "Bana sözcülük etmişsiniz, onun elçisine karşı benim elçim olmuşsunuz." (Turan Oflazoğlu)

SÖZLENME

  1. [isim] Sözlenmek işi veya durumu

SÖZLÜKÇE

  1. [isim] Herhangi bir bilim dalının söz varlığını içeren sözlük

SÖZLEŞME

  1. [isim] Sözleşmek işi
  2. Hukuki sonuç doğurmak amacıyla iki veya daha çok kişinin, kuruluşun karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarıyla gerçekleşen işlem, bağıt, akit, mukavele, kontrat
    • "Anayasa, her şeyden önce bütün vatandaşların uymak zorunda olduğu bir toplum sözleşmesidir." (Necati Cumalı)
  3. Bu işlemi gösteren belge, mukavelename

SÖZLÜKÇÜ

  1. [isim] Sözlük yazarı veya hazırlayanı, lügatçi, leksikograf

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü