Başında sö olan 7 harfli 21 kelime var. Sö ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sö olan kelimeler listesine ya da sonu sö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÖVGÜCÜ
-
-
Söven, küfreden, sövücü
-
Söven, küfreden, sövücü
- SÖKÜLME
-
-
[isim]
Sökülmek işi
-
[isim]
Sökülmek işi
- SÖYLEME
-
-
[isim]
Söylemek işi
- "O zamana kadar hamallık, boyacılık, müvezzilik ve söylemesi ayıp hırsızlık yapmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Söylemek işi
- SÖĞÜTLÜ
-
-
[sıfat]
Söğüt ağaçları bulunan (yer)
-
[sıfat]
Söğüt ağaçları bulunan (yer)
- SÖKÜLÜŞ
-
-
[isim]
Sökülme işi veya biçimi
-
[isim]
Sökülme işi veya biçimi
- SÖBELEN
- ...
- SÖLPÜME
-
-
[isim]
Sölpümek işi veya durumu
-
[isim]
Sölpümek işi veya durumu
- SÖZLEME
- ...
- SÖVÜNTÜ
-
-
[isim]
Hafif sövme yollu, kaba ve yakışıksız söz
-
[isim]
Hafif sövme yollu, kaba ve yakışıksız söz
- SÖMÜRÜŞ
-
-
[isim]
Sömürme işi veya biçimi
-
[isim]
Sömürme işi veya biçimi
- SÖKÜNTÜ
-
-
[isim]
Sökülen şeyin parçası
-
Ağaçlık yerden açılan tarla
-
[isim]
Sökülen şeyin parçası
- SÖĞÜRME
-
-
[isim]
Ateşte közlenerek hazırlanmış patlıcan
-
[isim]
Ateşte közlenerek hazırlanmış patlıcan
- SÖYLEŞİ
-
-
[isim]
Arkadaşça, dostça karşılıklı konuşma, hasbihâl, sohbet
- "Rakısından mı, mezesinden mi yoksa söyleşilerin bal kıvamı kazanıp tatlı tatlı ağdalaşmasından mı, nedense." (Atilla İlhan)
-
Belli bir konuda alanla ilgili kişilerin katıldığı bilgilendirme toplantısı
-
Bir bilim veya sanat konusunu, konuşmayı andıran biçimde inceleyerek anlatan edebiyat türü, sohbet
-
[isim]
Arkadaşça, dostça karşılıklı konuşma, hasbihâl, sohbet
- SÖMİKOK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Taş kömürünü çok yüksek olmayan, 500-600 °C'de damıtarak elde edilen kömür
-
[isim]
Taş kömürünü çok yüksek olmayan, 500-600 °C'de damıtarak elde edilen kömür
- SÖMÜRGE
-
-
[isim]
Bir devletin kendi ülkesinin sınırları dışında egemenlik kurarak yönettiği ekonomik veya siyasal çıkarlar sağladığı ülke, sömürülen ülke, müstemleke, koloni
-
[isim]
Bir devletin kendi ülkesinin sınırları dışında egemenlik kurarak yönettiği ekonomik veya siyasal çıkarlar sağladığı ülke, sömürülen ülke, müstemleke, koloni
- SÖKÜMCÜ
- ...
- SÖNÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Belirli bir sürede genliği sıfıra inen (salınım hareketi)
-
[sıfat]
Belirli bir sürede genliği sıfıra inen (salınım hareketi)
- SÖVÜLME
-
-
[isim]
Sövülmek işi
-
[isim]
Sövülmek işi
- SÖKÜKÇÜ
-
-
[isim]
Sökük dikip yama yapan kimse
- "Eve bir düzine sökükçü, terzi tutmaya kudretimiz var." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Sökük dikip yama yapan kimse
- SÖVÜŞME
-
-
[isim]
Sövüşmek işi
- "Kapının önündeki sesler, sövüşmeler boğuklaştı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Sövüşmek işi