Başında so olan 5 harfli 44 kelime var. So ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde so olan kelimeler listesine ya da sonu so ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında so bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SORMA

  1. [isim] Sormak işi

SOSİS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kıyılmış, baharat katılmış etle, tütsüleme, pişirme vb. işlemlerden sonra yapılan bir tür sucuk
    • "Bir sosis daha yese öğle yemeğinden vazgeçebilirdi pekâlâ."

SOMAK

  1. [isim] Hayvanlarda yüzün çıkıntılı ve az çok sivri olan ön bölümü

SORİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Öncül sayısı ikiden çok olan tasımsal çıkarım
    • "A=B, B=C, C=D ise A=D'dir."

SOKUM

  1. [isim] Lokma
  2. Yufka ekmeğinden yapılan dürüm

SOMYA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Şilteyi taşımaya ve ona esneklik vermeye yarayan, yaylı kerevet
    • "Onu uyandıran hafif bir somya gıcırtısı olmuştu." (Sait Faik Abasıyanık)

SOLUK

  1. [isim] Akciğerlere çekilen, akciğerlerden atılan hava, nefes
    • "Kalp gitgide hafiflemekteydi ve soluklarda hafif bir hışıltı başlamıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Soluk aldığı bile hissedilmiyor." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Çıkrıkçılar yokuşunu bir sincap çevikliğiyle tırmanır ve yokuşun üst başında soluk soluğa kalırdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Ben, Falih'in tavsiyesi üzerine o gün saat üçe doğru soluğu başyaver Celal'in yanında almıştım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Ciğerlere hava alıp verme
    • "Hem biraz soluk alırım hem de adamcağızın gönlünü almış olurum." (Sermet Muhtar Alus)
  3. Tarz
    • "Gençler dergimize yeni bir soluk getirdiler."

SOKUŞ

  1. [isim] Sokma işi veya biçimi

SOLMA

  1. [isim] Solmak işi

SOFYA
...
SOMUN

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Yuvarlak ve şişkin ekmek
    • "Çocuk işe başlamadan Şaban amca bir çanak yoğurtla bir yarım somunu getiriyordu." (Halide Edip Adıvar)

SOLCU

  1. Sol görüşlü partilerin yandaşı olan (kimse)

SORTİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Elektrik tesisatında lamba veya fiş konacak kolların her biri
    • "Bu evde yirmi sorti vardır."
  2. Çıkış

SONRA

  1. [zarf] Daha ileri bir zamanda, müteakiben, önce karşıtı
    • "Hadi sen git yağmur bastırmadan ben sonra gelirim." (Atilla İlhan)
  2. Daha uzak ve ileri bir yerde
    • "Bahçeden sonra geriye dönerek biraz da sokaklarda dolaştık." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Makam, sıra, değer ve önemde arkada oluşu bildiren bir söz
    • "Evvela arabada, sonra sundurmada uyuyup dinlendiğime fena etmiştim." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Yoksa, aksi hâlde
    • "Tembellik etmesin, sonra sınıfta kalır."
  5. [isim] Arkadan gelen bölüm veya zaman
    • "Bunun sonrası yok. Bu işi sonraya bırakmamalı."

SORUŞ
...
SOKAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İl, ilçe vb. yerleşim bölgelerinde, iki yanında evler olan, caddeye oranla daha dar veya kısa olabilen yol
    • "Biraz sonra şehrin bütün sokaklarında süvariler dörtnala koşmaya başladılar." (Ömer Seyfettin)
    • "İnsanı kolundan tutup sokağa atmazlar." (Halikarnas Balıkçısı)
    • "Her zaman, saat on bir buçuk dedi mi kadın erkek, kol kola sokağa dökülürlerdi." (Peyami Safa)
    • "Ben böyle şeye gelemem efendim... Ben canımı sokakta bulmadım efendim." (Reşat Nuri Güntekin)

SOYUT

  1. [sıfat] Soyutlama ile elde edilen, varlığı duyularla algılanamayan, mücerret, somut karşıtı, abstre
    • "En soyut konuları çok çarpıcı somut örneklerle herkesin anlayacağı bir yalınlığa getirirdi." (Haldun Taner)
  2. Anlaşılması, kavranılması güç

SOLAK

  1. [sıfat] Genellikle sol elini kullanan (kimse)
  2. [isim] Yeniçeri Ocağının, padişahın gözeticiliğini yapan asker sınıfı

SONDA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç
  2. Bir boşluğun içini yoklamaya yarayan uzunca ve ucu küt demir araç
  3. Vücudun içinde birikip dışarı atılamayan sıvıyı çekmek için kullanılan araç

SONKİ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü