Sonunda sir olan 15 kelime var. SİR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sir olan kelimeler listesine ya da başında sir olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BALIKESİR, MÜTECASİR, MÜTEESSİR
MÜFESSİR, MÜNKESİR
MÜESSİR
TAKSİR, TEFSİR, TEKSİR
İKSİR, KESİR, NASİR, NESİR, TESİR
ESİR
R S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
İRS
2 Harfli Kelimeler
İS, Sİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BALIKESİR
- ...
- MÜTECASİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yeltenen, cüret eden
-
[sıfat]
Yeltenen, cüret eden
- MÜTEESSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Üzülmüş, üzüntülü
- "Hatta çirkin yaradılışımdan bile / O kadar müteessir değildi." (Orhan Veli Kanık)
- "Onun fazla müteessir ve telaşlı olduğunu görünce birdenbire boynuna sarıldı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Etkilenmiş
-
[sıfat]
Üzülmüş, üzüntülü
- MÜFESSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Kısa ve anlaşılması güç bir metni açıklayan, açıklığa kavuşturan, metnin anlam ve amacı üstünde yorumda bulunan (kimse)
-
Kur'an'ı yorumlayan (kimse)
-
Kısa ve anlaşılması güç bir metni açıklayan, açıklığa kavuşturan, metnin anlam ve amacı üstünde yorumda bulunan (kimse)
- MÜNKESİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kırılmış, kırık
-
Kırgın, gücenmiş
-
[sıfat]
Kırılmış, kırık
- MÜESSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Dokunaklı
-
Etkili, sonuçlu
- "Cümlelerin altında hafif müessir bir eda vardı." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Etken
-
[sıfat]
Dokunaklı
- TAKSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kısaltma, kısma
-
Kusurda bulunma
-
Dikkatsizlik, tedbirsizlik, meslekte acemilik veya düzene, buyruklara ve talimata uymazlıktan doğan kusurlu olma durumu
- "Elbette bir taksirimiz varmış ki çekiyoruz. Bugünleri de görmek mukaddermiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Kısaltma, kısma
- TEKSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çoğaltma
-
[isim]
Çoğaltma
- TEFSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yorumlama
- "Hiçbirini tefsire ve hiçbirinden mana çıkarmaya kimsenin dili varmaz olmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Ben evvela bu duayı ve bu sözleri pek kalpsizce tefsir ettim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yorum
-
Kur'an'ın surelerini açıklayarak görüşler ileri sürme ve bunları yazma, yorumlama
-
Kur'an'ın surelerini açıklayarak görüşler ileri sürme ve bunları yazma, yorumlama bilimi
-
Kur'an'ın surelerini açıklayan eser
-
[isim]
Yorumlama
- NESİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Düz yazı
- "Her millette olduğu gibi bizde de kelimeleri şiir canlandırmış, nesir sadece kullanmıştır." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Düz yazı
- TESİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Etki
- "Orta malı bayağı birinin tesiri altında..." (Refik Halit Karay)
- "Aynı kanunlar, aynı şeylere tesir edince neticeler de aynı olur." (Ömer Seyfettin)
- "Namus sözü, bu saf, temiz ev kadınında her vakit büyük tesir yapardı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bu sözler derin ve kuvvetli bir tesir bıraktı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Etki
- NASİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Nesir yazan, nesir ustası
-
[isim]
Nesir yazan, nesir ustası
- KESİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı
- "Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir."
-
[isim]
Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı
- İKSİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hayatı ölümsüzleştirme, madenleri altına çevirme vb. olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı
- "İşte şimdi damarlarımda bu iksirin alevleri dolaşıyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
İç ferahlatıcı ilaç veya içki
-
Aşk ilham eden büyülü içki
-
[isim]
Hayatı ölümsüzleştirme, madenleri altına çevirme vb. olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı
- ESİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutsak
- "Beyhude ölmektense esir düşüp yaşamayı tercih ettikleri için teslim oldular." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Düşman başkumandanı ... esir oldu." (Aka Gündüz)
-
Köle
-
Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse
- "Onun güzelliğinin esiri oldular."
-
[isim]
Tutsak