Başında sef olan 26 kelime var. Sef ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sef olan kelimeler listesine ya da sonu sef ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sef bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SEFARETHANE, SEFERBERLİK, SEFERİHİSAR, SEFİRİKEBİR
SEFERBER, SEFERLİK, SEFİHANE, SEFİLANE, SEFİLLİK, SEFİRLİK
SEFAHAT, SEFALET, SEFARET, SEFASIZ, SEFERLİ, SEFİLCE
SEFALI, SEFERİ, SEFİLE, SEFİNE, SEFİRE
SEFER, SEFİH, SEFİL, SEFİR
SEFA
E F S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
FES
2 Harfli Kelimeler
ES, FE, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEFERBERLİK
-
-
[isim]
Bir ülkenin silahlı kuvvetlerini savaşa hazır duruma getiren, ülkenin ekonomisini, yönetimini savaş gereklerine uyacak duruma sokan hazırlık ve önlemlerin tümü
-
Bu durumun ilan edildiği veya savaşın sürdüğü dönem
-
[isim]
Bir ülkenin silahlı kuvvetlerini savaşa hazır duruma getiren, ülkenin ekonomisini, yönetimini savaş gereklerine uyacak duruma sokan hazırlık ve önlemlerin tümü
- SEFARETHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elçilik
-
[isim]
Elçilik
- SEFERİHİSAR
- ...
- SEFİRİKEBİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyükelçi
-
[isim]
Büyükelçi
- SEFİRLİK
-
-
[isim]
Elçilik
-
[isim]
Elçilik
- SEFERBER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Savaşa hazırlanmış veya girmiş (askerî birlik)
- "Yarım saat içinde oteli bir hastane şekline sokmuş, hepimizi seferber etmişti." (Reşat Nuri Güntekin)
- "... anası, kardeşi, konu komşu, bilen bilmeyen, polis, jandarma, herkes seferber oldu. Nevin bulunamadı." (R. Çalapala)
-
[sıfat]
Savaşa hazırlanmış veya girmiş (askerî birlik)
- SEFERLİK
-
-
[sıfat]
Herhangi bir defaya yetecek miktarda olan
- "İki seferlik yol parası."
-
[sıfat]
Herhangi bir defaya yetecek miktarda olan
- SEFİLANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sefilce
- "Yalnız sefilane gebermemek için bir lokma ekmek, bir gayret..." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[zarf]
Sefilce
- SEFİLLİK
-
-
[isim]
Yoksulluk
-
Alçaklık
-
[isim]
Yoksulluk
- SEFİHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Alçakça
-
[zarf]
Alçakça
- SEFAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık
- "Bir memlekette zenginlik başlar da bir parça eğlence ve sefahat da başlamaz olur mu?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
Eğlence
- "Geliri, istese veyahut karakteri uygun olsa, değil rahat yaşamaya, sefahat hayatı sürmeye müsaitti." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık
- SEFİLCE
-
-
[zarf]
Sefile yakışır biçimde, sefilane
-
[zarf]
Sefile yakışır biçimde, sefilane
- SEFARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elçilik, sefarethane
- "Bu ismi bana İranlı bir sefaret kâtibi buldu." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Elçilik, sefarethane
- SEFALET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yoksulluk, yoksulluk sıkıntısı
- "İnsan onu bir gördü mü evlerin, sokakların sefaletini unutur giderdi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Yoksulluk, yoksulluk sıkıntısı
- SEFASIZ
-
-
[sıfat]
Şenliği, eğlencesi olmayan
-
[sıfat]
Şenliği, eğlencesi olmayan
- SEFERLİ
-
-
[sıfat]
Sefere giden veya sefere çıkan
-
[sıfat]
Sefere giden veya sefere çıkan
- SEFİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bayan elçi
-
Elçi karısı
-
[isim]
Bayan elçi
- SEFERİ
- ...
- SEFİLE
- ...
- SEFALI
-
-
[sıfat]
Şenlikli, eğlenceli
-
[sıfat]
Şenlikli, eğlenceli