Başında sar olan 7 harfli 28 kelime var. Sar ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sar olan kelimeler listesine ya da sonu sar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sar bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, AS, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SARICIK
-
-
[isim]
Sarıasma
-
[isim]
Sarıasma
- SARAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belginlik
-
[isim]
Belginlik
- SARARMA
-
-
[isim]
Sararmak işi
-
[isim]
Sararmak işi
- SARSMAK
-
-
[-i]
Birdenbire ve güçle kımıldatmak, sallamak, oynatmak, titretmek
- "Kalkın bakalım, diye çocukların karyolalarını sarsıyorlardı." (Çetin Altan)
-
Zarar verecek yolda etkilemek, aksatmak
- "Çok sevdiği annesinin ölümü onu çok sarsmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Birdenbire ve güçle kımıldatmak, sallamak, oynatmak, titretmek
- SARPLIK
-
-
[isim]
Sarp olma durumu
-
[isim]
Sarp olma durumu
- SARAYLI
-
-
[sıfat]
Osmanlı İmparatorluğu'nda padişah sarayında bulunmuş olan (kadın)
- "Fena değil, saraya gidecek, saraylı olacak." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Osmanlı İmparatorluğu'nda padişah sarayında bulunmuş olan (kadın)
- SARIKIZ
-
-
[isim]
Esrar
-
İnek
-
[isim]
Esrar
- SARIKÇI
-
-
[isim]
Sarık için gerekli tülbent, abani vb. kumaşları satan kimse
-
Çeşitli biçimlerde sarık saran kimse
-
[isim]
Sarık için gerekli tülbent, abani vb. kumaşları satan kimse
- SARIFİĞ
-
-
[isim]
Sarı renkli fiğ
-
[isim]
Sarı renkli fiğ
- SARINIŞ
- ...
- SARILIŞ
-
-
[isim]
Sarılma işi veya biçimi
-
[isim]
Sarılma işi veya biçimi
- SARIKLI
-
-
[sıfat]
Başına sarık sarmış olan, sarığı olan
- "Aralarında iki asker, birkaç da sarıklı efendi var." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Müslüman din adamı, hoca
-
[sıfat]
Başına sarık sarmış olan, sarığı olan
- SARGILI
-
-
[sıfat]
Sargı sarılmış, sargısı olan
- "Ak saçlı ve ağrılarına karşı sargılı başına kurumuş ellerinin yumruklarıyla vurarak..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Sargı sarılmış, sargısı olan
- SARIYER
- ...
- SARIMLI
-
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- "Sarımlı emniyet kemeri."
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- SARIMSI
-
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- "Sarımsı pürüzsüz meyve tazeliğinde teni meydana çıktı." (Cahit Uçuk)
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- SARIAĞI
-
-
[isim]
Kışın yapraklarını döken, sarı çiçekli ve çalı görünüşünde bir bitki, sifin, zifin (Rhododendron luteun)
-
[isim]
Kışın yapraklarını döken, sarı çiçekli ve çalı görünüşünde bir bitki, sifin, zifin (Rhododendron luteun)
- SARSICI
-
-
[sıfat]
Sarsma niteliği olan, sarsan şey
-
[sıfat]
Sarsma niteliği olan, sarsan şey
- SARILMA
-
-
[isim]
Sarılmak işi
-
[isim]
Sarılmak işi
- SARKMAK
-
-
[-e]
Aşağıya doğru uzamak veya uzanmak
- "Oluklardan kol gibi buzlar sarkıyordu." (Tarık Buğra)
-
Karşı cins ile ilişki kurmayı veya arkadaş olmayı istemek
-
Yolunu uzatmak, uğramak
-
[-e]
Aşağıya doğru uzamak veya uzanmak