Saa ile başlayan kelimeler

Başında saa olan 11 kelime var. Saa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde saa olan kelimeler listesine ya da sonu saa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında saa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

10 Harfli Kelimeler

SAADETHANE

9 Harfli Kelimeler

SAATÇİLİK, SAATLERCE

8 Harfli Kelimeler

SAADETLE, SAADETLİ, SAATİNDE

7 Harfli Kelimeler

SAATLİK

6 Harfli Kelimeler

SAADET, SAATÇİ, SAATLİ

4 Harfli Kelimeler

SAAT

A A S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ASA

2 Harfli Kelimeler

AS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAADETHANE

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Yüksek rütbeli kimselerin evi
2. Mutlu ve huzur içinde yaşanılan yer

SAATLERCE

1. [zarf] Uzun süre, uzun uzadıya
   • "Yemekten sonra yukarı çıktı, saatlerce gezindi." (Memduh Şevket Esendal)

SAATÇİLİK

1. [isim] Saat yapma, onarma veya satma işi

SAADETLİ

1. [sıfat] Mutlu
2. [isim] Osmanlı döneminde korgeneral ile albay arasındaki rütbeli subaylara ve bu derecedeki vezirlere verilen unvan

SAATİNDE

1. [zarf] Önceden belirlenen, düşünülen vakitte

SAADETLE

1. [zarf] "Güle güle" anlamında esenleme sözü

SAATLİK

1. Herhangi bir saat süresince yapılan veya olan
   • "Yeniköy bu yandan Banarlı nahiyesine yarım saatlik, kaza merkezine de olsa olsa bir buçuk saatlik bir yerde..." (Memduh Şevket Esendal)

SAATÇİ

1. [isim] Saat yapan, onaran veya satan kimse

SAADET

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Mutluluk, ongunluk, mut, kut
   • "... gecenin içinde onun parıldayan ela gözlerini görmek öyle bir saadetti ki..." (Reşat Nuri Güntekin)

SAATLİ

1. [sıfat] Saati olan, saati bulunan
   • "Sınıfın bir tek saatlisi olduğu için onu her derste birkaç defa çıkarıyor." (Sait Faik Abasıyanık)

SAAT

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası
   • "Karabalçıklı çiftliği kasabadan sıkı yürüyüşlerle bir saat çeker." (Reşat Nuri Güntekin)
   • "... herkes ona artık vaktini ibadete hasretmek zamanının geldiğini, daha doğrusu ahireti düşünmek saati çaldığını ima ediyordu." (Halide Edip Adıvar)
2. Vakit, zaman
   • "Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar." (Memduh Şevket Esendal)
3. Bir işin yapıldığı belli bir zaman
   • "Yemek saati."
   • "Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati."
4. Günün hangi anı olduğunu gösteren alet
   • "Kolundaki krom saate göz attı." (Refik Halit Karay)
5. Sayaç
   • "Elektrik saati. Su saati."