Başında s olan 7 harfli 638 kelime var. S harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde s harfi olan kelimeler listesine ya da sonu s harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında s bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SARIMLI

  1. [sıfat] Otomatik olarak kendi kendine saran
    • "Sarımlı emniyet kemeri."

SEĞİRME

  1. [isim] Seğirmek işi

SOLUMAK

  1. [nsz] Nefes alıp vermek
  2. Sık ve kesik soluk alıp vermek
    • "Devlerle güreşmiş gibi soluyordu." (Tarık Buğra)
  3. Zorlanmak, gücünün hepsini harcamak
    • "Otomobil soluyarak Kırmızıtepe'ye tırmanmaya başladı." (Halide Edip Adıvar)

SUVARMA

  1. [isim] Suvarmak işi

SABIRLA

  1. [zarf] Sabır göstererek, sabırlı davranarak

SAVUŞMA

  1. [isim] Savuşmak işi

SOLUĞAN

  1. [sıfat] Nefes darlığına tutulmuş
  2. [isim] Uzaklarda esen rüzgârdan sonra başlayan dalga hareketi
    • "Adaların kıyılarına gürleyen açık deniz soluğanları, ıssız koylara ak bir çizgi çekmişler." (Halikarnas Balıkçısı)
  3. Sık soluyan (hayvan)

SUALSİZ

  1. [sıfat] Suali olmayan

SÜLOĞLU
...
SOĞUMAK

  1. [nsz] Isısını hızla veya yavaş yavaş yitirerek soğuk duruma gelmek
    • "Üşüyorum, vücudumun soğuduğunu duyuyorum, dişlerim birbirine vuruyor." (Refik Halit Karay)
  2. [-den] Birine veya bir şeye duyulan istek, sevgi ve ilgi kalmamak
    • "Belki de benim başkasıyla evlenip gidişim üzerine hayattan soğudu, kendini koyverdi." (Haldun Taner)

SÖNÜMLÜ

  1. [sıfat] Belirli bir sürede genliği sıfıra inen (salınım hareketi)

SARSMAK

  1. [-i] Birdenbire ve güçle kımıldatmak, sallamak, oynatmak, titretmek
    • "Kalkın bakalım, diye çocukların karyolalarını sarsıyorlardı." (Çetin Altan)
  2. Zarar verecek yolda etkilemek, aksatmak
    • "Çok sevdiği annesinin ölümü onu çok sarsmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)

SİLİKOZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Silis tozu içinde çalışan işçilerin yakalandıkları hastalık

SEZİNTİ
...
SIVIŞMA

  1. [isim] Sıvışmak işi
    • "Ben duvar kenarından sessizce sıvışmaya kalkıştım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SÜRMENE
...
SABAHÇI

  1. [isim] Nöbeti sabaha doğru olan veya sabaha rastlayan kimse
  2. Uyumadan sabahı bulan kimse
  3. İkili öğretim yapan okullarda öğleden önce ders gören öğrenci, öğlenci karşıtı

SALNAME

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yıllık

SEVECEN

  1. [sıfat] Acıyarak ve koruyarak seven, şefkatli, müşfik
    • "Kadınlara karşı sevecen ve yumuşak başlısınız." (Tarık Dursun K)

SITMALI

  1. [sıfat] Sıtmaya tutulmuş (kimse)
    • "Bunların ikisi güzelce idi ama pek zayıf ve sıtmalı idiler." (Ömer Seyfettin)
  2. Sıtmanın salgın denecek kadar çok görüldüğü (yer)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü