Başında s olan 5 harfli 505 kelime var. S harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde s harfi olan kelimeler listesine ya da sonu s harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında s bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SASON
...
SEYİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir topluluğun ileri gelen kişisi
  2. Hz. Muhammed'in soyundan olan kimse

SÖLOM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Orta derinin iki tabakası arasında bulunan ve oğulcukta genel vücut boşluğunu oluşturan oyuk

SAKIT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Düşen, düşmüş
  2. Hükmü kalmamış, eski önemini yitirmiş
  3. [isim] Düşük

SALTO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Rakibin bedenini kollarıyla birlikte kavrayarak yana veya arkaya savurma, devirerek bastırma biçiminde uygulanan bir güreş oyunu

SESLİ

  1. [sıfat] Sesi olan, ses çıkaran
  2. [zarf] Ses çıkararak
  3. Ünlü

SIRMA

  1. [isim] Altın yaldızlı veya yaldızsız ince gümüş tel
    • "Açık gri etrafı iki parmak kalınlığında sarı sırma işlemeli, gayet zarif bir kumaş." (Refik Halit Karay)
  2. [sıfat] Bu telden yapılmış veya bu tel gibi olan
    • "Altın yaldızlı ve siyah çiçekli aynalar duvarlara sırma kordonlarla asılıdır." (Salâh Birsel)
  3. Rütbe gösteren şerit

SONAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir veya iki çalgı için yazılmış, üç veya dört bölümden oluşan müzik eseri

SALMA

  1. [isim] Salmak işi
    • "Sokaklarda salma geziyor."
    • "Ne olacak çobansız köyde kurtlar boş oturacak değil ya işte böyle salma dolaşırlar." (Ragıp Akyavaş)
  2. Pirinçle pişirilen bir tür yemek
    • "Midye salması."
  3. Genellikle köylerde işlerin görülmesi için ihtiyar heyetinin kararıyla her evden toplanması gereken para
  4. Bazı köylü giysilerinde kolun yeninden sarkan kumaş parçası
  5. Kuşların üretilmesine ayrılan oda
  6. [sıfat] Başıboş gezen (hayvan)
    • "Salma sığır."
  7. [sıfat] Sürekli akan (su)
  8. Osmanlı Devleti'nde kol gezen kolluk eri

SAVAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gümüş üstüne özel bir biçimde kurşunla işlenen kara nakış

SÜNGÜ

  1. [isim] Tüfek namlusunun ucuna takılan küçük kılıç biçiminde delici silah
    • "Cephane suyunu çekti. Süngü hücumuna kalkılacak." (Atilla İlhan)
  2. Mezar başına nişan olarak dikilen sırık
  3. Isıtma kazanında kömürün karıştırılmasını sağlayan demir çubuk
  4. Kavlakları düşürmek için kullanılan sivri uçlu, uzun çelik çubuk

SABAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sabahleyin
    • "Havanın üşütecek kadar serinlemiş olmasına göre sabah yakın." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Bu koskoca şehirde açlıktan ölecek değilim ya? Sabah ola hayrola. Bir çaresini bulurum elbet." (Orhan Hançerlioğlu)
    • "Akşama doğru birdenbire ağırlaştı. Altı saatten beri kendini bilmiyor. Sabaha çıkmayacak." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hiç uyuyamadım. Her dakika gelip kaldıracaklar sanıyorum. Ama işte sabahı ettik." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Sabah ezanı
  3. Sabah namazı
    • "Sabahı kıldım."
  4. [zarf] Güneşin doğduğu andan öğleye kadar geçen zaman
    • "Bütün ev işlerini sabah bitirdim."

SİNLE

  1. [isim] Mezarlık

SORİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Öncül sayısı ikiden çok olan tasımsal çıkarım
    • "A=B, B=C, C=D ise A=D'dir."

SOYUŞ

  1. [isim] Soyma işi veya biçimi

SİCİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Resmî belgelerin kaydedildiği kütük
  2. Görevlilerin her türlü durumlarının işlendiği dosya
    • "Sicil ve bürokrasi baskı ve sıkısına pek gelemezdi." (Falih Rıfkı Atay)

SINAİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sanayi ile ilgili

SİVRİ

  1. [sıfat] Ucu keskin ve batıcı olan
    • "Sivri gagasından kelimeler çıkarken sanki birer ok oluyordu." (Ömer Seyfettin)
  2. Ucuna doğru gittikçe incelen
    • "Aşağıda gördüğümüz dik ve sivri bir binanın üst katında çay içmeye gideceğiz." (Falih Rıfkı Atay)
  3. [isim] Palamut
  4. Genel tutumun veya geleneklerin dışında kalan, göze batıcı özelliği olan, aşırı
    • "Sivri uçlar. Sivri bir adam."

SİYER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap

STEPS
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü