Sonunda rık olan 5 harfli 9 kelime var. RIK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde rık olan kelimeler listesine ya da başında rık olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

I K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

IRK, KIR

2 Harfli Kelimeler

IR

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YIRIK

  1. [sıfat] Yırtılmış

AYRIK

  1. [sıfat] Ayrılmış
    • "Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, müstesna
  3. Kural dışı
  4. Düzgün ve uygun olmayan, çarpık
    • "Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur." (Refik Halit Karay)
  5. [isim] Ayrık otu

SIRIK

  1. [isim] Değnekten uzun ve kalınca ağaç
    • "Duvarların üstüne yan yana henüz kesilmiş kavak sırıkları dizilmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KIRIK

  1. [sıfat] Kırılmış olan
    • "Kırık pencereden ay, ışığını donduran bir soğuklukla odaya akıyor." (Halide Edip Adıvar)
  2. Melez
    • "Kırık tazı."
  3. Tam nota göre düşük olan (not)
    • "Üç dersten kırığı var. Kırık not."
  4. [isim] Kırılmış bir şeyden ayrılan parça
    • "Cam kırığı."
  5. [isim] Kemiğin bir etki ile kırılması
    • "Kolunda kırık yok ama çıkık var."
  6. [isim] Bir şeyin kırılan yeri
    • "Bunun kırığı neresinde?"
  7. [isim] Kırıntı
    • "Ekmek kırığı."
  8. [isim] Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul
  9. Gücenmiş, üzgün
    • "Eşlerde, çocuklarda o üzgün, kırık bakış." (Behçet Necatigil)

ÇARIK

  1. [isim] İşlenmemiş sığır derisinden yapılan ve deliklerine geçirilen şeritle sıkıca bağlanan ayakkabı
    • "Tozla örtülmüş çarıklarının eskiliği belli olmuyor." (Ömer Seyfettin)
  2. Araba yokuş aşağı giderken tekerleği frenlemek için altına sürülen demir levha
  3. Para cüzdanı
    • "Kızı bu çarık sözünün para cüzdanı manasına geldiğini bilmeden dinler..." (Refik Halit Karay)

SARIK

  1. [isim] Sarılarak meydana getirilen başlık
    • "O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi." (Tarık Buğra)
  2. Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb

KARIK

  1. [isim] Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan göz kamaşması
  2. [sıfat] Karlı bir alana bakma sonucu kamaşmış (göz)

YARIK

  1. [isim] Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak
  2. İnce bir çizgi durumunda açılmış yara
    • "Kendini göstermek için terliklerini yarık topuklu tabanlarında şaplata şaplata geçmişti." (Haldun Taner)
  3. Anlaşmazlık, bölünme
    • "Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  4. Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik
  5. [sıfat] Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş

TIRIK

  1. [isim] Bir nesnenin art arda iki yere çarpmasından çıkan ince ve kuru ses
    • "Kapı tırık diye kapandı."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü