Sonunda ri olan 7 harfli 66 kelime var. Rİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ri olan kelimeler listesine ya da başında ri olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖSTERİ
-
-
[isim]
İlgi, dikkat çekmek için bir topluluk önünde gösterilen beceri veya oyun
- "Uçakların uçuş gösterileri."
-
Bir istek veya karşı görüşün, halkın ilgisini çekecek biçimde topluca ve açıkça yapılması, nümayiş
-
Sinema veya tiyatroda film, oyun gösterme işi
- "Sinematekte film gösterileri başladı."
-
Bir şeyi tanıtmak amacıyla yapılan sunum, demonstrasyon, demo
-
Birinin, bir topluluğun kendi duygusunu gösteren sözü veya davranışı, tezahürat
-
[isim]
İlgi, dikkat çekmek için bir topluluk önünde gösterilen beceri veya oyun
- HAÇVARİ
-
Kelime Kökeni : Ermenice
-
[sıfat]
Haça benzeyen
-
[sıfat]
Haça benzeyen
- MÜFTERİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karacı, kara çalan, iftiracı
-
[sıfat]
Karacı, kara çalan, iftiracı
- GELBERİ
-
-
[isim]
Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç
-
Tırmık
-
Harman döküntülerini toplamaya yarayan araç
-
Ağaç dallarını budamak için kullanılan eğri demir
-
[isim]
Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç
- ALEGORİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir görüntü, bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için göz önünde canlandırıp dile getirme, yerine
-
[isim]
Bir görüntü, bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için göz önünde canlandırıp dile getirme, yerine
- BENMARİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir kabı kaynar suya oturtmak yolu ile içindekini ısıtma veya eritme yöntemi
-
[isim]
Bir kabı kaynar suya oturtmak yolu ile içindekini ısıtma veya eritme yöntemi
- TAMBURİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tambur çalan kimse
- "Zihnim bu şehirden, bu devirden çok uzakta / Tamburi Cemil Bey çalıyor eski plakta." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Tambur çalan kimse
- EZOFORİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki gözde görme bozukluğu
-
[isim]
İki gözde görme bozukluğu
- SİLİVRİ
- ...
- BENZERİ
-
-
[isim]
Aynı
-
[isim]
Aynı
- TAHRİRİ
- ...
- FAĞFURİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Fağfurdan yapılmış
- "Fağfuri fincan."
-
[sıfat]
Fağfurdan yapılmış
- BERBERİ
- ...
- ÇEKTİRİ
-
-
[isim]
Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi, çektirme
- "Bu donanma bizimdi... Kadırgalarıyla, kalyonlarıyla, çektirileriyle bizim." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi, çektirme
- YERBERİ
-
-
[isim]
Dünya çevresinde dolanan bir uydunun gerçek veya görünür yörüngesinin dünyaya en yakın noktası
-
[isim]
Dünya çevresinde dolanan bir uydunun gerçek veya görünür yörüngesinin dünyaya en yakın noktası
- KİŞMİRİ
-
-
[sıfat]
Çekici, albenili
-
Esmer
- "Sonra karşıda oturan kişmiri, narin kızın kendisini süzdüğünü görünce kalan suyu ona uzattı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Çekici, albenili
- ÖTEBERİ
-
-
[isim]
Türlü, önemsiz, ufak tefek şeyler
- "Çıkıp öteberi almaya çarşıya gittim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Türlü, önemsiz, ufak tefek şeyler
- HİSTERİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duyu bozuklukları, türlü ruh karışıklıkları, çırpınma, kasılmalar ve bazen inmelerle kendini gösteren bir sinir bozukluğu, isteri
-
[isim]
Duyu bozuklukları, türlü ruh karışıklıkları, çırpınma, kasılmalar ve bazen inmelerle kendini gösteren bir sinir bozukluğu, isteri
- TASVİRİ
- ...
- BİRBİRİ
-
-
[zamir]
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu
- "O zaman on dört paşa, büyük, hudutsuz bir hayret içinde İzzet Paşa'nın, sonra da birbirlerinin yüzüne baktılar." (Nahid Sırrı Örik)
- "Bunun için sabır, sükûnet, soğukkanlılık gerek hâlbuki biz birbirimize giriyoruz." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Son günlerde birbiri üstüne gelen yorgunluklardan söz etti." (Necati Cumalı)
- "Birbirimizi yiyecek zaman değil çocuklar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zamir]
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu