Sonunda re olan 6 harfli 41 kelime var. RE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde re olan kelimeler listesine ya da başında re olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KEBERE
- 
    Kelime Kökeni : Latince - 
                        [isim]
                    
                        Gebre otu
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Gebre otu
                    
                    
- KAHİRE
- ...
- MİNARE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Namaz vaktinin geldiğini bildirmek için camide müezzinin ezan okuduğu, sala verdiği, şerefesi olan, çoğunlukla taştan, yüksek ve ince yapı
                    
                    - "Sokak kapısını çalarken, minarede akşam ezanı okunuyordu." (Yusuf Ziya Ortaç)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Namaz vaktinin geldiğini bildirmek için camide müezzinin ezan okuduğu, sala verdiği, şerefesi olan, çoğunlukla taştan, yüksek ve ince yapı
                    
                    
- SEMERE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Yemiş, meyve, ürün
                    
                    - "Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi." (Haldun Taner)
 
- 
                    
                        İstenilen sonuç, verim
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yemiş, meyve, ürün
                    
                    
- TABURE
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Sırt ve kol dayayacak yeri olmayan iskemle
                    
                    - "Kapkara kesilmiş meşe ağacından masalar, tabureler, yer iskemleleri dolu idi." (Sait Faik Abasıyanık)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Sırt ve kol dayayacak yeri olmayan iskemle
                    
                    
- FİLTRE
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Süzgeç
                    
                    
- 
                    
                        Süzek
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Süzgeç
                    
                    
- HAZİRE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Etrafı çitle çevrili ve girilmesi yasak yer
                    
                    
- 
                    
                        Cami, türbe, tekke vb. yerlerde çevresi parmaklıklarla çevrili mezar yeri
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Etrafı çitle çevrili ve girilmesi yasak yer
                    
                    
- HARARE
- ...
- MEMURE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Bayan memur
                    
                    - "Patronun, benim gibi bir memurenin nazını çekmeye ne mecburiyeti var?" (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Bayan memur
                    
                    
- EKSTRE
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Hesap özeti
                    
                    
- 
                    
                        Öz
                    
                    
- 
                    
                        Özüt
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Hesap özeti
                    
                    
- ÜSKÜRE
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Topraktan veya madenden yapılmış çorba tası, çukur çanak
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Topraktan veya madenden yapılmış çorba tası, çukur çanak
                    
                    
- AKTÖRE
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Ahlak
                    
                    - "Artık gemisini kurtaran kaptan olacaktır, aktöre yozlaşması ve çöküntü başlar." (Melih Cevdet Anday)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ahlak
                    
                    
- HAŞERE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Böcek
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Böcek
                    
                    
- MAMURE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Bayındır yer, bayındırlık
                    
                    - "Şu kıraç dağın teras biçiminde kesilmiş tepesinde benim, kaç akşamüstü, büyük hisarlar üstüne kurulmuş, saraylı, kuleli kaç masal mamuresi seyrettiğimi bilemezsiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Bayındır yer, bayındırlık
                    
                    
- KEMERE
- 
    Kelime Kökeni : Rumca - 
                        [isim]
                    
                        Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri
                    
                    
- BAKİRE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Cinsel ilişkide bulunmamış dişi, kız, kızoğlan, kızoğlankız
                    
                    - "Bu mahallede bakire kızları bakkal dükkânına bile yollamıyorlar." (Peyami Safa)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Cinsel ilişkide bulunmamış dişi, kız, kızoğlan, kızoğlankız
                    
                    
- BİÇARE
- 
    Kelime Kökeni : Farsça - 
                        [isim]
                    
                        Çaresiz, zavallı kimse
                    
                    - "Keşke bu biçarelere bir tren parası verseydik." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Kocaya vardığım günden itibaren büsbütün biçare oldum." (Sermet Muhtar Alus)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çaresiz, zavallı kimse
                    
                    
- VETİRE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Süreç
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Süreç
                    
                    
- TOLERE
- ...
- ŞERARE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Kıvılcım
                    
                    - "Bir şerare aydınlığında, aklından bin şey geçti." (Peyami Safa)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kıvılcım
                    
                    
