Sonunda rde olan 17 kelime var. RDE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde rde olan kelimeler listesine ya da başında rde olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BEŞİBİRYERDE, GÖRÜNÜRLERDE
EVVELEMİRDE
BUGÜNLERDE, DEMİRPERDE, GEÇENLERDE, ŞİMDİLERDE
GÖRÜNÜRDE, YENİLERDE
PEJMÜRDE, SERGERDE, TAKDİRDE
ZAHİRDE
KERDE, KİRDE, PERDE, ZERDE
D E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
DE, ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖRÜNÜRLERDE
-
-
[zarf]
Ortalıkta, meydanda
-
[zarf]
Ortalıkta, meydanda
- BEŞİBİRYERDE
-
-
[isim]
Beşibirlik
-
[isim]
Beşibirlik
- EVVELEMİRDE
-
-
[zarf]
Öncelikle, ilk önce, her şeyden önce
- "Şunu evvelemirde doktoruna götürün, muayene etsin." (Aka Gündüz)
-
[zarf]
Öncelikle, ilk önce, her şeyden önce
- GEÇENLERDE
-
-
[zarf]
Yakın bir geçmişte, yakında
-
[zarf]
Yakın bir geçmişte, yakında
- ŞİMDİLERDE
-
-
[zarf]
Bugünlerde
-
Bu sıralarda
-
[zarf]
Bugünlerde
- BUGÜNLERDE
-
-
[zarf]
İçinde bulunduğumuz zamanda, bu birkaç gün içinde
- "Bugünlerde İstanbul nahiyelerinin birinde gecelerimi geçirmek mecburiyetindeydim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
İçinde bulunduğumuz zamanda, bu birkaç gün içinde
- DEMİRPERDE
- ...
- YENİLERDE
-
-
[zarf]
Yakın geçmişte
-
[zarf]
Yakın geçmişte
- GÖRÜNÜRDE
-
-
[zarf]
Dıştan bakınca, görünüşe göre, ortada, meydanda
- "Çok para harcadığı hâlde görünürde bir şey yok."
-
[zarf]
Dıştan bakınca, görünüşe göre, ortada, meydanda
- TAKDİRDE
- ...
- SERGERDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kötü, olumsuz işlerde elebaşı
-
[isim]
Kötü, olumsuz işlerde elebaşı
- PEJMÜRDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Eski püskü, yırtık
-
Dağınık, perişan
- "Bütün kasaba ahalisi gibi bunun da üstü başı pejmürde idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Eski püskü, yırtık
- ZAHİRDE
-
-
[zarf]
Görünüşte
- "Zahirde rezaletin devam etmesine mâni olmak istiyordu." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[zarf]
Görünüşte
- KERDE
-
-
[isim]
Sebze fideliği
- "İlerdeki kerdelerin birinde, üzerine uçuk sarı bir ışık düşmüş bir domates..." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Sebze fideliği
- KİRDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genellikle mısır unuyla yapılan bir tür pide
-
[isim]
Genellikle mısır unuyla yapılan bir tür pide
- ZERDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Safranla renk ve koku verilen bir çeşit şekerli pirinç peltesi
-
[isim]
Safranla renk ve koku verilen bir çeşit şekerli pirinç peltesi
- PERDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü
- "Perdeleri nasıl kendi eliyle pencerelere taktığını ... düşündü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Tiyatro topluluğu 'Kaos' adlı oyunla perdelerini ilk kez açmıştı." (Ahmet Cemal)
-
Üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey
- "Sinema perdesi. Karagöz perdesi."
-
İki yeri birbirinden ayıran bölme
- "Duvarın önüne çekilen tahta perdeye yapıştırılmış ilanlara bakıyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Seste pes perde
- "Sonra da ince ve çok acıklı bir perdeden şarkı söylemeye başladı." (Ahmet Mithat)
-
Doğruyu görmeye engel olan şey
- "Bu sözü duyunca gözlerimdeki perde kalkıverdi."
-
Kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar
-
Bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi
-
Bu ses derecelerini sağlamak için çalgılarda bulunup parmaklarla basılan yer
-
Katarakt
- "Gözlerine perde inmiş."
-
Bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri
- "Oyunun üç perdesi de böyle alkışlar içinde geçti." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü