Sonunda ra olan 6 harfli 63 kelime var. RA ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ra olan kelimeler listesine ya da başında ra olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜDARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yüze gülme, yüze gülücülük, dost gibi görünme
- "Ateşe düşmüş bir kül olup gittim de ona müdara etmedim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Yüze gülme, yüze gülücülük, dost gibi görünme
- KAMARA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemilerde oda
- "Annem kamaraya girdi, ben güverteye çıktım." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
İngiltere yasama meclisi
-
[isim]
Gemilerde oda
- KAPORA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Güvenmelik
-
[isim]
Güvenmelik
- DUBARA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Oyunda, atılan zarlardan ikisinin de iki benekli yüzünün üste gelmesi
-
Oyun, hile, aldatmaca, düzen
- "İnanma kızım, bu hastalıkta bir dubara var." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Oyunda, atılan zarlardan ikisinin de iki benekli yüzünün üste gelmesi
- SOFORA
-
-
[isim]
Çin kökenli olup Kore yarımadasında yetişen, 15-20 m boy atabilen, 1 m eninde gövdeye ulaşabilen, dalları uzun, hafif kıvrık ve koyu yeşil renkte olan bir tür ağaç (Sophora japonica)
-
[isim]
Çin kökenli olup Kore yarımadasında yetişen, 15-20 m boy atabilen, 1 m eninde gövdeye ulaşabilen, dalları uzun, hafif kıvrık ve koyu yeşil renkte olan bir tür ağaç (Sophora japonica)
- MAKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzerine iplik, tel, şerit vb. sarılan, kenarları çıkıntılı, ekseni boyunca delik silindir, bobin
- "Dersin ciddiliğine bakmadan koyuverdik makaraları." (Atilla İlhan)
- "Yukarı katta ihtiyar imamla yatalak hasta karısının aşağıdan tamamıyla işitilen kavgalarına dair hikâyelerinin makarasını çözerdi." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
Sürme kapak rayları üzerinde hareket edecek biçimde metal veya plastikten yapılmış değişik tiplerdeki sürme kapak aleti
-
Bir yükün yukarıya kaldırılmasını sağlayan araç
-
Ağır yüklerin kaldırılma ve indirilmesinde kullanılan, birbirine paralel iki veya daha çok tabla arasında dönen, kenarı çepeçevre oluklu tekerlek veya tekerleklerden oluşmuş mekanik alet
-
[isim]
Üzerine iplik, tel, şerit vb. sarılan, kenarları çıkıntılı, ekseni boyunca delik silindir, bobin
- FATURA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Satılan bir malın cinsini, miktarını ve fiyatını bildirmek için satıcının alıcıya verdiği hesap pusulası
- "O hengâmede, lokantanın faturası da ödenmemiş tabii..." (Çetin Altan)
- "Halktan yana olduğun için de çok güç bir fatura ödetirler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Satılan bir malın cinsini, miktarını ve fiyatını bildirmek için satıcının alıcıya verdiği hesap pusulası
- KAMERA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
-
Bu alet ile görüntüyü kaydeden kimse
-
[ünlem]
Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
- VÜZERA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vezirler
-
[isim]
Vezirler
- MAĞARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yamaca veya kaya içine doğru uzanan, barınak olarak kullanılabilen yer kovuğu, in
- "Şu karşıki dağda derin bir mağara vardır." (Aka Gündüz)
-
Karst bölgelerinde kireç taşlarının erimesiyle oluşan, büyük, birbirine koridorlarla bağlı yer altı kovukları
-
[isim]
Bir yamaca veya kaya içine doğru uzanan, barınak olarak kullanılabilen yer kovuğu, in
- KABARA
-
-
[isim]
Dayanıklılık sağlamak amacıyla, ayakkabıların altına çakılan, yassı ve iri başlı demir çivi
-
Süs olarak odaların ahşap bölümlerine, türlü biçimler yapmak için çakılan iri başlı, sarı çivi
-
Kumaş kaplı mobilyanın kenarındaki şeridin üzerine ara verilmeden çakılan süslü çivi
-
[isim]
Dayanıklılık sağlamak amacıyla, ayakkabıların altına çakılan, yassı ve iri başlı demir çivi
- SİNARA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Büyük zoka
-
[isim]
Büyük zoka
- NUMARA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir şeyin bir dizi içindeki yerini gösteren sayı, rakam
- "Kitap sayfasının numarası."
- "Numara yapıyorum gibi bir şey gelmesin aklınıza." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ölçü
- "Ayakkabısının numarasını gizliyor."
-
Benzer şeyleri ayırt etmek için her birinin üzerine işaret olarak yazılan sayı
-
Öğrenciye verilen not
- "Ben ki coğrafya derslerinde daima tam numara almış bir zabitim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Okullarda öğrencileri birbirinden ayırt etmek için her birine verilen sayı
-
Eğlendirici oyunlardan her biri
- "Bu numaralar da olmasa yazlık bahçelerin tadı olmayacak." (Burhan Felek)
-
Hile, düzen, dalavere, yalan
- "İlkin bütün bunların bir emperyalizm numarası olduğunu söyleyerek kesin bir karşı tavır koydu." (Murathan Mungan)
-
[isim]
Bir şeyin bir dizi içindeki yerini gösteren sayı, rakam
- KAZARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen, ezkaza
- "Kazara çarptım herifçioğluna, koyduğu şeytan minarelerinin üstüne kıçüstü düşüverdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Rastgele, tesadüfen
- "Köşkün kapısından kazara postacı geçse sapsarı kesilirdi." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen, ezkaza
- ŞUBARA
- ...
- AMASRA
- ...
- PASTRA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir tür iskambil oyunu, pişti
- "Elli ikilik iskambillerle fal açar yahut birini bulabilirse pastra oynardı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Bir tür iskambil oyunu, pişti
- ALUCRA
- ...
- ÜRETRA
- ...
- KANARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kesimevi, mezbaha
-
[isim]
Kesimevi, mezbaha